AK Parti'nin Denizli mitingi

Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan: (3)- "Cumhur İttifakı'nın karşısına dörtlü bir çete çıkardılar. Bu dörtlü çetenin kumandasını da Kandil ve Pensilvanya'ya verdiler"- "Diyorlar ki 'AK Parti kuyruk getirdi.' İki kuyruk v
AK Parti'nin Denizli mitingi

DENİZLİ (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhur İttifakı'nın karşısına dörtlü bir çete çıkardılar. Bu dörtlü çetenin kumandasını da Kandil ve Pensilvanya'ya verdiler." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Denizli İl Başkanlığınca 29 Ekim Bulvarı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti.

Belediyeciliğin AK Parti'nin işi olduğunu belirten Erdoğan, "Bunlar, bu işlerden anlamaz. Bunların işi 3 Y, yolsuzluk, yasak, yokluk... Diyorlar ki 'AK Parti kuyruk getirdi.' İki kuyruk var, bir kuyruk yokluklar kuyruğudur. Bu, CHP'nin dönemlerine rastlar. Burada yaşça benim kıratımda olanlar veya daha büyük olanlar bilir. Yağ kuyruklarını, benzin kuyruklarını, ekmek kuyruklarını bilirler. İktidarda CHP, SHP vardı. Birbirinden farkı var mı bunların? Şimdiki kuyruk yokluk kuyruğu değil, bereket kuyruğu, varlık kuyruğu. Nedir? Fırsatçılara ders verme kuyruğu." diye konuştu.

Vatandaşın Tanzim Satış noktalarında yüzde 50 daha ucuz sebze ve meyve aldığına işaret eden Erdoğan, Isparta'da depolarda 400 bin ton elma olduğunu öğrenince Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı arayarak, "Hemen bir talimat ver. Biz buranın elmasını tanzim satışlara gönderelim. Çok ucuz fiyatla elmaları bu depolardan kaldırmış olalım." dediğini anlattı.

Kazananın, üreten ve tüketen olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Biz haksızlığa fırsatçılığa 'dur' diyoruz. Bundan sonra da bunu yapmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şayet bugün dünyanın en ücra köşelerinde bayrağımız gururla dalgalanıyorsa, bu başarı hepimizindir. Afrika'dan Asya'ya, Avrupa'dan Latin Amerika'ya kadar iş adamlarımız milyar dolarlık projelere imza atıyorsa, bu yine beraberliğimizin eseridir. Bugün Türk vatandaşları, dünyanın 70 ülkesine vizesiz gidebiliyorsa, pasaportunu yanında iftiharla taşıyabiliyorsa, bu dayanışmamızın sonucudur. Bugün Türkiye, umudun, barışın, başarının ve adaletin sembolü haline dönüşmüşse bu bizimle beraber sizin çabalarınızın ürünüdür." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bağımsız hareket etmemizden rahatsız oluyor"

Şair Mehmet Akif Ersoy'un şiirinden "Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez." mısralarını okuyan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Son 17 senede aramıza ayrılığın, fitnenin, fesatçıların girmesine asla müsaade etmedik. Sırt sırta vererek hem ülkemizin bekasına yönelen tehditleri bertaraf ettik hem de Türkiye'ye tarihinin en büyük başarılarını yaşattık. Allah'ın izniyle birlik, beraberlik ve dayanışmamızı koruduğumuz sürece aşamayacağımız hiçbir engel, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk yoktur. Meyve veren ağaç taşlanır. Başaranın hasmı, çekemeyeni bol olur. Elbette bizim bu başarılarımız nasıl milletimizi mutlu ediyorsa, kimi ülkeleri, içimizdeki kimi derin odakları da rahatsız ediyor. Türkiye'nin son 17 yılda katettiği mesafeden, gerçekleştirdiği reformlardan, eski Türkiye sevdalıları hazımsızlık duyuyor. Bu ülkeyi kendi tapulu mülkü gibi gören, çalışıp üretmek yerine, ranttan para kazanmaya alışmış lobiler, para musluklarının kesilmesinden rahatsız oluyor. Vesayet dönemlerinde milletin iradesine ipotek koyanlar, kendilerini milletin üstünde görenler, bizim dik duruşumuzdan hazımsızlık duyuyor. Uzun yıllar Türkiye'ye emir, direktif veren güçler, bizim bağımsız hareket etmemizden rahatsız oluyor."

