'Atalay Filiz gençlere kötü rol model oluşturabilir'

Prof. Dr. Saygılı, "Atalay Filiz olayının ayrıntılarıyla sürekli medyada yer alması doğru değil. Gençler ve ergenler açısından kötü rol model oluşturabilir." dedi.
'Atalay Filiz gençlere kötü rol model oluşturabilir'

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefa Saygılı, İstanbul ve Ankara'daki 3 cinayetin zanlısı olarak aranırken İzmir'de yakalanan seri cinayet zanlısı Atalay Filiz'in medyada geniş yer bulmasına tepki gösterdi.

Saygılı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Atalay Filiz'in sürekli olarak medyada yer almasının gençlerde ve ergenlerde kötü rol model oluşturabileceğini ve toplumdaki karamsarlığı artırdığını söyledi.

"Medyanın bu olayda ayrıntıya girmesi doğru değil"

Seri cinayet zanlısının medyaya ilginç geldiğini ifade eden Saygılı, medyanın bu konuyu abartmaması gerektiği görüşünü dile getirdi. Saygılı, "Medyanın bu olayda ayrıntıya, detaya girmesi, aşırıya kaçması ve sürekli olarak bahsetmesi doğru değil. Gençler ve ergenler açısından kötü rol model oluşturabilir. Ünlü olmanın rolünün böyle bir olaydan geçtiğini düşünebilirler. Bir de bu haberlerin çok verilerek insanları ürkütmeye, korkutmaya gerek yok. Bu tür haberler toplumdaki karamsarlığı artırıyor. İnsanlar sanki ortalıkta seri katiller dolaşıyormuş gibi bir izlenim edinebilir." diye konuştu.

"Medya iyi sınav vermedi"

Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş ise Atalay Filiz'in kahramanlaştırıldığını ve medyanın bu noktada iyi sınav vermediğini söyledi.

Filiz meselesinin ortaya çıkmasından bu yana yaklaşık iki haftadır televizyon kanallarından gazetelere, radyolardan internet sitelerine kadar medyanın her alanının kendi zihinlerine göre bir seri katil oluşturduğunu anlatan Kızıltaş, şöyle konuştu:

"Toplumda, 'şöhretin kötüsü olmaz, şöhret şöhrettir' diye bakabilecek insanlar var"

"Seri katil, Batı kaynaklı bir tanımdır ve Batı'da yaygındır. Türkiye'deki medya ise sanki başkalarının seri katili var da bizim niye yok havasına dönüştü. Bu yanlışı yaptıktan sonra adeta bir sürek avı başlatılmış gibi emniyetin kendi çapında yürüttüğü çalışmayı belki de akamete uğratabilecek bir derecede magazin malzemesi haline dönüştürdüler."

"Medyanın bu tavrı yüzünden insanların zihninde 'Atalay Filiz gibi davranırsak biz de şöhret olabiliriz' gibi yanlış anlayışların oluşmasına zemin açılabilecek bir hava da oluştu" diyen Kızıltaş, şunları kaydetti:

"Medya olayın haber boyutunu verebilirdi ve bu kişinin vatandaşlar tarafından görüldüğü yerde yetkililere haber verilmesi gerektiğini söyleyebilirdi. Ama kişi hakkında çok fazla ayrıntıya girilmesi ve olayın bir macera romanına dönüştürülmesiyle gerçek dışı bir algıya hizmet edilmiş oldu. Bir de toplumda, 'şöhretin kötüsü olmaz, şöhret şöhrettir' diye bakabilecek insanlar var. Bu tür bu duruma gıpta edebilecek kişilerin toplumda bulunduğunu unutmayıp ona göre yayınlar yapılmalıydı. Seri katil haberleri meselesinde medyamız maalesef iyi bir sınav vermedi. Tuhaf detaylara girdiler, sanki bir magazin yıldızının hayatını izlermiş gibi bir tavır takındılar. Eninde sonunda bu adam bir cinayet şüphelisi, katil. Bununla alakalı yaptığı işten bağımsız olarak kişiyi kahramanlaştırdılar. Düşünün ki onu yakalayan polisin kendisiyle öz çekim yapması da bu tür bir değişik algı inşasının uzantısıdır."