Spor yazarlığına elde olmayan sebeplerle uzunca bir süre ara vermiştim. Ne var ki Torku Konyaspor'un şu anki hali beni yeniden bir şeyler karalamaya itti.

Bursaspor maçında yaşanan hazin son kolay hazmedilebilir cinsten değildi. 2-0 geriye düşen bir takımın skoru 2-2'ye getirmesi haliyle taraftara 3. gol beklentisi kazandırdı. Defalarca yazmamıza rağmen Mesut Bakkal ile devam etmeyip Aykut Kocaman'ı getiren yönetim yeniden Kocaman bir hataya maruz kaldı ve yapılan değişiklik hatalarıyla yeşil beyazlılar son dakikalarda berberliği de kaçırarak mağlup oldu.

Aykut Kocaman demişken bir parantez açmak istiyorum. Deneyimli teknik adamın kalitesi tartışmasız derecede üst seviyededir. Fenerbahçe'nin başındayken de aldığı başarılı sonuçlar onun kalitesini bir kez daha kanıtlamıştır. Ancak Torku Konyaspor'un Mesut Bakkal ile yollarını ayırıp Aykut Kocaman'ı başa getirmesi takımda oturan her şeyin yerinden oynamasına neden oldu.

Neden Mesut Bakkal'ın gönderilmesini istemediniz? diye sorularla karşılaştım. Bakkal’ın, Torku Konyaspor'a geldiği günden ayrıldığı güne kadar takıma katkısı açık bir şekilde ortaya çıktı. Ancak her hocanın yaşadığı başarısız süreç bizim takımımıza biraz ağır geldi ve çareyi Bakkal'ı göndermekte bulduk. Bizim ligimizde sabır kavramı oturmadığı için gelişemiyoruz. Ne kadar İngiliz futbolunu örnek alsak da bir teknik direktörle bırakın birkaç sezonu bir sezonu dahi çıkaramıyoruz.

Neyse gelelim asıl konumuza. Takımı tanımayan Aykut Kocaman'ın alelacele Torku Konyaspor'un başına getirilmesi kaçınılmaz hataların da habercisi oldu.

Yeni gelen bir hoca için en fazla ilk üç maç deneme sürecidir. Dördüncü maçtan itibaren o hocadan beklentiler şekillenmeye başlar. Kocaman'ın ilk maçları başarılı sonuçlarla da bitse Galatasaray karşılaşmasından sonra ip koptu. 5'şer 5'şer yenilen goller, üst üste mağlubiyetler artık sabır taşının çatlamasına neden oldu.

Tek suçlu Aykut Kocaman mı? Tabi ki hayır. Şimdi sorsak hocaya durum neden böyle diye, vereceği cevap eminim “Elimdeki malzemeden ancak bu çıkıyor” olur.

Şimdi malzememize bir göz atalım. Kova kaleci Vid Belec, yaptığı hatalarla taraftarı hop oturup hop kaldırıyor. Yaptığı bariz hatalar, affedilmesi güç sonuçlara sebebiyet verebiliyor. İstatistiklere baktığımızda ilk yarının en çok kurtarış yapan kalecileri arasında gösterilen Belec'in başarılı olduğu anlaşılır. Ancak ne yazık ki bu Belec'in başarısı değil defansın berbatlığıdır.

Sol bekimiz Mehmet Uslu'nun kısa sürede yakaladığı çıkış onu öyle bir havaya sokmuş olacak ki efendimiz eski günlerini mumla aratır oldu. Selim gününde olduğu zaman çok kaliteli oyun sergileyebiliyor. Kokalovic'ten bahsetmeye başlarsam bu yazı bitmez. Nasıl olduğunu hemen hemen her futbolsever biliyor. Gelelim sağ beke. Bir takım sezon boyunca sağ bekte hiç mi dikiş tutturamaz?

Ali Turan'ı oynatayım...yok yok Tolga'nın ortaları daha iyi..Hayır canım Fuchs'un varlığı yeter...E bir karar verelim artık kimin sağ bek? Niye dikiş tutturamıyoruz. Niçin o bölgeyi emin ellere veremiyoruz?

Her oyuncuyu tek tek ele almak isterdim ancak sıkmak istemiyorum. Bu yüzden hemen en acil bölge olan Forvete değineceğim.

Şimdi size eski oyuncumuz N'Douassel'den bahsetsem gülersiniz. Ancak inanın ki Bugün takımda Rangelov'un yerine o olsaydı kesinlikle daha fazla katkı sağlardı. Hem uzun boyuyla hem güçlü fiziğiyle kendini kanıtlardı. Sahada boş boş gezinen, Rangelov'un Konya'yı çok sevdiğini gitmek istemediğini öğrendik. Eğer aşkı şehre ise alalım 3+1 daire kalsın burada temiz de bir iş bulsun. Yok illa Konyaspor'da kalacağım diyorsa da takım otobüsünü süren şoför olabilir. Ancak şunu anlamalı ki bu takımda artık ona yer yok! Git ve sende kurtul biz de kurtulalım...

Rangelov'u göndermekle de bitmiyor bu iş. Marica'nın ne durumda olduğunu izleyip göreceğiz. Ancak yanına yırtıcı, güçlü bir forvetin gerektiği de bariz bir şekilde ortada. Yönetimin sürekli söylediği bu Afrikalı'yı inanın çok merak ediyoruz. Bakalım nasıl bir şey çıkacak? Umarım taraftarı ve bizleri tatmin edici bir oyuncu olur.

Şimdi merakla transfer bekliyoruz. Yazımı yeterince uzattığımın kanaatindeyim. Bu yüzden yöneticiler hakkında beyanda bulunmayacağım. Ancak bu hafta da transfer olmazsa zaten bizim yazmamıza gerek kalmadan istifa sesleri daha yüksek sesle çıkmaya başlayacaktır.

Kalın sağlıcakla...

facebook.com/huseyinkyncl

twitter.com/huseyinkyncl

instagram.com/huseyinkyncl