Sabah işe gönderip, akşam eve elleri dolu dönen “eski zaman babaları” gibi. Sürekli bir dejavu hali yaşıyor herkes Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun gelişiyle. Çünkü her gelişi müthiş bir sinerji oluşturuyor. Bir enerji geliyor şehre.

İki denizin kavuşması gibi heyecanlı her buluşma.

Bizde evdeki yaramazlıkları şikayet etmek için akşamı sabırsızlıkla bekleyen evin anneleriyiz!

Gelişiyle son noktayı koyuyor tartışmalara Başbakan. Bu yüzden Pek şikayet edecek şey de olmuyor eskisi gibi. Bu seferde böyle olacak. Metro, Çevre Yolu, Kayacık Lojistik Merkezi başta olmak üzere bir çok konuda son noktayı koyacak, Davutoğlu.

Konya’nın su sorunu ile ilgili önemli bir projeyi de duyuracak kamuoyuna. Kuzey bölgelerinin suya kavuşması ve projenin bu yönde olması en büyük ümidimiz.  

“İslam Turizm Başkenti Konya’ya” el attı bu kez Sayın Başbakan. “İslam Turizm Başkenti” ne biz mi çok fazla değer yüklüyoruz yoksa ‘Yapılanlar yetersiz mi?’ tartışmalar arasında bu konuyu da sırtlandı. Başkent olmamızın belki de en büyük ve en kapsamlı programı da onun gölgesinde olacak. Sadece Konyalıların katılacağı bir organizasyondan öte uluslararası bir program hayalimizdi belki ama en azından başlangıç diye avutmak istiyoruz kendimizi.  

Yeni Haber olarak bizim daha önce duyurduğumuz Konya’ya Başkent olma hediyesini de duyurabilir Ahmet Davutoğlu.

…                                                     

ÜÇ BEŞ MÜHENDİS OKEY OYNAYACAK DİYE KOCA BİNA MI YAPILIR?

Ve son olarak bizim için en önemli konulardan ve sürekli sütunlarımıza taşıdığımız konu olan eski stat ve DSİ’nin geleceği.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu konuda son noktayı koyması oldukça önemli. Çünkü bir nokta konulmadıkça herkes virgüllerle konuyu geçiştiriyor. Bizim de bugün manşetimize taşıdığımız şekliyle şehre yepyeni bir çehre kazandıracak bir proje yapılabilecekken her geçen dakika yanlış işlerle Konya hak ettiği projeden uzaklaştırılıyor.  Ankara’dan gelecek üç beş mühendis okey oynayacak diye DSİ’ye 10 milyon’a koca misafirhanenin yükselmesine kimsenin çıt çıkarmaması buna çok güzel bir örnek…

Gece kondu misali bir bina ile Konya’nın en önemli hayaline ket vurmaya çalışmak büyük bir suç bizim gözümüzde. Ve kimse yırtamaz bu suçtan… Çünkü 15 milyar dolar ihracat hedefine yürüyen Konya’nın en önemli kilometre taşlarından biri olacak o bölge. Turizm geliri olmadan o rakamı tutturmanın imkansızlığını görmek için ekonomist olmaya gerek var mı? 

Gerçeğe ve güzel olan şeylere kulaklarını tıkamaya kimsenin hakkı yok. En fazla birkaç yıl sonra yıkılacak bir binayı oraya dikmek şehrin nefes alabileceği bir yer yapmaya engel olmamalı. Bu nedenle bölgenin geleceği hakkında ivedilikle karar verilmeli.

Verilemezse şayet daha çok bina, misafirhane, lojman, dükkan, otel, motel, diken olur oralara…  

Ancak    

Her şeye rağmen;

Şehir artık büyük yatırımları konuşuyor ve daha güzel bir geleceğe yürüyor ya hep birlikte işte bu her şeye değer. 

Hoş geliyorsunuz….