ANALİZ - Türkiye-Ukrayna ilişkileri çok yönlü gelişiyor

Nisan 2019’da devlet başkanlığı, temmuz ayında da parlamento seçimlerini kazanan Zelenskiy’nin seçimlerden kısa bir süre sonra Türkiye’yi ziyaret etmesi, Kiev’in yeni dönem dış politikasının önceliklerini de ortaya koyuyor- Türkiye-Ukrayna arasındaki işbi
ANALİZ - Türkiye-Ukrayna ilişkileri çok yönlü gelişiyor

İSTANBUL (AA) -İLYAS KEMALOĞLU- Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, 7-8 Ağustos 2019 tarihlerinde Türkiye’ye resmî bir ziyarette bulundu. Nisan 2019’da devlet başkanlığı, temmuz ayında da "Halkın Hizmetçisi" adlı partisiyle parlamento seçimlerini kazanan Zelenskiy’nin seçimlerden kısa bir süre sonra Türkiye’yi ziyaret etmesi, aynı zamanda Kiev’in yeni dönem dış politikasının önceliklerini de ortaya koyuyor. Nitekim devlet başkanı seçildikten sonra Zelenskiy, ilk yurtdışı ziyaretini Brüksel'e gerçekleştirmiş ve böylece Ukrayna’nın önceliğinin AB ve NATO ile entegrasyon olduğunu göstermişti.

Türkiye’ye yapılan ziyareti de bu açıdan değerlendirmek mümkün. Ukrayna, Türkiye’nin başarılı/başarısız Batı ile ilişkilerinden yararlanmak, NATO ile işbirliği ve Kırım konularında Türkiye’nin desteğini elde etmek, Türk yatırımcıları Ukrayna’ya çekmek ve bölgesel meseleleri istişare etmek istiyor. Yine Zelenskiy, Batı ile ilişkilerin sınırlı ölçüde gelişebileceğini bildiğinden ve hâlâ Moskova’nın güçlü etkisinin olduğu eski Sovyet cumhuriyetlerine pek fazla yaklaşmak istemediğinden dolayı Türkiye gibi bölgesel güçlerle işbirliğini artırmak niyetinde.

Diğer taraftan Ukrayna-Türkiye ilişkileri, Zelenskiy öncesinde de komşuluk ve dostluk içerisinde gelişmiş, bir dönemin moda kavramı olan “stratejik ortaklık” olarak ilan edilmişti. Türkiye’nin 1991’de Ukrayna’nın bağımsızlığını ilk tanıyan ülkelerden biri olması, ekonomik olarak iki ülkenin birbirlerini tamamlaması ve bölge siyasetlerinin örtüşmesi, Türkiye-Ukrayna ilişkilerinin gelişmesinin başlıca sebepleriydi. Ukrayna ile vizelerin kaldırılması ve 2017 yılından itibaren Ukrayna’ya iç kimlikle seyahat edilebilmesi, iki ülke arasında oluşan güveni ve münasebetlerde gelinen noktayı gösteriyor.

- Ekonomik ilişkiler ivme kazanıyor

Bununla birlikte Ukrayna’nın bir türlü siyasi istikrara kavuşamaması, şüphesiz Ukrayna-Türkiye işbirliğini de olumsuz etkiliyor, gerçek bir “stratejik ortaklığın” önünde önemli bir engel teşkil ediyor. Diğer taraftan Ukrayna’yla ilişkilerin, Rusya ilişkilerinin gölgesinde kaldığı da söylenebilir. Diğer bir deyişle, özellikle Rusya ile Ukrayna arasındaki gerginlik dolayısıyla Ankara’nın Kiev ile münasebetleri, biraz da Ankara-Moskova hattındaki gelişmelere bağlı. Örneğin, Rusya ile yaşanan uçak krizi sırasında Ukrayna ile temaslar artmış, Ukrayna birçok konuda Türkiye tarafından Rusya’ya alternatif olarak değerlendirilmeye çalışılmıştı. Rusya faktörünün yanı sıra iki ülke arasındaki ilişkileri etkileyen bir başka faktör de Türkiye ile Ukrayna’nın aynı zamanda başta enerji boru hatları olmak üzere birçok alanda birbirine rakip olması.

Zelenskiy’nin Türkiye ziyaretinin gündemini de aslında tüm bu konular oluşturmakla birlikte özellikle ekonomi alanındaki işbirliğine vurgu yapıldı. Bilindiği gibi Ukrayna, siyasi istikrarsızlıktan kaynaklanan ekonomik sorunlar yaşadığı gibi Batı’nın kendisine vadettiği desteği de alamamakta. Bu bağlamda Türk yatırımları ve Türkiye ile geliştirilecek işbirliği, Ukrayna ekonomisi için büyük önem arz ediyor. Nitekim Vladimir Zelenskiy ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, (2008’de 8 milyar dolar olan) iki ülke arasındaki ticaret hacminin mevcut 4 milyar dolardan 10 milyar dolara çıkarılması gerektiğini dile getirdiler ve bunun için serbest ticaret bölgesinin kurulmasına dair planların hayata geçmesinin önemli olduğunu vurguladılar. Zelenskiy ayrıca Ukrayna’nın tarım arazilerinin satışını serbest bıraktığını ve Türk şirketlerinin bu konuyla da ilgilenmelerini istedi.

