Dün sabah ofise geçtiğimde gündeme bir haber düştü.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’na memleketinde şok… Başbakan’ın A Takımından bir isim istifa ederek MHP saflarına geçti.

Yukarda ki spotu okuyunca “Allah Allah dedim… olmaz ama…?!.”

Haberin detayını okumaya başladım.

“AK Parti İl Kadın Kolları Başkanlığından istifa ederek MHP’ye katılan Özgür Ergun’a parti rozeti takıldı.”

“Kimdi bu?” diye düşünürken güç bela hatırladım. İnsan hatırlayınca da gülüyor tabi ki…

Bu haberin neresini düzeltmek gerek bilmiyorum.

İşte algı operasyonu dedikleri tamda bu…

Bir defa Özgür Ergun Ak Parti Kadın Kolları Başkanı değil. Başına eski getirseniz olabilirdi.

İkincisi Başbakan’ın A Takımında hiç mi hiç değil. Başbakan’a sorsak ismini hatırlamayacağına bile kalıbımı basarım.

Peki, bu uyduruk haber ve uyduruk iltihakın arka planı ne?

Dilim döndüğünce anlatmaya çalışayım.

Yanlış hatırlamıyorsam Özgür Ergun bir önceki Ak Parti İl Başkanı tarafından Genel Merkez’e öneriliyor ve Genel Merkez kendisini Konya İl Kadın Kolları Başkanı olarak atıyor.

Ancak verimli bir atama olmayınca, Özgür Ergun’un da Ak Parti ve Ak Partili kadınlarla ünsiyet sorunu ortaya çıkınca zaten kendisi zamanla tartışılmaya başlanıyor.

Nitekim Genel Merkez bir süre sonra başarısızlığından dolayı kendisini görevden alıyor.

Peki, Özgür Ergun neden Ak Parti’de siyaset yapıyor?

Onu da araştırdım.

Yakın dostlarına siyasi ve ticari ikbalden bahsettiği söyleniyor.

Kocası Abdullah Ergun koyu bir MHP’li. Tabi Ak Parti Genel Merkezi atama yaparken bu bilgiyi muhtemelen sakladılar.

O zamanki sorumluları ben biliyorum. Ancak seçime gittiğimiz şu günlerde bu konuları yazarak yeni bir tartışma sayfası açmak istemem.

Nitekim kocasının koyu MHP’li olduğu bilgisi saklanarak atama yapıldıktan sonra kocası da MHP’li oluşunu etraftan saklıyor.

Amaç ne?

Siyasi ikbal, bu biiiiirr…

İkincisi de kocası İnşaat mühendisi… Varın puzlen geri kalanını siz tamamlayın. Bir inşaat mühendisinin kendisi koyu MHP’liyken karısını Ak Parti’de siyaset yapmaya teşvik etmesinde ki amaç ne olabilir?

Tahmin etmesi hiç zor değil…

Netice itibari ile menfi beklentilere dayalı bu birliktelik Özgür Ergun’un istifa etmesiyle değil, Genel Merkez tarafından istifasının istenmesiyle sona eriyor.

Varlığı; işgal ettiği makam bakımından samimi kadınlarımıza hakaret olan hanımefendinin partiden gönderilişine Ak Parti cenahından bugüne kadar üzülen hiç kimseye rastlamadım.

Nitekim gönderiliş öfkesiyle birlikte kendisi Ak Parti aleyhine açıklamalar yapmaya, kocası da facebook hesabı üzerinden Ak Parti ve Sayın Başbakan’a hakaretler yağdırmaya başlamışlardı çoktan.

Sürecin sonunda MHP’ye katılmış.

Ak Partili kadınların “MHP’ye rica etsek acaba onu içlerine alırlar mı ki” diye düşündüğü sırada gerçekleşen bu olay camiayı ciddi sevince boğdu.

Hani bilmeyenler için yazayım dedim.

Ortada bir iltihak yok.

Ak Parti’den gönderilen birinin kendi ve kocasının hırsıyla MHP’de yer edinme çabası var…

Nitekim “şükür gitti kurban keselim” diyenler çoğunlukta…