"Bu kadar büyük miktarlarda ürün kaybının izahı yok"

"Bu kadar büyük miktarlarda ürün kaybının izahı yok"

 Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tahılda üretim ve kullanım kayıplarının büyük boyutlarda olduğunu belirterek, "Bu üretim döneminde, yaklaşık 1,7 milyon tonu üretimde, 1 milyon tonu kullanımda olmak üzere 2,7 milyon ton tahılı kaybedeceğiz. Kaybın toplam tutarı 1,4 milyar lirası üretimde, 800 milyon lirası kullanımda olmak üzere 2,2 milyar liraya yaklaşıyor." ifadelerini kullandı. 

Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, birinci tahmin verilerine göre bu yıl 20,5 milyon ton buğday, 6 milyon 750 bin ton arpa, 6,4 milyon ton mısır, 552 bin ton pirinç elde edilecek 920 bin ton çeltik, 300 bin ton çavdar, 225 bin yulaf, 123 bin 243 ton da tritikale, darı, kaplıca, mahlut, kuş yemi ve sorgum olmak üzere diğer türlerde tahıl üretimi yapılmasının beklendiğini kaydetti.

Son yıllarda azalış göstermesine karşın hasadı devam eden hububatta üretim ve kullanım kayıplarının halen yüksek olduğunun altını çizen Bayraktar, "Bu üretim döneminde, yaklaşık 1,7 milyon tonu üretimde, 1 milyon tonu kullanımda olmak üzere 2,7 milyon ton tahılı kaybedeceğiz. Kaybın toplam tutarı 1,4 milyar lirası üretimde, 800 milyon lirası kullanımda olmak üzere 2,2 milyar liraya yaklaşıyor." değerlendirmesinde bulundu. 

- "700 milyon liralık bir kayıp önlenebilir"

Üretim ve kullanım toplamı olarak bakıldığında tahıllar arasında en fazla kaybın arpa ve buğdayda yaşandığına dikkati çeken Bayraktar, bu yıl kaybedilecek buğdayın 1,7 milyon tonu aşacağını belirtti. Bayraktar, yaklaşık 560 bin tonu arpa, 380 bin tonu mısır olmak üzere buğday dışındaki tahıllarda 1 milyon ton kayıp olacağını bildirdi.

Hasatta dane kaybının yüzde 3'ü geçmemesi gerektiğine işaret eden Bayraktar, "Oysa buğdayda yüzde 5,5, arpada yüzde 6 üretim kaybı var. Demek ki üretim kaybı en az yarıya indirilebilir. Bu durumda en düşük fiyatlarla hesaplandığında bile 700 milyon liralık bir kaybın önüne geçilmiş olur." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bu kadar büyük miktarlarda ürün kaybının izahı yok"

Dünyada gıda güvenliğini sağlamanın giderek zorlaştığını vurgulayan Bayraktar, tarım alanlarının sınırına gelindiğini ve verimliliği artırmadan üretim artışının mümkün olamayacağını kaydetti.

Bayraktar, "795 milyon insan dünyada açlık çekerken, bu kadar büyük miktarlarda ürün kaybının izahı yoktur" ifadesine yer verdiği açıklamasında, kaybedilen tahılın yarısı kurtarılsa bile milyonlarca insan için gıda güvenliğinin sağlanacağını vurguladı.

- Kayıpların önlenmesine ilişkin öneriler

Kayıpların azaltılmasına ilişkin önerilerini de paylaşan Bayraktar, bu anlamda hasat ve depolama safhasında yaşanan kayıpların en aza indirilmesinin gerekli olduğunu belirtti.

Bayraktar, Türkiye'de hasat işlemlerinin çoğunun biçerdöverlerle yapıldığının altını çizerek, tohum ekim aşamasında arazi iyi tesviye edilip diğer teknik tedbirler de alınarak, ürünün biçerdöverlerle hasadı sırasında meydana gelen dane ve sap kayıpları ile dane hasarlarının en aza indirilmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin 34 milyon tonun üzerindeki tahıl üretiminin 2,7 milyon tonunu kaybetme lüksü bulunmadığına dikkati çeken Bayraktar, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Dane kayıplarını en aza indirmek, üretim safhasındaki israfı önlemek için biçerdöverlerin ayar ve bakımları çok iyi yapılmalı, sadece operatör belgeleri olan sürücülere hasat yaptırılmalı, ürün sahibi hasat sırasında tarlasında bulunarak dane kayıplarını kontrol etmeli, sürücüyü uyarmalı, uyarıya uymayan operatörü en yakın Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl veya İlçe Müdürlüğüne bildirmelidir."

Bütün bunların yanı sıra hasat olgunluğuna gelmemiş ürünlerin kesinlikle hasat edilmemesi gerektiğini belirten Bayraktar, hasat sırasında nem unsurunun dikkate alınması ile çiğ kalkmadan hasada başlanmaması ve çiğ düşmeden hasada son verilmesinin önemini vurguladı.

Ambar hastalık ve zararlılarıyla mücadelenin gerekliliğine de değinen Bayraktar, özellikle depolamadan kaynaklanan kayıpların en aza indirilmesi için lisanslı depoculuğun ve Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından uygulamaya konulan emanet usulü alımların ülke genelinde yaygınlaştırılması gerektiğini bildirdi.

Lisanslı depoculuğun yaygınlaşmasının hububatta depolama kayıplarını en aza indireceğini kaydeden Bayraktar, söz konusu önlemlerin yanı sıra sertifikalı tohum kullanarak, gübre başta olmak üzere kültürel işlemleri eksiksiz yaparak, sulama yatırımlarını tamamlayarak çok uzun olmayan bir gelecekte verimliliğin yüzde 40-50 artırılabileceğini ve üretimin 50 milyon ton dolaylarına çıkarılabileceğini bildirdi.