Böke: Damga vergisini kaldırmakla yatırımı teşvik mümkün değil

CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke, "Sadece damga vergisini kaldırmak ile ya da sağlanacak birkaç istisna ile yatırımları teşvik etmeniz mümkün değil. Türkiye'nin yatırımlarını artırmak için bütüncül bir yatırım paketine ihtiyacı var" dedi.
Böke: Damga vergisini kaldırmakla yatırımı teşvik mümkün değil

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, "Sadece damga vergisini kaldırmak ile ya da sağlanacak birkaç istisna ile yatırımları teşvik etmeniz mümkün değil. Türkiye'nin yatırımlarını artırmak için bütüncül bir yatırım paketine ihtiyacı var." değerlendirmesinde bulundu.

Selin Sayek Böke, yaptığı yazılı açıklamada, hükümetin, 2013'ün Haziran ayında "10. Kalkınma Planı" yayınladığını, bu kalkınma planı içerisinde bulunan eylem planlarını ise 1,5 yıl sonra "25 Öncelikli Dönüşüm Programları" başlığı altında tekrar sunduğunu savundu.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli'nin hafta başında açıkladığı ve yakında Meclis'e geleceğinin anlaşıldığı, "Yeni Yatırım Teşvik Paketi"nin bu tabloyu değiştirmekten uzak olduğunu bildiren Böke, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Bu paketteki düzenlemelere genel anlamda baktığımızda vergisel teşviklerin ön plana çıktığını görüyoruz. Sadece damga vergisini kaldırmak ile ya da sağlanacak birkaç istisna ile yatırımları teşvik etmeniz mümkün değil. Türkiye'nin yatırımlarını artırmak için bütüncül bir yatırım paketine ihtiyacı var. Bir başka deyişle verimliliği ve üretimi artırıcı, şirketlerin gelişmesi ve büyümesini sağlayıcı vergi dışı teşviklerin de bulunduğu bütüncül bir kalkınma hamlesine ve bu hamleyi başlatacak ekonomi reform dizisine ihtiyaç var. Tabi her şeyden önce hukukun üstünlüğü sağlanmalı ve yatırımcının hukuka olan güveni tekrar tesis edilmeli. Temel sorun AKP iktidarının büyük resmi görememesinde ve vasatlık anlayışında yatmaktadır. Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir kalkınma için bütüncül bir yaklaşım gerekmektedir. Yatırımcının bir ülkede yatırım yapabilmesi için temel koşul, kuralların açık olması ve hakların korunmasıdır. İkinci koşul ise o ülkede gelir elde edebileceği sağlıklı bir ekonomik yapının olmasıdır. Bunları es geçen uygulamalar hiçbir yaraya merhem olmayacaktır."