Dikkat! Migren engelli bırakabilir!
22 Temmuz Dünya Beyin Günü nedeniyle en yaygın beyin hastalığı olan Migrene farkındalık yaratmak amacıyla halka açık eğitim toplantısı düzenlendi. Toplantı da konuşmacı Prof. Dr. Ruhiye Reisli migren hastalığı, migren teşhisi, migren tedavisi konularında bilgiler verdi. Reisli, “Migren dünyada engelliliğe sebep olan ilk 6 hastalığın arasına girmiş durumda” dedi
Mevlana Kültür Merkezi Sultan Veled Salonu’nda düzenlen 22 Temmuz Beyin Günü isimli toplantı Prof. Dr. Sema Tuncer Uzun’un moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Türkiye’nin her 5 kadından birinin migren hastası olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ruhiye Reisli, “Dünyadaki yaşam kalitesini de bozuyor ve mağduriyete sebep olan ilk 10 hastalık arasında. Hatta artık migrenin engelliliğe sebep olduğu söyleniyor. Migren dünyada engelliliğe sebep olan ilk 6 hastalığın arasına girmiş durumda.” dedi.
BEŞİKTEN MEZARA KADAR MİGREN
Migren hastalığının her yaşta görülebileceğine dikkat çeken Dr. Ruhiye Reisli, “Ülkemizde çocuk ve erkeklerin 10’da birinde, gençlerin iste 5’te birinde ise migrene bağlı baş ağrısı sorunu var. Yani beşikten mezara kadar her dönemde migrenle karşı karşıya geliyoruz. Migrene uygun genetik yatkınlığı olan kişilerde bazı tetikleyiciler migren ataklarını ortaya çıkarıyor. Ve beynin kimyasallar salgılamasına yol açıyorlar. Hormonlarımız bunu etkiliyor. Mesela ergenlikten önce kadın ve erkekler arasında bir fark yokken ergenlikten sonra birden kadınlarda daha fazla görünmeye başlıyor. Çünkü oynayan heterojen seviyeleri bunda ektili oluyor. Doğurgan çağındaki kadınlarda migren çok fazla görülebiliyor.” şeklinde konuştu.
“STRES MİGRENSİZ MİGREN STRESSİZ OLMUYOR”
Migreni tetikleyen unsurlar hakkında bilgi veren Dr. Reisli, “Uzun süre aç kalmak, kan şekerinin düşmesi, migreni tetikleyen unsurlardan bir tanesi strestir. Stres migrensiz, migren stressiz olmuyor. Stres bir kısır döngü. Migrenimiz arttıkça stresimiz artıyor. Ben bu hastalıktan nasıl kurtulacağım diye ikisini birden ayırt edebilmek hemen hemen mümkün değil. Migren, beyinde yaşanan bir dizi kimyasal değişimle özel bir baş ağrısı türüdür. Ağrı genellikle başın bir tarafında oluyor bu zaman zaman taraf değiştirebiliyor hatta bazen iki taraflı olabiliyor. Ense ve şafaklarda gözlerin arkasından başlayıp enseye kadar iner ve çoğunlukla tek taraflı oluyor. Uzun sürüyor en az dört saat. Eğer tedavi edilmezse bir fiil 72 saate kadar süren baş ağrılarına sebep oluyor.” diye konuştu.
“MİGREN SADECE BİR BAŞ AĞRISI DEĞİLDİR”
Migrende, mide bulantısı yaşandığını, ışık, ses, koku ve dokunmaya hassasiyetin arttığını aktaran Reisli, “Migren sadece bir baş ağrısı değildir. Yaşam kalitesini düşüren, günlük aktivitelerimizi kısıtlayan bir varlık. Migren baş ağrısı başlamadan önce bir evre var ve bu evrede hastalar çoğu zaman önceden açıklayamadıkları bir huzursuzluğun içerisine giriyorlar. Konuşurken konuşma bozuklukları olabiliyor. Devamlı esneyebiliyorlar, gereksiz esneme migrenin bir vurgusu olabiliyor. İştah her zamandan farklı oluyor bazen aşırı yiyorlar bazen de hiç yememeyi tercih ediyorlar ve bir dönem sonra ağrı başlıyor. Genellikle bir gün sonra ağrı başlıyor. Aynı zamanda migrenli kişiler ağrı öncesinde, ağrı sırasında ve ağrı sonrasında kırılgandır. Zihinleri her zamanki parlaklığını kaybetmiştir.” ifadelerini kullandı.
“DEĞİŞİK MASKELERLE KARŞIMIZA ÇIKIYOR”
Migrenin karşımıza ne gibi sorunlara çıktığını anlatan Reisli şunları aktardı: “Migren değişik maskelerle karşımıza çıkıyor. Mesela anne karnından itibaren bebekler ağrı duymaya başlıyorlar ve 2-6 aylık çocuklar mide spazmları geçiriyorlar. Ve onların ailelerine baktığımızda çoğu migrenli aileler. Migren karşımıza değişik maddelerle çıkıyor. Yüzde 10-15 hastada, bizlerin haberci çığlık olarak alabileceğimiz, bir vurgun olabiliyor. Yani yüzde 10-15 hastada görülüyor migren. Ağrının ilk saatinde başlıyor. Ve 5-6 dakika sürüyor. Hastaların görme sorunları, kol bacak hareketsizliği, fizik karıncalanma, kekeme, kelime bulmakta güçlük, baş dönmesi, denge sorunları yaşıyor. Geri kalan yüzde 80-85 hastada haberci çığlıkla karşılaşmıyoruz.”
“GECE TELEFONLA OYNAMAK MİGRENİ TETİKLİYOR”
Uyku düzeni bozukluğunun en önemli sorunlardan birisi olduğu noktasında uyarıda bulunan Reisli, “Migrenli hastalara bakıldığı zaman onların uyku düzenlerinin çok değişik olduğu görülmüştür. Hele şu günlerde çocuklarımızın çoğu neredeyse gecelerini telefonlarla geçiriyorlar ve uyku düzenleri bozuluyor. Sabah kalktıklarında baş ağrıları oluyor. Telefonlarla özellikle gece oynanmasının migreni çok tetiklediği söyleniyor.” ifadelerine yer verdi. Reisli, toplamda 296 tane baş ağrısı türü olduğunu ve doğru teşhis koymanın çok fazla önem arz ettiğini sözlerine ekledi.
SÜMEYRA KENESARI/ YENİ HABER GAZETESİ
