Başbakan Yıldırım: (2)

"TÜRKSAT'ın frekans ücretleri pahalı diye şikayette bulunuyorlar. Bu konuda da Ulaştırma Bakanımıza söyledik. O da TÜRKSAT ile beraber bir çalışma yaptı. Burada ciddi bir indirime gidiyoruz. Frekansın, bandın genişliğine göre. Daha dar bir bant genişliğin
Başbakan Yıldırım: (2)

ANKARA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "TÜRKSAT'ın frekans ücretleri pahalı diye şikayette bulunuyorlar. Bu konuda da Ulaştırma Bakanımıza söyledik. O da TÜRKSAT ile beraber bir çalışma yaptı. Burada ciddi bir indirime gidiyoruz. Frekansın, bandın genişliğine göre. Daha dar bir bant genişliğinde 7 bin 200 dolar artı KDV, daha geniş band olunca 12 bin 500 artı KDV. Yani yüzde 40'la 60 varan bir indirimden bahsediyoruz." dedi.

Yıldırım, Ankara'da bir dernek tarafından düzenlenen ödül törenine katıldı. Demokrasinin en ayırt edici özelliklerinden birinin çok seslilik olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, diğer alanlarda olduğu gibi medya alanında en ileri demokratik standartları yakalayana kadar bu mücadeleyi, bu değişim sürecini sürdüreceklerini ifade etti.

Bu amaca yönelik olarak Basın Kanunu'nu yeni baştan ele aldıklarını ve 2004'te yeni kanunu yürürlüğe soktuklarını hatırlatan Yıldırım, "Farklı dil, lehçelerde televizyon yayınına imkan sağladık. 2005 yılında Anayasa değişikliği yaparak RTÜK'ü bir Anayasal kurum haline getirdik ve milli iradenin üyelerini seçmesinin yolunu açtık. Artık Meclis RTÜK üyelerini seçiyor. Meclis'te temsil edilen siyasi partilerin gösterdiği adaylar arasında seçiliyor. Bu ne sağlıyor? Bu da Meclis'teki siyasi çeşitliliği, aynı şekilde medya denetim organı, düzenleyeci organında geçerli olmasına imkan veriyor." diye konuştu.

Radyo ve televizyon kuruluşlarının aylık ticari iletişim gelirleri üzerinden Radyo Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) ödedikleri payı yüzde 1,5 seviyesine düşürdüklerini aktaran Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Medya kuruşlarına yönelik değil, zamanla yarışan medya çalışanlarının önündeki engelleri de kaldırmaya yönelik çalışma yaptık. Basın kartı yönetmeliğinde değişiklik yaparak, basın kartı bekleme süresini kısalttık. Basın mensuplarının yurtdışı görevlerine çıkışlarını kolaylaştırmak, vize kolaylığını sağlamak bakımından 2014 yılından itibaren hizmet pasaportu almalarını sağladık."

Başbakan Binali Yıldırım, yerel basını güçlendirmek amacıyla yerel ve bölgesel medya buluşmalarını gerçekleştirdiklerini dile getirerek yerel ve bölgesel basının deneyimlerini, tecrübelerini paylaşması, farklı illerdeki meslektaşlarıyla görüş alış verişinde bulunması amacıyla yerel medya mensuplarınca mesleki inceleme gezileri yapıldığını kaydetti.

- "Siyasetçi ile gazetecinin kaderi aynı"

Yıldırım, "TÜRKSAT'ın frekans ücretleri pahalı diye şikayette bulunuyorlar. Bu konuda da Ulaştırma Bakanımıza söyledik. O da TÜRKSAT ile beraber bir çalışma yaptı. Burada ciddi bir indirime gidiyoruz. Frekansın bandın genişliğine göre. Daha dar bir bant genişliğinde 7 bin 200 dolar artı KDV, daha geniş band olunca 12 bin 500 artı KDV. Yani yüzde 40'la 60 varan bir indirimden bahsediyoruz." diye konuştu.

