Doktor kıyafetiyle kokoreç satıyor

Afyonkarahisar'da yaşayan Tuncay Özdemir, sahibi olduğu kokoreçdükkanında kullandığı doktor kıyafeti ve ekipmanıyla vatandaşların ilgisini çekiyor.

Kentin işlek caddelerinden birinde yer alan kokoreççi ilk bakışta sıradan restoranlardan biri gibi görünüyor. Kapısındaki "Kokoreç Doktoru" tabelasıyla merak uyandıran mekana giren müşterileri, temiz ve ütülü yeşil kıyafeti, bonesi, boynunda steteskopu ve beyaz terliğiyle bir doktoru andıran 43 yaşındaki Tuncay Özdemir karşılıyor.

Tuncay usta, gerçekte bir doktor olmasa da çevresindekiler tarafından "kokoreçin doktoru" olarak tanınıyor. Aynı isimle iş yerine marka tescili alan Özdemir, lezzetin yanı sıra hijyene verdiği önemle, sadece Afyonkarahisar'a değil çevre illerden gelenlere de en güzel hizmeti vermeye çalışıyor.

İnternet aracılığıyla yurt dışına da kokoreç gönderen Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, daha önce mermercilik yaptığını, 10 yıl önce seyyar olarak kokoreç satmaya başladığını söyledi.

Çevresindekilerin, "Herkes seyyardan kokoreç yemez, sen farklı bir şeyler yap. Eldiven tak, başına bir bandana bağla, üzerine önlük, ayağına beyaz terlik giy, daha temiz olur" tavsiyesine uyduğunu anlatan Özdemir, şöyle devam etti:

"Çevremdekilerin isteklerini dikkate alarak bu şekilde giyinmeye başladım. Sonra bir müşterim beni görünce şaşırdı, 'böyle doktor gibi olmuşsun' dedi. Eve gidip bu sözü düşününce kafamda bir şimşek çaktı. Aklıma 'kokoreç doktoru' ismi geldi. Akılda kalıcı, dikkat çekici bir isimdi. Hemen özel bir elbise hazırlattım. 'Kokoreç Doktoru Tuncay' diye tabela yaptırdım. Tabelacı, 'kokoreççiden doktor mu olur' diye şaşırdı. Bu şekilde 'Kokoreç Doktoru' hikayesi başladı. Yaklaşık bir yıl seyyar çalıştıktan sonra kendi mekanımı açtım."

"Kokoreç Doktoru" ismini tescil ettirdi

Özdemir, "Kokoreç Doktoru" isminin tescilini de aldığını dile getirerek, "Afyonkarahisar'da ve Türkiye'de marka olmak, ilk ve tek olmak için patentini aldım." dedi.

Müşterileri arasında doktorlar ve hemşirelerin de olduğunu aktaran Özdemir, şunları kaydetti:

"Bazen gelen doktor arkadaşlar, 'ben de bile böyle stetoskop yok' diyerek gülüyorlar. Müşterilerin en çok ilgisini çekenlerden biri de bu steteskop. Bazıları, 'Gerçekten doktor mu olmak istedin, bir hevesin mi vardı?' diye soruyor. Gerçekten aslında doktor olmak istemiştim ama ortaokuldan terk etmek zorunda kaldım. Çocukken 'okuyup doktor olsaydım ne güzel olurdu' diye aklıma gelirdi ama bir şekilde okumadan 'kokoreç doktoru' oldum. Dükkana ilk kez gelenlerin yaşadığı şaşkınlık hoşuma geliyor. Çoğu insan hatıra fotoğrafı çektirmek istiyor."