CHP PM toplantısı

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: (2)- "Şimdi Erdoğan kalkmış, 'Sokaklara çıkarsanız şunu yaparım, bunu yaparım...' Bir sürü konuşmalar, vesaire. Sevgili Erdoğan ben zaten sokaklardayım. Ben senin gibi değilim ki. Ben vatandaştan birisiyim"- "Traktör satış
CHP PM toplantısı

ANKARA (AA) - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Şimdi Erdoğan kalkmış, 'Sokaklara çıkarsanız şunu yaparım, bunu yaparım...'. Bir sürü konuşmalar, vesaire. Sevgili Erdoğan ben zaten sokaklardayım. Ben senin gibi değilim ki. Ben vatandaştan birisiyim." dedi.

Kılıçdaroğlu, parti genel merkezindeki Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesinde açıklamalarda bulundu.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, kendisinin parlamentoda yaptığı konuşma üzerine, "Biz çiftçiye traktör yetiştiremiyoruz. O kadar çok talep var ki sen hayal aleminde geziyorsun ey Kılıçdaroğlu" dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Allah aşkına nerede yaşıyor bu ben merak ediyorum? Birileri bunun önüne istatistik de mi koymuyor?" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Çiftçinin halini kimse bunun önüne koymuyor mu? Çiftçi açıklama yapıyor televizyonda, 'yarı fiyatına alıcı bulsam traktörü satacağım, borç batağından kurtulmak için' diyor. Ben söylemiyorum çiftçi söylüyor. Traktör satışları bir yıl önceye göre yüzde 62 düşmüş. Traktör üretiminde de yüzde 32 düşüş var. Bu kibir abidesi çıkmış, çiftçinin gözünün içine bakarak, adeta onunla dalga geçerek, 'biz çiftçiye traktör yetiştiremiyoruz' diyor. Pes yani, vallahi pes. Bunlar nasıl devlet yöneticisi? Yalan üzerine, liyakatsizlik üzerine devlet yönetilir mi? Bir anne 'Erdoğan damadını düşünüyorsa, ben de çocuklarımı düşünmek zorundayım' diyor. Bir annenin söylemidir bu. O çocuklar büyüyecek, okula gidecek ama çocukların geleceği heba ediliyor. Bir kibir ittifakı ile karşı karşıyayız. Karşısında ise hakkı ve ekmeği savunan bizler varız, yani vatandaşlar var. Herkesin ekmeğini ve hakkını savunuyoruz. Öbür tarafta kibirli bir tablo var, herkesi küçümseyen, halkı küçümseyen, baskı kuran, baskı ile onları susturmaya çalışan bir yapı var. Biz, haktan ve ekmekten yanayız. Biz, huzurdan yanayız, kavgadan yana değiliz. Kendi ülkemizde huzur içinde yaşamak istiyoruz. Her kimliğe, her yaşam tarzına saygılıyız."

Karşılarında kavgadan medet uman bir anlayış olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, kendilerinin hakkı savunurken, vatandaşın anayasal haklarını savunduklarını bildirdi.

- "Anayasal hakları savunuyoruz"

Yaşama hakkı, mülkiyet hakkı, ailenin ve çocukların korunması gibi anayasal haklara değinen Kılıçdaroğlu, bunları savunduklarını vurguladı.

Ayrıca, eğitim hakkı, kıyılardan yararlanma hakkı, herkesin çalışma hakkı, çalışma şartları ve dinlenme hakkı, sendika kurma hakkı gibi diğer anayasal haklara da işaret eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Herkesin sendika kurma hakkı var. Buyurun gidin Kocaeli'ne Flormar işçileri sendikalaştılar diye kapının önüne kondu. O işçilere kim sahip çıkıyor? Biz çıkıyoruz. Ne için? Anayasal hakları ellerinden alındı diye. Anayasal hakları ellerinden alındı diye Adalet Bakanı bir şey diyor mu? Hayır. Kibir abidesi bir şey diyor mu? Damat bir şey diyor mu? Hayır. Onların hakkını biz savunuyoruz." diye konuştu.