Frekans yer değişikliği olması halinde kalitenin bozulup bozulmayacağı sorusunun gündeme geldiğine işaret eden Yıldırım, "Kalite bozulur mu, rahatımız kaçar mı? 3 oda bir salon daire kalkıyor Kavaklıdere'den Oran'a gidiyor. Değişen birşey yok. Aynı daire, aynı manzara aynı kalite. Test edecekler. Yarın Türksat'ta gösterecekler. Burada endişe edilecek bir konu yok." değerlendirmesinde bulundu.

Geçen senelerde bir iyileştirme daha yaptıklarına değinen Yıldırım, "Kurdaki oynaklığın yansımaması için yıl boyunca kuru sabit tuttuk. 2015'de 2,48, 2017'de 3,30, 2018'de de bu 3,60'ı geçmeyecek. Kur nereye giderse gitsin 2018 boyunca ödemeler 3,60 sabit, kur üzerinden yapılmış olacak." ifadesini kullandı.

Ücretleri 12 bin 500 dolardan aynı bant genişiliğinde 7 bin 250 dolara düşürdüklerini belirten Yıldırım, "Bu ciddi bir indirim. Artık sürümden kazanacaklar. Daha fazla kayıt yapılacak." dedi.

Anadolu'nun dinamiğinin yerel medya olduğunu, özgürlük alanının yerel medya sayesinde genişlediğini anlatan Başbakan Binali Yıldırım, şunları söyledi:

"Demokrasimiz sizler sayesinde güçleniyor. Aslında siyasetçi ile gazetecinin kaderi aynı. Biz varsak siz varsınız, biz yoksak siz de bir nokta da işiniz azalıyor. Bu sefer bu kadar parayı niye veriyoruz, az iş yapıyorlar diyebilirler. Geçen, Çalışan Gazeteciler Günü'ydü. Bir espri yaptım. Arkadaşlar dedi ki? 'Bize yıpranma lazım. Eskiden bu vardı, şimdi olmadı. Ya biz de yıpranma almıyoruz' dedik. Yani siyasetçi geceden neredeyse gazeteci de orada. Bizim şöförler de almıyor. Korumalar da almıyor. Herkes hurra... Herkes bizimle koşuşturuyor. Dolayısıyla bu talep fena bir talep değil. Bizim de işimize yarıyor. Bunun peşini bırakmamak lazım."

En büyük kazanımın demokrasi olduğunu vurgulayan Başbakan Yıldırım, "Bu kazanımımızı gözümüz gibi koruyacağız." dedi.

Yıldırım, Türkiye'de ne olup, ne bittiğini, neler yaşandığını anlamak için medyaya, özellikle de yerel medyaya ihtiyaç olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

"Yerel basının, televizyonların, Anadolu merkezli internet sitelerinin bu açıdan kıt imkanlarla, büyük işler başardığını görüyoruz ve bunu takdir ediyoruz. Yerel medya kuruluşlarımızın sayı ve etkinlikleri giderek artıyor. Bundan da memnuniyet duyuyoruz. Ama şunu yapmayın. Seçim zamanı peyda olan kampanya süresince hiçbir ölçü tanımayan bir medya anlayışı yerine seçim zamanı, seçim zamanı dışında da istikrarlı bir şekilde görev yapan medyaya ihtiyacımız var. Aksi halde bu medyanın biraz farklı amaçlı kullanılması gibi bir sonucu da beraberinde getiriyor. Bunu da gene medya ve basın yayın etiği çerçevesinde en güzel şekilde yöneteceğimize inanıyoruz. Şehrin ilçesinde, beldesinde, köyünde, caddesinde, sokağında sizler varsınız. Sizler yerelin ruhuna hitap ediyorsunuz, nüfuz ediyorusunuz. Siyasette yereli ihmal eden başarılı olamaz. Basında da böyledir. Dolayısıyla size güveniyoruz, sizin o büyük emeğinize, gayretinize büyük saygı duyuyoruz." diye konuştu.

(Sürecek)



Kaynak: