En Çağdaş Hapishane; İnternet Bağımlılığı

5. Karatay Konferansları devam ediyor. Karatay Belediyesi kültürel faaliyetler kapsamında KTO Karatay Üniversitesi, Karatay İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte ‘İnternet, Oyun ve Teknoloji Bağımlılığı’ konulu konferans düzenledi. KTO Karatay Üniversitesi konferans salonunda gerçekleşen konferansta  KTO Karatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Seher Akdeniz katılımcılara küreselleşen dünyanın gizli tehlikesi teknoloji hakkında bilgi verdi.

BAĞIMLILIK BİR HASTALIK

Bağımlılığın bir hastalık olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Seher Akdeniz, “İnterneti kullanmakta problem yok ama bağımlısı olmamızda problem var. İnternet olmadığında yoksunluk belirtileri yaşıyorsak işte bağımlılık o zaman başlıyor. Bilgiye çabuk ulaşmanızı sağlıyor. Gerçek dünyayı biraz unutuyoruz. Orada kaybolup stresimizi atıyoruz. Bazen gerçek dünyada kendimizi çok iyi ifade edemiyoruz ama sosyal medyada internet kullanırken daha iyi ifade edebiliyoruz. Kendimizi daha değerli hissedebiliyoruz. Bu artık bağımlılığa döndüğünde bizi tamamen hapsettiğinde onsuz bir şey yapamaz hale geldiğimizde artık bağımlı oluyoruz. İnternet bağımlılığı çok fazla yayılıyor” diye konuştu.

BAĞIMLILIK SÜREKLİ İLERLİYOR

Dünya çapında internet kullanımı hakkında bilgi veren Akdeniz, “Dünya çapında internet kullanımımız 1993 yılında 900 bin, 2000 yılında 304 milyon, 2002 yılında 544,2 milyon, 2004 yılında 934 milyon, 2005 yılında 1,07 milyar, 2007 yılında 1,35 milyar ve 2017 yılı itibariyle de 4 milyar.  Bağımlılık kişinin bağımlı olduğu nesne veya davranış üstünde kontrolünü yitirmesi ve onsuz bir yaşam sürememeye başlamasıdır. Bağımlılık akut bir hastalık değil kroniktir. Bağımlılık hep ilerler. Belli bir yerde başlıyor ve hep daha fazlasını istiyoruz. Diyelim ki kullanmayı bıraktık. 5 yıl sonra tekrar başladığımız yerden değil bıraktığımız yerden başlıyoruz. Sigara, madde bağımlılığı olanlar internet bağımlılığına daha çok giriyorlar. Çünkü bağımlılık beyinde aynı mekanizma olduğu için sistem aynı işliyor.  Bu bağımlıklar hayatımızın büyük bir çoğunluğunu etkileyebiliyor. Oyun bağımlılığını yaş ortalaması ise 33. Bazı yaşlılarda da oyun bağımlılığı görülebiliyor. Fizyolojik ihtiyaçların yanında yenidünyada ihtiyaçlar listesine kablosuz internet, priz, şarj aleti de eklendi. İletişimde kullandığımız sistem değişti. Sosyal medyada birçok arkadaşımız var. Bazen sosyal medya dünyasından başka bir dünya yok zannediyoruz. Yalanlar söylüyoruz” şeklinde konuştu.

İNTERNET ORTAMI BİZE DEĞERLİLİK HİSSİ KATIYOR

İnternet ortamının kazanımlarının da olduğunun altını çizen Akdeniz, “İnternet bilgiye çabuk ulaşmamamızı sağlıyor. Stresli ortamlardan kaçmamızı sağlıyor. Hayat görünüşte kontrolden çıktığında, çevrimiçi hale gelerek bazı insanlara geçici bir güç hissi verir. Sadece olumlu yanları gösterme,  sosyal fobi için daha rahat kendini ifade etme imkanı sağlar. Paylaşılamayan şeyleri paylaşmaya başlarız. İnternet ortamı bize değerlilik hissi ve kendimizi ifade etme imkanı sağlıyor” dedi.

ERKEKLER KIZLARA GÖRE 2-3 KAT DAHA FAZLA KULLANIYOR

İnternet kullanım oranlarına da değinen Seher Akdeniz, “İnternet bağımlılığının toplumda görülme olasılığı yüzde 1,8’dir. Riskin en yüksek olduğu dönem 12-18 yaşlarıdır. Erkeklerde kızlara göre 2-3 kat daha fazla. Bağımlı kullanıcılar haftada 40-80 saat arası bir oturumda ise 20 saatin üzerinde internette zaman harcanabilir.  İnternet kullanımından sonra fiziksel olarak gözlerde yanma, boyun kaslarında ağrı ve sertleşme, beden duruşunda bozukluk, elde uyuşukluk ve halsizlik görülüyor. Sosyal alanda ise internet bağımlılığı akademik başarıda düşüşe, kişisel, aile ve okul sorunlarına, zamanı idare etmede başarısızlığa, uyku, yemek bozuklukları, aktivitelerde azalmaya sebep oluyor. Ayrıca iletişim becerisi ve dili kullanma becerisi düşer” ifadelerini kullandı.

EROİN BAĞIMLILIĞI KADAR TEHLİKELİ

İnternet bağımlılığının kriterlerinin olduğunu belirten Akdeniz, “İnternet ile ilgili yoğun zihinsel meşguliyet, doyum sağlamak içininternet başından geçirilen sürenin giderek artması, internet kullanımını kontrol altına almak için başarısız çabalar, internete ulaşamadığında yorgun, depresif ve rahatsız hissetmek, internet başında planlandığından daha fazla zaman geçirmek. Bu durumlardan beş tanesi varsa siz internet bağımlısısınız demektir. Önemli bir ilişkiyi, mesleki, eğitimsel veya kariyeri ilgilendiren durumu riske atacak derecede internete zaman ayırmak. Kullanım noktasında çevresine ve ailesine yalan söylemek. Gündelik sorunlardan veya istenmeyen duygu durumdan kaçmak için internette zaman geçirmek. Bir eroin, kokain, alkol bağımlılığında beyninizde ne oluyorsa internet, teknoloji bağımlılığında da beynimizde aynı bölgeler aktif oluyor. Ulaşamadığınızda kendinizi yorgun halsiz depresif hissediyorsanız kriterleri karşılamış oluyorsunuz. Etrafımızda çok sevdiğimiz insanlar en önemli zamanlarını en önemli zamanlarını bu aletlerin karşısında geçirmesini istemeyiz” diye konuştu.

İSMAİL POÇAN / YENİ HABER GAZETESİ