Toplu sözleşme hakkı, grev hakkı, dernek kurma hakkı gibi bazı anayasal hakları da anımsatan Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bütün bunlar anayasal hak. Bu anayasal haklara kim karşı çıkıyorsa, biz de karşısındayız. Şimdi Erdoğan kalkmış, 'sokaklara çıkarsanız şunu yaparım, bunu yaparım...'. Bir sürü konuşmalar, vesaire. Sevgili Erdoğan ben zaten sokaklardayım. Ben senin gibi değilim ki. Ben vatandaştan birisiyim. Sen bir kibir abidesisin, ben sıradan vatandaşlardan birisiyim. Ben mütevazi bir evde oturuyorum, mütevazi bir ailemiz var. Ama sen sarayda oturursun, sen vatandaştan uzaksın. Vatandaş nerede, sen nerede? Ben sokağa çıkarım vatandaşla tokalaşırım, kahvede otururum, kağıt da oynarım, tavla da oynarım ama sen 3 bin kişi olmadan sokağa çıkamazsın, aramızdaki fark bu sevgili Erdoğan. 'Sokağa çıkarsan seni yaşatmam' diyor beyefendi. Sen kimsin de benim yaşayıp yaşamadığıma karar vereceksin. Kimsin sen? Kibir abidesi, kendini ne sanıyorsun sen? Çok güveniyorsan benim adımı miting meydanlarında seslendiriyorsun, gayet basit gelirsin bak dünya kadar televizyon kanalın var, 'Kılıçdaroğlu gel bakayım ben sana ders vereceğim' de çıkar, oturalım bir konuşalım bakalım, kim vatandaştan kim haktan hukuktan yana, kim kibirden yana. Bunları oturup tartışalım. Emin olun şöyle bakınca üzülüyorum, Türkiye'ye üzülüyorum. Halkından kopuk, kilosu 4 bin liralık çay içen, efuliler bilmem neler bunlarla beslenen bir adam, kalkacak bana 'sokağa çıkma' diyecek. Ben onları içsem zaten sokağa çıkamam. Çünkü millet diyecek 'Beyim sen 4 bin liralık çay içiyorsun. Ben aç geziyorum sen efululi, meyveli bilmem nelerle, badem yağıyla besleniyorsun.' der. Ben sokağa çıkamam vatandaşın yüzüne de bakamam."

- "Ben senin yaşamını asla ve asla kabul etmem

Kendisinin normal aileler gibi kapıcının bıraktığı ekmeği alıp ailecek, çoluk çocuk kahvaltı yaptığını anlatan Kılıçdaroğlu, "Ben senin yaşamını asla ve asla kabul etmem. Kendime de halkıma da hakaret sayarım. Sarayda oturmak ne demek, halktan kopmak ne demek? Toplayacaksın milleti, veryansın Kılıçdaroğlu." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu şekilde milletin ekonomiyi düşünmemesini sağladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Ekonomiyi millet düşünmesin, işsizliği, yoksulluğu, asgari ücreti millet düşünmesin. 1 milyon 800 bin kişi asgari ücretin altında ücret alıyor, bunları millet düşünmesin. Dilin şişecek kardeşim, dilin şişecek. Sana cevap vermeyeceğim. Sen ne dersen de. Ben bildiğim yoldan gideceğim. Haktan, hukuktan yana, adaletten yana, ekmekten yana olacağım. Herkesin işi, aşı olsun. Bundan yana olacağım. Sen milleti sömürüyorsun, 81 milyonun ödediği vergiyi Londra'daki bir avuç tefeciye veriyorsun. Ben tefecilere, yüksek faize karşıyım, sen tefecilerin önünde diz çöktün kardeşim. Tefecilerin önünde diz çöken adam zaten sokağa çıkamaz. Bu kadar yüksek faizleri veren adam zaten sokağa çıkmaz. 3 bin kişiyle, bir koruma ordusuyla ancak çıkabiliyorsun. Bir de koruma ordusu yetmiyor tepede de helikopterler lazım. Olur ya yukardan da birisi ateş eder. Korkunun egemen olduğu bir ruh hali devlet yönetimine talip olamaz. Devleti yönetemez. Geldiğimiz nokta budur."

- 75 civarı aday

CHP PM, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının ardından basına kapalı toplantısına geçti.

Toplantıda aralarında bazı büyükşehirlerin de olduğu 75 civarında il, ilçe ve belde adayının belirlenmesi bekleniyor.

CHP'de şimdiye kadar 464 belediye başkan adayı netleşti. Açıklanan adaylardan 8'i büyükşehir, 20'si de il belediye başkan adayıydı.

(Bitti)


Kaynak: