'16 Nisan'dan sonra ekonomi ivme kazanacak'

Albayrak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ömer Bolat, 2017'nin Türkiye ekonomisi için büyüme yılı olacağını belirterek, "Göreceksiniz 16 Nisan'daki referandumdan sonra Türkiye ekonomisinin ivmesi daha da yukarılara çıkacak" dedi.
'16 Nisan'dan sonra ekonomi ivme kazanacak'

Yeniden İnşa Derneği (YENİDER) ve Esnaf Bülteni Dergisi tarafından düzenlenen "Milli ve Yerli Esnaf Buluşmaları"nın 12'ncisi Sultangazi Belediyesinin ev sahipliğinde Cebeci Sosyal Tesislerinde gerçekleştirildi. Ömer Bolat, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'de 1923-2001'de kurulan 58 hükümetin ortalama ömrünün 14-15 ay olduğunu belirterek, koalisyon dönemlerinde uzun süre hükümet kurulamaması, bakanlık ve bürokrat pazarlıkları, iç ve dış vesayetçi güçlerin partiler ve koalisyonlar üzerinden ülkeye yön vermeye çalışmalarına şahit olunduğunu ifade etti.
 

  • Dünya ekonomisinin 2008-2009'da girdiği krizin etkilerinin Avrupa ve ABD üzerinde hala durduğunu anlatan Bolat, yabancı, göç ve Müslüman karşıtlığına yönelmeye yol açan bu krizin, şimdi de Türkiye karşıtlığına eğilim gösterdiğini, bunun medya ve siyasiler kanalıyla da pohpohlandığını söyledi.


Bolat, Türkiye'nin ise söz konusu küresel krizi az hasarla atlattığını ve ardından hızlı bir çıkış yakaladığını aktararak, "Türkiye'nin yaşadığı ağır saldırılar bir başka ülkenin başına gelseydi ne ekonomisi ne de hükümeti kalırdı. Biz siyasi istikrarımızı, güven ortamımızı, ekonomimizi korumaya devam ediyoruz." dedi.
 

  • Türkiye ekonomisinin 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı 2016 yılının üçüncü çeyreğine kadar 27 çeyrek üst üste büyüdüğüne işaret eden Bolat, "İnanıyorum ki Türkiye ekonomisinin dördüncü çeyrek büyümesi yine artı gelecek ve alınan tedbirler, verilen desteklerle 2017 yılı Türkiye ekonomisi için büyüme yılı olacak. Göreceksiniz 16 Nisan'daki referandumdan sonra Türkiye ekonomisinin ivmesi daha da yukarılara çıkacak" diye konuştu.


Bolat, 15 Temmuz'da Türkiye'nin en kanlı ve hain darbe girişimine maruz kaldığını belirterek, "Böyle bir girişimden sonra ekonomi sarsılır ama bizim ekonomimiz yoluna devam etti. Bu sefer askeri darbeyle yapamadıklarını yabancı kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin notunu kırmasıyla yapmaya çalıştılar ama halkımız milli birlik ve beraberlik gösterdi ve onu da püskürttü." ifadelerini kullandı.

"Bu basit bir evet-hayır oylaması değil"

Ekonominin yüzde 50 rakam, yüzde 50 psikoloji ve beklenti yönetimi olduğuna dikkati çeken Bolat, "Beklentilerimizi iyimser tutalım. Geleceğe ümitle bakalım. O kadar çok saldırıya maruz kaldık ama devletimiz, milletimiz, hükümetimiz ayakta. Daha çok çalışarak milletimize, vatanımıza sahip çıkmanın onurunu yaşayalım" görüşlerini aktardı.

Bolat, 16 Nisan'da kritik bir referandumun yapılacağını belirterek, 1981 ve 1961 Anayasalarını darbecilerin hazırladığını, bu millete ve onun seçtiği vekillere bugüne kadar anayasa yaptırılmadığını bildirdi.

Bolat, şunları kaydetti:
 

  1. "2007'de cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesi için bir anayasa değişikliği referandumu yapıldı. 2010'da milletin seçtiği vekillerin ve yürütmenin önünde takoz gibi duran üst yargı kurumlarının vesayetini aşmak amacıyla 26 maddelik bir anayasa değişiklik paketi halkoyuna sunuldu. Fakat bir vesayetten kurtulmaya çalışırken görüldü ki FETÖ'cü vesayet ülkeye hakim olmaya çalışıyor. O günlerden bugünlere devletin bu tür vesayetçilere teslim edilmemesi için çok büyük bir mücadele veriliyor. Daha sonra 15 Temmuz felaketiyle de karşılaşınca AK Parti ve MHP'nin girişimiyle mecliste 18 maddelik anayasa değişiklik paketi kabul edildi ve referanduma sunuldu. Bu basit bir evet-hayır oylaması değil."


Bolat, söz konusu 18 maddelik anayasa değişikliğinin özünü yürütmenin hızlanması ve tek başlılığa dönülmesi olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin artık koalisyon, hükümetsizlik ve istikrarsızlığa tahammülü bulunmadığını dile getirdi.

"Türkiye'nin hasımları 'hayır' diyorsa doğru olan 'evet'tir"

Türkiye'de çift başlılık dolayısıyla yaşanan siyasi krizlere ve bunların tetiklediği ekonomik krizlere değinen Bolat, şöyle devam etti:
 

  1. "Vesayetçi güçler, medya, sermaye, yabancı ülkeler Türkiye'yi hükümetsizliklere, koalisyonlara mahkum etmek ve onlar üzerinden kontrol etmek için ülkede istikrar istemez. 16 Nisan'daki referandumun özü yönetimde istikrar yürütmede ve icraatta etkinliktir. Bunun dışında sivilleşmenin önünü açan hususlar, yüksek yargıda çeteleşmeleri engellemek isteyen hükümler var. Meclis kanun yapıcı halde çalışmalarını sürdürecek. Yürütme cumhurbaşkanlığı üzerinden kurulacak bir hükümetle gerçekleştirilecek. Yargı da kendi alanındaki işlere bakacak. Kuvvetler ayrılığı ilkesi tesis edilecek. 16 Nisan, 2007'deki cumhurbaşkanını halkın seçmesine imkan veren referandumunun son adımı olacak. Halk kendisi anayasayı değiştirmiş olacak. İlla darbeciler, eline silah alanlar mı anayasa yapacak? Halk ve halkın temsilcileri anayasa yapamayacak mı?"


Bolat, bulunduğu çetin coğrafya ve Batılı ülkelerin hasmane tutumları göz önünde bulundurulduğunda Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrar ile güven ortamını sağlamak durumunda olduğunu belirterek, "Güçlü bir Türkiye için, yeni Türkiye'nin istikrarlı ve etkin yürütme sistemine sahip olması için, 16 Nisan'da güçlü bir 'evet' demeliyiz ki dostlarımız sevinsin, düşmanlarımız üzülsün." ifadelerini kullandı.

Birçok Avrupa ülkesinin "hayır" kampanyası için seferber olduğuna dikkati çeken Bolat, "PKK'sı 'hayır' diyor. FETÖ'sü 'hayır' diyor. Türkiye'ye ne kadar hasmane tutum takınanlar varsa 'hayır' diyor. Eğer onlar 'hayır' diyorsa doğru olan 'evet'tir" diye konuştu.