Hamdi Bağcı

Hamdi Bağcı

Bu Toprağın Çocuğu Recep Konuk, İmkânsızlıkları Başarırken…

Bu Toprağın Çocuğu Recep Konuk, İmkânsızlıkları Başarırken…

Konu Konya Şeker ya da Recep Konuk olunca inanınız normal bir şekilde yazı yazamıyorum. Düşünün bir destan nasıl basit ifadelerle yazılır? Bir destana şahitlik ederken nasıl sıradan bir köşe yazısı yazabilirim?

Aslında konuyu geçen hafta yazacaktım, hatta kendimde Kangal Termik Santrali’nin Ankara’daki imza törenin katılmak istiyordum.

Tarihi bir güne tanıklık edecektik. Konyalı bir yiğit iş adamının, Türkmen Beyimizin Konya tarihinde alınmış en büyük ihaleye imza attığı güne şahit olacaktık.

Olmadı, o gün Ankara’ya gidemedim…

Ama gecikmeli de olsa bu tarihi günü yazmalıydım ve işte şimdi bunu yapmaya çalışıyorum.

Dediğim gibi Türkmen Beyimiz Saygıdeğer Recep Konuk’u yazmak çok kolay değil. Zira bir destanı yazıyorsunuz, Konya’nın, Anadolu’nun makûs talihinin bitmesi için yaşanmış bir ömrü yazıyorsunuz, ne deseniz nasıl deseniz az ve eksik oluyor.

Geçen hafta Türkmen Beyimiz ve ekibinin üç gündem maddesi vardır, bunlar, 1- Kangal Termik Santrali Satış ve İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi imza töreni, 2- Konya Şeker Tarım Üniversitesi’nin stratejilerinin Sayın Bakanımız Ahmet Davutoğlu ile konuşulması, 3- Ayçiçeği taban fiyatlarının düşük tutulmaması.

Konya Şeker’in Basın Müşavirlerinden Ersal Özkan ağabeyimizle birlikteyiz, konuyu mutlaka ayçiçeğe getiriyor. Tuhafıma gidiyor, ne demek istediğini anlamaya çalışıyorum, “Konyalı çiftçiler Konya Şeker’e güvendi, ayçiçeği ekti, yağ hammadde ithalatı durmazsa, üretim artışından dolayı taban fiyat düşük olacak ve Konyalı çiftçiler zarar edecek”, diyor, bana bu konuyu anlatıyor.

Yüzüne karşı söyleyemedim, “Allah Allah Rabbim insanları insanlara göre yaratıyor, Recep Konuk’un ekibi de kendisi gibi. Oysa Konya Şeker ham yağ üretim fabrikası kurdu. Ayçiçeğin düşük rakamlardan belirlenmesi Konya Şeker için kar, ama Türkmen Beyimiz de ekibi de ayçiçeği taban fiyatının düşük olmamasını Konyalı çiftçilerin zarar etmemesini istiyorlar, işte bu millet Recep Konuk’u bunun için seviyor” diye düşünüyorum…

Geçen hafta Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu ile Türkmen Beyimiz Recep Konuk görüşürken gündem konusu ne idi? Tarım Üniversite ve Ayçiçeği taban fiyatının düşük olmaması…

Çok söze ne gerek, ihtirastan, bencillikten, fitneden, fesattan azade tüm Konyalıların Recep Konuk’u sevdiği bir muhakkak ve sevmeliyiz de…

Her biri ayrı bir yazı konusu, Kangal Termik Santrali’nin ne olduğunu anlatmak, Tarım Üniversitesinin ne olduğunu anlatmak böyle basit bir köşe yazısı ile başarılabilecek bir şey değil. Konya Şeker bugün Türkiye’yi bırakmış dünyanın en büyük 5 gıda şirketi arasına girmenin mücadelesini veriyor.

Bu yolda yürürken Anadolulu olmaktan, Konyalı olmaktan en küçük bir taviz vermiyorlar. Konya’dan kopmadan dünyalı oluyorlar. Aynen Ahmet Davutoğlu’nun Taşkent’ten kopmaması gibi Türkmen Beyimiz Recep Konuk’ta ne Çumra’dan, Türkmencamili’den hiç kopmadan dünyalı oluyor…

Kangal Termik Santrali ile Konya Şeker’in küresel bir kurum haline gelmede en büyük adımı attığına inanıyorum. Aslında zaten enerji sektörüne Konya Şeker Biyoetanol Üretim Tesisleri ile girmişti. Şimdi farklı bir alanda yine enerji sektöründe önemli bir aktör olmak için önemli adımlardan birisini daha atmış oldular.

Burada Türkmen Beyimiz Recep Konuk’un sosyal ekibi gibi teknik ekibinin de çok başarılı, dengeli, finansal hareketleri çok iyi takip eden mühendislerden, finans uzmanlarından, ekonomistlerden oluştuğunu anlıyoruz. Türkmen Beyimiz Konya’dan kopmuyor ama dünya ile rekabet edecek uzman kadrolarla bu yolu yürüyor.

Tabiî ki üniversitenin nereye kurulacağı konusunu, hangi bölümlerden oluşacağı konusunu da bizler merakla bekliyoruz. Zannediyorum bu üniversite ile Türkmen Beyimiz başarıyı da kurumsallaştırmak istiyor. Konya Şekerin Üniversitesinden yetişen kadrolar bugün Konya Şekeri dünya oyuncusu haline getiren büyüklerinin yolunda yürüyecekler, her açıdan büyük ve değerli bir kazanım olacak…

Bizde Dede Korkut Atamızın duasıyla Türkmen Beyimize yol açıklığı diliyoruz:

Karlı kara dağların yıkılmasın. Gölgeli büyük ağacın kesilmesin. Taşkın akan güzel suyun kurumasın. Allah seni namerde muhtaç etmesin. Vuruşunca kara çelik öz kılıcın çentilmesin. Dürtüşürken alaca mızrağın ufanmasın. Ak sakallı babanın yeri cennet olsun. Ak bürçekli ananın yeri cennet olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hamdi Bağcı Arşivi
SON YAZILAR