Ülkemizin nüfusunda azalma, Türk ailesinin temelini oluşturan değerlerindeki çözülmeler, hükümeti çeşitli tedbirlerin alınmasına,  yeni  projelerin oluşturulmasına yöneltti.

Başbakanımızın üç çocuk söylemini  son dönemlerde yükselttiğini görüyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, “Aile Dostu” projesi kapsamında yenilik çalışmaları yapılıyor.

Toplumun temel taşı aile için ne yapılırsa yeridir ve önemlidir. Sağlam aile yapısı oluşturmak, sağlam toplumu oluşturmanın vazgeçilmez şartıdır.

Aile içinde en önemli birey de annedir. Çocukların aile içinde eğitilmesi,büyütülmesi, sevgi/şefkat değerinin kalpten verilebilmesi, annenin büyüme çağındaki çocuğu ile her an beraber olması ile doğru orantılıdır.

Çalışan bir anne, çocuğu ile ne kadar ilgilenebilecektir. Güvenilir bile olsa, bakıcıya emanet edilen yavruların, anne ile kazanabilecekleri değerleri ne kadar sağlıklı kazanacaklardır.

Yasalarda yapılan iyileştirmeler, anne ile bebeğin daha uzun beraberliği sağlanmaya çalışıldı. Bu durum eskiye nazaran aile birliğine ve etkisine çok şey katacaktır.

Toplumu ilgilendiren olayların en pratik ve güvenilir yolu, ailenin kendi fertleri üzerindeki etkisini harekete geçirmekle olur. Gençleri sokağın şiddetinden uzak tutmak, onlara sokağın tehlikesinin boyutlarını anlatmak, ailesi sayesinde başarılabilir.

Çalışan ailelerde çoğunluğu ehil olmayan bakıcılarla yetişen çocuklar, kendi aile değerler formatını yeterince benimseyebilir mi? Aile otoritesini kabullenebilir mi?

Toplumu düzeltme; insanı düzeltmekten, insana yatırım yapmaktan geçer. İnsana yatırımın en stratejik yeri ailedir. Türk toplumunun aile yapısını güçlendirmek için, hiçbir fedakârlıktan kaçınılmaması gerektiğini düşünüyorum.

Hükümetin bu yönde önemli çalışmalar yaptığı/yapacağı görülüyor. Özellikle şu günlerde, dikkat çeken çok önemli bir çalışma bende heyecan uyandırdı.

Şehir hayatı ile dağılan büyük aileleri, tekrar nasıl yakınlaştırılabilir-den hareketle;”Dede torun bir arada” olmayı sağlamak için, TOKİ konut üretiminde, çocukların ve dedelerin ayrı dairelerde fakat bir arada yaşamalarına fırsat verecek daireler üretilmeye başlanacak.

Çocuklara aile ve inandığımız değerleri kolayca verme/yaşatma,dede ve nine ile başarılabilinir. Sevgi ile örülü ortam, eğitimi kalıcı hale getirir.

Büyük aile yaşantısı, toplum çözümlerinin önünü alabilecek en önemli ve vazgeçilemez bir modeldir. Bir arada dağılmadan yaşayan bu milleti ayakta tutan sağlam aile temeli ve ilişkileri olduğunu hepimiz biliyoruz.

Bir proje çalışması yapılarak, çalışan ailelerin çocuklarını, bakıcı yerine, büyük anne ve babalara emanet etmenin, büyüklerin çocuk eğitimine katkı yapmaları sağlanabilir. Hatta bu iş için devlet; eğitim bedeli öderse, proje ciddi şekilde destek görebilir.

Bu tür uygulamalar (hani,batı her zaman referans !!!???) Avrupa ülkelerinde,özellikle Almanya’da yapılmaktadır.

Büyük aile deyince, amca,dayı,teyze,hala gibi akrabaları ve yakın çevrede bir arada olmayı unutmamak lazım. “Aile Dostu” proje bu kapsamda da düşünülmekte.

Devlet; birliğini, dirliğini, düzenini düşünmek, “DEVLET BABA” anlayışından hareket etmek zorundadır. Her türlü tedbiri alacak, mutlu bireylerden oluşan aile düzeni , millet birliği oluşturacaktır.