‘Eğitim sistemi insan odaklı olmalı’

Son müfredat değişikliğinin olumlu fakat yeterli olmadığını ifade eden Eğitim Bir-Sen Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, yeni eğitim sisteminin insan odaklı olması gerektiğini söyledi.
‘Eğitim sistemi insan odaklı olmalı’

Eğitim Bir-Sen Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, 2018-2019 yılında 1, 5 ve 9 sınıflarda uygulanacak olan müfredat değişikliği ile ilgili açıklamalarda bulundu.  Karlıer, son müfredat değişikliğinin olumlu bir adım ama yeterli olmadığını söyledi. Türkiye’de eğitim sisteminin cumhuriyet dönemiyle yasalarla birlikte belirlendiğini ifade eden Nazif Karlıer, eğitim sisteminin tek tip insan yetiştirme mantığı üzerine kurulduğunu, bu sisteminde insanın tabiatına aykırı olduğunu belirtti.

ÖĞRENCİLERİN YETENEKLERİ DEĞERLENDİRİLMELİ

Eğitim sisteminde her şeyin puanla ölçüldüğünü belirten Karlıer, “Gelişmiş ülkelerin çoğunda anaokuluna başladığından itibaren çocuğun özlük dosyası işler.  İnsanların kimisinin el becerisi çok yüksektir, kimisi proje üretir, problem çözer. İnsanların algısı farklıdır. Kimi çok güzel resim yapar ama matematik çözemez. Biz insanların yeteneklerini değerlendirmiyoruz. Bizim verdiklerimizi ne kadar aldıklarına bakıyoruz. İnsan neyi alıyorsa onu vermek gerekiyor.  Biz herkese matematik öğretmeye, herkese felsefe yapsın diyoruz. Bu doğru bir şey değildir. Biz bu sınav sisteminden çıkmalıyız. Öğrenciler yeteneklerine göre yönlendirilmelidir. Şimdi okumanın tek nedeni para kazanmak olarak algılanıyor. Okumanın tek nedeni öğrenmek ve onu yapmak olan ahlak olsun” diye konuştu.

YENİ SİSTEM İNSAN ODAKLI OLMALI

 Yeni sistemin insan odaklı olması gerektiğinin altını çizen Karlıer, “Hem ahlaki yüksek hem de sorgulayabilen araştırabilen inançlarımızdan taviz vermeden insan yetiştirmeliyiz. Doğrular birdir.  Sınava dayalı seçme sisteminde vazgeçilip değerlendirmelerle aralarından iyilerini seçmeye gitmeliyiz. Sınavlarda okullarda öğretilen resim, beden eğitimi ve müzik derslerinden ne soruluyor. Sorulmuyorsa bu dersler neden okutuluyor.  Aynı zamanda öğretmenlerin yetiştirilmesi de önemlidir.  Puanım öyle denk geldi onu okuyayım mantığı var. Doktorluk tutmadı hukuk tuttu avukat olayım doğru değil.  Son müfredat değişikliği de olumlu bir adım ama yeterli değil” şeklinde konuştu.

DİNİN TEMEL KAİDELERİ ÖĞRETİLMELİ

Türkiye’de eğitim sisteminin tek tip insan yetiştirme mantığı üzerine kurulduğunu belirten Karlıer, “Bu sistem her zaman sıkıntılıdır. İnsan tabiatına da aykırıdır. İnsanlar inançlar tarafından da farklıdır. Öyleyse inançlarını yaşayabilecekleri ona uygun dini eğitimleri de almalıdırlar. Müslüman bir memlekette insanların dinini öğrenmesi kadar doğal bir şey de yoktur. Bu da Din Kültürü şeklinde değil de Temel Dini Bilgiler şeklinde değiştirilmelidir. Dinlerle ilgili yine bilgiler verilsin. Din Kültürü denilince İslam anlatılıyor anlaşılmasın. Din Kültürünün içerisinde İslam, Hristiyanlık, Musevilik, Budizm buna benzer tüm dinler anlatılıyor. Bu doğru bir mantık değildir. Bunu bir ders olarak anlatabilirsiniz. Ama Müslüman bir ülkeden öğrencilere dinlerinin temel kaidelerini öğretmeniz gerekiyor. Siz ne kadar engelleseniz de insanlar bundan vazgeçmiyor” dedi.

DOĞRUYU ANLATMAZSANIZ, DOĞRU DİYE ÖĞRETİLENLERE İNANIRLAR

“Dini eğitimi ve bilgiyi vermezseniz insanlar bunu edinmek için yollar arayacaktır” diyen Karlıer, “Bu yollar vakıflar dernekler, cemaatler eliyle öğretilir. Bunların doğru öğrettiklerine, doğru bir din anlattıklarına nasıl inanılacak. Kendilerine has emirlerine amade bir insan tipi yetiştiriliyorsa bunu nasıl önleyeceğiz. Önleyemediğinizde de ortaya FETÖ, PKK çıkar. İslam dini böyle bir din değildir. Düşünce bile yok. İnanılan bir kişi söylemişse doğru kabul ediliyor. Bu ömür boyu ne denilirse yapar hale geliyor.  Herkes dinin doğru bir şekilde öğrenmelidir. Bunun içinde adımlar atıldı. Siz doğruyu öğretmeseniz başka birileri de kendi doğrularını öğretirler. Sonra karşınıza terörist olarak çıkar. Burada eğitimin büyük bir önemi vardır. Doğru bilgiyi vermek eğitimin işidir yapma ise ahlakın işidir. Siz ne kadar bilgi verseniz de ahlak eksik kalırsa bu iş olmaz. İnsanlar para için değil hizmet için çalışmalıdır. Öne parayı koyar bilgiyi buraya analiz ederseniz sadece para düşünen bilgiyi satan insanlar oluşur. Eğitimde önce ahlak verilmelidir. Bunu 15 Temmuz’da gördük. Darbe yapmak isteyenler bilgili insanlardı” ifadelerini kullandı.

İSMAİL POÇAN / YENİ HABER GAZETESİ