Ukrayna devlet başkanı bunun yanı sıra Türkiye’nin başarılı olduğu turizm alanındaki tecrübesinden yararlanmak istediğini, kumarın kısmen yasalaşacağını ve bu şekilde turist çekmek istediklerini belirtti, ayrıca Türk yatırımcıları Ukrayna’da 5G teknolojisinin geliştirilmesi sürecinde yer almaya davet etti.

Zelenskiy’nin Türkiye’yi örnek aldığı ve Türk şirketlerinden destek istediği konulardan biri de yol yapımıyla ilgili. Daha ziyaret öncesinde Ukrayna devlet başkanı, Ukrayna şehirlerindeki yol sorunlarının çözülmesi ve bu konuda Türk şirketleriyle çalışılması gerektiğini belirtmişti.

Yine ikili görüşme sırasında uzay araştırmaları konusunda işbirliği protokolü imzalandı. Bu konu her ne kadar ekonomik ve siyasi konuların gölgesinde kalsa da son dönemde bu konulara ilgisini artıran Türkiye için Ukrayna’nın bu alandaki tecrübesinden istifade etmek mühim. Zelenskiy ayrıca Baykar Milli Siha Sistemleri Üretim ve Ar-Ge Tesisi’ni ziyaret etti ve teknoloji alanında Türkiye ile Ukrayna arasında birbirini tamamlayan işbirliği konusu ele alındı. Daha Petro Poroşenko döneminde Ukrayna, Türkiye’den Bayraktar TB2 İnsansız Hava Aracı (İHA) satın almıştı. Görüldüğü gibi Zelenskiy, ekonomik durumu düzeltmek için birtakım adımlar atıyor ve Türkiye’ye bu konuda önem veriyor.

Zelenskiy’nin ülkesine özellikle Türk yatırımcıları ısrarla davet etmesi şüphesiz Ukrayna’nın günümüz şartlarında Batılı yatırımcıları ülkesine çekememesinden, Türk şirketlerinin ise eski Sovyet coğrafyasında ve zor şartlarda da iş yapma tecrübesine sahip olmasından ve risk almaktan çekinmemesinden kaynaklanıyor. Tüm bu konuların gerçekten de Türkiye ile Ukrayna arasındaki ekonomik ilişkilere ivme kazandırabileceğini söylemek mümkün.

- Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne destek

Ziyaret sırasında gündeme gelen konulardan biri de Ukrayna’nın parçalanmışlığı konusu oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırım’ın ilhakını tanımadığını ve tanımayacağını açıkladı. Rus yetkilileri Erdoğan’ın bu açıklamasını doğal olarak tepkiyle karşıladılar. Ancak şu da bir gerçek ki, Ankara zaten daha ilk günden Kırım’ın ilhakını tanımayacağını belirtmişti. Dolayısıyla bu açıklamanın Türkiye-Rusya ilişkilerini herhangi bir şekilde etkilemeyeceğini öngörebiliriz. Ancak Zelenskiy ve Türkiye-Ukrayna ilişkileri açısından bakıldığında Ankara’nın Kırım’la ilgili tutumunu tekrarlaması şüphesiz olumlu bir gelişme olmuştur. Yine Zelenskiy, Ankara ziyareti sırasında Kırım Derneği Genel Merkezi’nin yeni binasının açılışına katıldı. Türkiye’deki Kırım Tatarları, genel olarak her zaman Türkiye ile Ukrayna arasında bir köprü rolü oynamışlardır. Zelenskiy’nin ziyaretinin İstanbul ayağı da yoğun geçti. İşaret edilen İş Forumu’nun yanı sıra Ukrayna Devlet Başkanı, Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bartholomeos da hem Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün hem de Ukrayna Kilisesi’nin bağımsızlığının önemini vurguladı.

Görüldüğü gibi Türkiye-Ukrayna arasındaki işbirliği, potansiyelin altında da olsa çok yönlü olarak gelişmeye devam ediyor. Ekonomi, turizm, inşaat ve yol yapımı, uzay ve askerî teknolojiler, tarafların işbirliği geliştirdikleri ve bundan sonra da en fazla önem verecekleri konuların başında geliyor. Ankara’nın Kırım meselesi ve genel olarak Ukrayna’nın toprak bütünlüğü konusunda ortaya koyduğu yaklaşım ve bu yaklaşımı sıkça dile getirmesi, Fener Rum Patrikhanesi’nin de Ukrayna Kilisesi’yle ilgili tutumu, ekonomi ve askerî alanlardaki münasebetlerin gelişimini olumlu etkilemekte.

Ukrayna zor günler geçiriyor ve buradaki gelişmeler, Suriye’deki olayların gölgesinde kalıyor. Ukrayna halkı da bulunduğu bu zor durumdan kurtulmak için siyaset dışından bir figür olan Zelenskiy’i bir umut olarak gördü. Ukrayna’nın siyasi sorunlarının çözülmesi kolay görünmüyor. Bundan dolayı da yeni devlet başkanı en azından ülkenin ekonomik durumunu düzeltmek için çıkış yolları aramakta. Türkiye ile artırılacak işbirliği, bu sürecin önemli ayaklarından birini oluşturuyor. Türkiye için de Ukrayna yukarıda belirtilen tüm bu alanlarda önemli bir pazar konumunda. Ayrıca Ukrayna’nın ekonomik olarak toparlanması ve istikrara kavuşması, yalnızca Ukrayna açısından değil, Türkiye’nin de çıkarına olan bölge istikrarı açısından de önem arz ediyor.

[Prof. Dr. İlyas Kemaloğlu Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesidir]

Kaynak: