Bir daha asla!

1961’in kara günü 17 Eylül’de Adnan Menderes’in idamına engel olamayan Türk halkı, bu mahcubiyeti tam 55 yıl omuzlarında taşıdı. 15 Temmuz gecesi darbeyi canı pahasına önleyen millet, Erdoğan’ı bağrına bastı.
Bir daha asla!

27 Mayıs 1960 darbesi sonrası, Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşları Hasan Polatkan ile Fatin Rüştü Zorlu, darbeciler tarafından idam edilişlerinin 55’inci yılında tarihi bir teselli ile anıldı. 27 Mayıs 1960’ta, dönemin sosyolojik şartları ve imkanları nedeniyle darbeyi ve idamları engelleyemediği için yarım asırdır ‘travma yaşayan’ millet, 15 Temmuz’daki FETÖ’nün maşa yapıldığı darbe girişimini ise püskürttü. 15 Temmuz gecesi halk, 250 şehit verdi, 2 binin üzerinde kişi de yaralandı. Darbecilerin hedefindeki lider Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a suikast girişiminin de önüne geçilmiş oldu.. Özellikle Erdoğan’ın, “Milletimi sokağa, meydanlara çağırıyorum” açıklaması üzerine darbecilerin planı bozuldu ve 16 Temmuz sabahı milletin zaferi ile aydınlandı. Millet aslında 56 yıllık darbe travmasını, kanayan bir yarayı da kapatmıştı. 16-17 Eylül 1961’de darbecilere seçtikleri Başbakan ve bakanlarla üç şehit veren millet 55 yıl sonra kendi iradesine sahip çıktı. Dönemin ‘tanıkları’, 15 Temmuz’da, darbecilere karşı biriken yarım asırlık öfkenin patladığını belirtiyor.

56 YILLIK TRAVMA

- Eski Bakan ve milletvekili Hasan Aksay: 27 Mayıs darbesi,  millete her zaman bir travma oldu. 27 Mayıs sadece bir travma yaratmadı, sonraki darbelere de zemin hazırladı. 27 Mayıs’ta millet darbeye ve idamlara karşı koyamamıştı ama FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminde millet çok tecrübeliydi. Ayrıca 15 senedir kalkınan ve 27 çeyrektir büyüyen bir ülkede yaşanılıyor olması, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden beri halkın içinde bulunan bir lider olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halka televizyondan yaptığı çağrının etkisi de vardı.

27 Mayıs’ta darbesinin yaşandığı dönemde milletin bu imkanları yoktu, yoksa millet onları da çok seviyordu. Gerek halkın 27 Mayıs tecrübesi, gerek Tayyip Bey’in çağrısı ve onun liderliğine olan güven, 15 Temmuz darbesini engelledi. O gece millet, 27 Mayıs travmasını da sona erdirdi. 15 Temmuz, çok büyük bir zafer. 

DARBELERİN ANASI

- DP Kurulu üyesi ve milletvekili Rasim Cinisli: 27 Mayıs darbesi, 15 Temmuz gibilerinin başlangıcı ve rol modelidir. Daha önce, iktidarı bahane ederek darbe ve kaos yaratanları görmüştük ama 15 Temmuz’da askerin Türk insanına silah doğrultmasını da gördük. 27 Mayıs darbesinde Başbakan Adnan Menderes’i uydurma bir mahkemede hukuk cinayetiyle mahkum ettiler. 27 Mayıs ile adalet mekanizmasını çürüttüler. 

CEVAP 15 TEMMUZ’DA

- Eski Ulaştırma Bakanı Teyfik İleri’nin oğlu Cahit İleri: Türk milleti, 27 Mayıs 1960’ta yapamadığı direnişi 15 Temmuz’da gösterdi. 15 Temmuz, tarihimizde iftihar edeceğimiz bir şahlanıştı. Ben, şahsen beklemediğimi itiraf edeyim. Her darbede hareketsiz kalmıştı. Bu darbe girişiminde, kahramanca hareket edildi. Tek tek ve halkın top yekun direnişi vardı. 27 Mayıs’taki ki milletimizin sosyolojik durumuyla, şimdiki arasında arasındaki fark ta çok önemli. Geçen dönem içinde, milletimizin çok bilinçlenmiş ve mücadeleye kararlı olduğu gösterdi. O dönemde, milletin yüzde 80’i köylerde yaşıyordu. Sadece yüzde 20’si şehirlerde yaşıyordu ve onların bir kısmı da darbeyi destekliyordu. Allah’a çok şükür, 15 Temmuz’da CHP’liler de darbeye direndi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde halk, demokrasiye sahip çıktı ve 56 yıl önce 27 Mayıs’ta yapamadığını 15 Temmuz’da yaptı.

BİLDİRİSİ, BİLE AYNIYDI

- DP ve AP milletvekili Münif İslamoğlu’nun kızı Prof. Dr. Huricihan İslamoğlu: Bu darbenin bildirisini, terminolojisi 27 Mayıs darbesinin termonolijisinden ödünç aldığını gördük. 15 Temmuz darbe bildirisini ilk duyduğumuzda, sanki ‘27 Mayıs yeniden karşımıza çıktı’ dedim.15 Temmuz darbecilerinin  önlerinde 27 Mayıs örneği vardı, tekrarlamayı düşünüyorlardı herhalde. 27 Mayıs 1960 ve 12 Eylül 1980’de, darbelerin bütün vahşetine rağmen darbecilerin halka hoş görünme kaygısı vardı. Ben Boğaziçi köprüsündeki olayı çok yakından gördüm. Buradaki hınç, vahşet, halkın üzerine tankları sürmek çok farklı bir olaydı. ”

15 TEMMUZ DARBECİLERİ YASSIADA’DA YARGILANMALI

27 Mayıs 1960 Darbesi’nin ardından Yassıada yargılamaları sonrası idam edilen Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, ölümlerinin 55. yılında anıt mezarda anıldı.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, şunları kaydetti:  “27 Mayıs’ta bedel ödemeyi göze almış olabilseydik ne 12 Eylüller, ne 30 Martlar, ne 28 Şubatlar ne de 15 Temmuzlar yaşanırdı. 27 Mayıs’ta açılmış olan bu parantezi gönlümüze nakşettiğimiz Yassıada’yı hukuksuz yargılamaların yapıldığı bir yer olmaktan çıkartarak, tarihin ön verdiği bir yer haline dönüştürebilmemiz için kamuoyu önünde Demokrat Parti olarak talebimiz, 15 Temmuz darbecilerinin Yassıada’da yargılanmasıdır.”

DARBECİLERİ MİLLET ASLA AFFETMEYECEK

Başbakan Binali Yıldırım: “(Yeter söz milletin) cümlesini demokrasinin ve siyasetin şiarı haline getiren merhum Menderes, millete hizmet yolunda canını feda etmiş ve halkımızın gönlünde bir kahraman olarak yer almıştır. Milli iradeye darbe vurduktan sonra onu ve arkadaşlarını haksız ve gayrimeşru bir şekilde yargılayıp idamına onay veren vesayet odakları ise tarihe kara bir leke olarak geçmiştir. Milletimiz onları asla affetmeyecektir. “ Başbakan Yıldırım, yakın siyasi tarihimizin mümtaz şahsiyetleri arasında yer alan merhum Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ı idamlarının 55. yılında rahmetle ve hürmetle anarak, “ Bilvesile bütün demokrasi ve hukuk düşmanlarını telin ediyorum.” ifadesini kullandı. 

MENDERES HER ZAMAN HAYIRLA ANILACAK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, merhum Başbakan Adnan Menderes’in Türkiye’nin demokrasi tarihine damga vuran mümtaz şahsiyetlerden biri olduğunu belirterek, Menderes’in ülkesine ve milletine hizmetleriyle her zaman hayırla yad edileceğini bildirdi. Erdoğan, “Ülkemizin gelişmesinde, ilerlemesinde ve demokratikleşmesinde önemli rol oynayan seçkin devlet adamı Adnan Menderes, siyasi hayatımızda ve milletimizin gönlünde silinmez izler bırakmıştır. Türkiye’nin demokrasi tarihine damga vuran mümtaz şahsiyetlerden biri olan merhum Başbakan Menderes, ülkemize ve milletimize hizmetleriyle her zaman hayırla yad edilecektir. Aramızdan ayrılışının 55. yıl dönümünde Adnan Menderes’e Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

asla_.jpg

KEŞKE 27 MAYIS’TA DA BÖYLE YAPILSAYDI

27 Mayıs 1960 darbesinin ardından idam edilen Başbakan Adnan Menderes’in Aydın’ın Koçarlı ilçesindeki çiftliğinde çalışan 84 yaşındaki Münevver Çıkrık, 15 Temmuz gecesi duygularını şu şekilde anlattı: “Adnan Menderes idam edilirken kimsenin ağzını açtırmadılar. 15 Temmuz darbe girişiminde ise vatandaş darbeye karşı durdu ve engelledi. Keşke o zamanda da böyle yapılsaydı. O dönemler ‘kim ses çıkarırsa başına bomba yağdırırız’ dediler, milleti korkuttular. Aynısını Recep Tayyip Erdoğan’a yaparlar diye korktuk. Cumhurbaşkanımız başımızdan giderse ne olacak, ne yaparız?”     

DARBECİLERİN AÇTIĞI PARANTEZ KAPATILDI

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “15 Temmuz bize koskocaman bir gelecek oluşturdu ve 27 Mayıs’ta açılan bir parantezi 15 Temmuz’da bu millet kendi eliyle onurlu ve asil bir şekilde kapattı” dedi. Soylu,  Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın ölümlerinin 55. yılında anıt mezarda düzenlenen törene katıldı. Soylu, şöyle konuştu: “1960 darbesinde yaşananlar, ondan sonra bu insanların düşükler, kuyruklar olarak nitelendirilmesi ve zulüm edilmesi belki de ‘Bir daha asla’ diyen bir tomurcuk olup bu milletin gönlünde ve kalbinde büyümüştür” diye konuştu.   

STAR