"Aşık Veysel Müzikal Ekibi"

Karabük Üniversitesi (KBÜ) öğrencilerince kurulan Aşık Veysel Müzikal Ekibi, Türkiye turnesine çıkmaya hazırlanıyor.
"Aşık Veysel Müzikal Ekibi"

KBÜ Sanat Tarihi son sınıf öğrencisi Numan Çakır öncülüğünde 20 arkadaşının katılımıyla kurulan, ünlü halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu'nun eserlerini gelecek kuşaklara aktarmayı amaçlayan ekip, 16 ilde sahne alacak.

Çakır, AA, muhabirine, ünlü halk ozanının torunu Nazender Süzer'in danışmanlığında hazırladıkları gösteriyi sunacak olmanın heyacanını yaşadıklarını söyledi.

Müzikalin yönetmenliğini kendisinin yaptığını anlatan Çakır, "Aşık Veysel ,Türkiye'nin en önemli değerlerinden biri. Onu Türkiye doğru tanıtmak görevimiz" dedi.

Hayranlık duyduğu sanatçının bir günlük yaşamını "Çiçeğin Beyi" adlı kısa filme yansıtmaya çalıştığını belirten Çakır, "Kısa filmle bir şeyler anlatmaya çalıştım. Müzikal ekibini geçen sene kurduk. Çok fazla yere gidemedik. Bu sene Türkiye'de birçok yere turnemiz olacak. Bütün Türkiye'ye Aşık Veysel'i anlatacağız" ifadesini kullandı.

Ekibin çalışması için KBÜ dışında sponsor desteği bulamadıklarına dikkati çeken Çakır, "Sadece üniversitemiz destek verdi. En çok desteği hala Rektörümüz Prof. Dr. Burhanettin Uysal'dan alıyoruz. Ticari çıkar olmadığı zaman kimse destek olmuyor. Sponsor bulamıyoruz" şeklinde konuştu.

Aşık Veysel'in torunu Süzer

Aşık Veysel'in torunu Nazender Süzer de medya ve sosyal yaşama egemen olanların arabesk, altyapısız ve popülist yoz kültürleri, baskın şekilde gençlere empoze ettiklerini öne sürdü.

Eğitim kurumlarının da bu sürece alet olduğunu savunan Süzer, şöyle konuştu:

"Numan Çakır ve arkadaşları, böylesi bir ortamdan sıyrılıp kültürlerinin erozyona uğradığını fark etmiş olacaklar ki öz kültürlerini araştırmaya başlamışlar. Dedemi araştırmışlar. Yaşadığı topraklardan çok uzaklarda onu hissedip, yaşamaya ve anlamaya çalışmışlar, kendilerince yorumlayarak müzikal oluşturmuşlar. Başarılı da oldular. Dedemi doğduğu topraklara taşıdılar. Yaptıklarıyla çok güzel tepkiler aldılar."

Süzer, dedesinin eserlerinin doğduğu topraklardaki havayı soluyan gençlerin gözünden, dilinden yorumlanmasının kendisini çok mutlu ettiğini vurguladı.

Ekibin, gençlere fırsatlar verilirse çok güzel ve başarılı işlere imza atacaklarının kanıtı olduğuna dikkati çeken Süzer, dedesinin Türkiye'ye anlatılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.