Batı Afrika'da terörle mücadele

Batı Afrika'da terörle mücadele

Uzmanlar, sık sık saldırıların yaşandığı Batı Afrika'da terörle mücadelenin etkin olabilmesinin, BM İstikrar Misyonu (MINUSMA) ve Fransız Barkhane Operasyonunun güçlendirilmesi ile bölgesel bir mücadele gücünün oluşturulmasından geçtiğini savunuyor.

Gazeteci yazar Antoine Glaser, Batı Afrika'da terörle mücadeleye ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. 

La Lettre du Continent (Kıtanın Mektubu) dergisinin kurucusu olan ve Sahraaltı Afrika ile ilgili çok sayıda esere imza atan Glaser, hafta başında Fransa'da bulunan Nijer Devlet Başkanı Mahamadu Issufunun, Barkhane Operasyonu'nun güçlendirilmesi yönündeki açıklamalarına değinerek, "Issufu Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın çok yakın arkadaşı ve açıklamalarını Elysee Sarayı'yla da müzakere etmiştir." ifadesini kullandı.

Fransa'nın sadece Barkhane Operasyonuna odaklanmak için aylardır Avrupa ülkelerini MINUSMA'ya destek vermeye çağırdığına dikkati çeken Glaser, Almanya'nın bu kapsamda istikrar misyonuna 650 asker göndermeyi kararlaştırdığını hatırlattı.

Ancak istikrar misyonunun her ay asker kaybettiğini, bu nedenle "anlık müdahale gücüne" sahip Barkhane Operasyonunun da Mali'ye müdahale etmesi gerektiğini söyleyen Glaser, aksi takdirde mavi berelilerinin olaylar karşısında yetersiz kalacağını savundu.

- "Fransa, Nijerya'ya askeri malzeme satmaya çalışıyor"

Glaser, "Sahel bölgesinde Barkhane Operasyonu çerçevesinde görev yapan askeri birliklerin güçlendirilmesi, Çad Gölü havzasındaki ülkelere saldıran Boko Haram tehditlerini ortadan kaldırabilecek mi?" sorusunu, "Fransa'nın, lojistik ve istihbarat desteği dışında, Çad Gölü havzasında Boko Haram'la etkili mücadele edebilecek araçlara sahip olduğunu düşünmüyorum ama Fransa birkaç haftadır Nijerya'ya askeri malzeme satmaya çalışıyor. Hatta Hollande, Boko Haram ile mücadele için 15 Mayıs'ta Nijerya'da düzenlenen zirveye katılan tek batılı liderdi." şeklinde cevapladı.

Boko Haram ile savaşan Ortak Çok Uluslu Müdahale Gücü (FMM) gibi Mali'de de bir bölgesel güç oluşturulabileceği görüşünü savunan Glaser, bu gücün, MINUSMA'nın zayıf kaldığı konularda etkin olabileceğini, Issufu'nun da Fransa ziyaretinde buna değindiğini söyledi.

- "Afrikalılar kıtadaki alışkanlıkları değiştirmek istiyor"

New African ve African Business dergilerinde editörlük yapan Hichem Ben Yaiche ise tehditlerin artması nedeniyle Afrikalıların kıtadaki alışkanlıkları değiştirmek istediğini ancak siyasi ve mali sorunlar yüzünden bu değişimlerin gerçekleşemediğini dile getirdi.

Ben Yaiche, bölgesel güç oluşturulması önerisiyle ilgili de MINUSMA, FMM, Barkhane Operasyonu, Almanlar ve yerel güçlerin yanı sıra yeni bir güç oluşturmanın karışıklık çıkarabileceği konusunda uyarıda bulunarak, "Terör tehdidini ortadan kaldırmak ortak bir amaç ancak barış ve güvenliği sağlamak, bu tehditlerin yerleşmesini önlemekten geçiyor." değerlendirmesinde bulundu.

- AQMI'yi yok etmek Boko Haram'ı zayıflatabilir

Uluslararası Kriz Grubunun (ICG) geçen ay yayımladığı raporda, FMM'nin çeşitli sorunlar nedeniyle faaliyete bir süre başlayamadığı anımsatılarak, FMM'de güçlerin birleştirilmediği ve müdahale gücünün sadece sınırlar arası operasyon düzenlemeye yaradığı belirtildi.

ICG'nin Nijerli güvenlik yetkililerine dayanarak hazırladığı raporunda, Fransız birliklerin, Boko Haram'a eğitim vermek için Nijerya'ya giden El Murabitun örgütünden bir üst düzey lideri, Ekim 2014'te Nijer sınırında yakaladığı belirtildi.

Nijer'in başkenti Niamey'de görev yapan yabancı bir asker, Issufu'nun, Boko Haram'ın da İslami Mağrip El Kaidesi (AQMI) gibi hedef alınmasını istediğini aktararak AQMI'yi yok etmenin Boko Haram'ı zayıflatacağını söyledi.

- MINUSMA'nın görev tanımının genişletilmesi

BM Güvenlik Konseyinin (BMGK), Mali'de Temmuz 2013'den bu yana faaliyette olan istikrar misyonunun görev süresini bu ay sonunda uzatması bekleniyor.

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un 31 Mayıs'ta yayımladığı ve 16 Haziran'da BMGK'ya sunulması planlanan raporda, MINUSMA'nın sivilleri korumakla sınırlandırılan görev tanımının yeniden belirlenmesi isteniyor.

Raporda, istikrar misyonunun konuşlandığı bölgelerde gerekli önlemleri alabilmesi için görev tanımınının gözden geçirilmesi gerektiği vurgulanarak, mevcut 10 bin 641 asker sayısının 13 bin 289'a, bin 109 polis sayısının da bin 920'ye çıkartılması talep ediliyor.