Türkiye'nin Suriye ve Irak ile ilgili attığı adımların bu ülkelerle ilgili planları, kirli hesapları olanları rahatsız ettiğinin altını çizen Erdoğan, "Gezi Olayları, 17-25 Aralık girişimi, 15 Temmuz darbe teşebbüsü, DEAŞ'tan PKK'sına kadar farklı terör örgütlerinin aynı anda üzerimize salınması bu rahatsızlıkların birer dışa vurumudur." dedi.

- "Milletimin huzurunu kaçıranları, biz huzursuz edeceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gabar, Cudi, Tendürek, Kandil'e, girdik mi? İnlerinde bunları bitirdik mi? Size o sözü vermemiş miydim? İnlerine gireceğiz dememiş miydim? Hala peşlerindeyiz. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Benim milletimin huzurunu kaçıranları, biz huzursuz edeceğiz. Anlarlar veya anlamazlar. Bilsinler ki bundan sonra da peşlerindeyiz." diye konuştu.

Yaz aylarında kur-faiz-enflasyon şer üçgeni üzerinden yapılmaya çalışan ekonomik suikast girişiminin de bu hazımsızlığın bir işareti olduğunu anlatan Erdoğan, dünyada birçok devleti felç edecek ekonomik, siyasi ve toplumsal olarak çökertecek teşebbüsü devlet ve millet dayanışmasıyla aştıklarını dile getirdi.

- "Dörtlü çetenin kumandasını Kandil ve Pensilvanya'ya verdiler"

"Bizi proje terör örgütleri, döviz kuru üzerinden sindirmeye çalışanlar hamdolsun hedeflerine ulaşamadılar." ifadesini kullanan Erdoğan, şunları söyledi:

"31 Mart seçimleri, bu kesimleri yeniden heveslendirmişe, bitlerini kanlandırmışa benziyor. Millet ve memleket düşmanlarının yeni bir oyunun içinde olduğunu görüyoruz. Sizlerle hesaplaşmak, sizlere ders vermek, 17 yılın hesabını milletten sormak için siyaset mühendisliklerine başvuruyorlar. 24 Haziran'da başlattıkları ancak muvaffak olamadıkları projeyi tekrar piyasaya sürdüler. Cumhur İttifakı'nın karşısına içinde terör örgütünün siyasi uzantılarının da olduğu dörtlü bir çete çıkardılar. Bu dörtlü çetenin kumandasını da Kandil ve Pensilvanya'ya verdiler. Dörtlü çetenin seçim stratejilerinden, aday listelerine kadar tüm süreci Pensilvanya'daki şarlatan, Kandil'deki terör baronları yönetiyor. Acaba niye CHP, HDP ile iş birliği yapıyor? Bu HDP'nin arkasında kimler var? Terör örgütü var. Benim Denizlili kardeşim bunlara prim verir mi..? Öyleyse gelin sandıkta bunları gömelim.

Kendileri, gelip seçime girseydi, niye girmediler? Neden cesaret edemediler? Kandil'deki terör elebaşları HDP ile beraber CHP'ye de siyasi koçluk, seçim danışmanlığı yapıyor. Geçen hafta bir tanesi çıkmış 'AK Parti'nin karşısında kim varsa onunla birlikte olun' diyorlar. Örgütün Meclis'teki temsilcileri de 'Şuralarda kazanacağız, batıda AK Parti ve MHP'ye kaybettireceğiz' diye beyanatta bulunuyor. Çok daha vahimi, terör elebaşlarının dolaylı destek açıklamasından hiçbir CHP yöneticisi rahatsız olmuyor. Bu utanç sahnesi karşısında CHP'nin başındaki zat tek kelime dahi etmiyor. Çıkıp milletin huzurunda 'Ne münasebet, bizim terör örgütünün desteğine ihtiyacımız yok' demiyor, diyemiyor."

Muhalefetin, marjinalleri, bölücü terör örgütüne çiçek atan, sahip çıkan şahısları İstanbul'un en merkezi ilçelerinde aday gösterdiğine dikkati çeken Erdoğan, "FETÖ soruşturmalarında gözaltına alınan şaibeli bir ismi, 15 Temmuz gecesi 11'i polis, 23 şehidimizin olduğu Ankara'daki bir ilçemize belediye başkan adayı yapıyorlar." ifadesini kullandı.

"Et kokarsa tuz basılır, tuz kokarsa ne çare" atasözüne atıfta bulunan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Maalesef CHP'de tuz çoktan kokmuştur. CHP, mevcut yönetim elinde içine düştüğü ihanet çukurunda günden güne daha fazla boğulmaktadır. Ülkemizdeki ana muhalefet partisinin böyle bir duruma düşürülmesi gerçekten üzüntü vericidir."

(Sürecek)




Kaynak: