EVLADA ADANAN ÖMÜRLER - En büyük hayali oğlundan "anne" sözünü duyabilmek

Epilepsi ve serebral palsi hastası oğlunun her an yanında olan ve ihtiyaçlarını karşılamak büyük bir özveriyle mücadele eden Esmira Mammadova, onun birazcık da olsa kendini toparlaması, başını tutabilmesi, oturabilmesi ve suyunu isteyecek duruma gelebilme
EVLADA ADANAN ÖMÜRLER - En büyük hayali oğlundan "anne" sözünü duyabilmek

İSTANBUL (AA) - ZEYNEP RAKİPOĞLU - Epilepsi ve selebral palsi teşhisi konulan 4 yaşındaki Muhammet Ali'nin annesi Esmira Mammadova, "hayatın anlamı" olarak tanımladığı oğlunun, sağlık durumunda küçük bir gelişme kaydedebilmesi için büyük fedakarlık gösteriyor.

Ev hanımı 29 yaşındaki Esmira Mammadova'nun, 2,5 yıldır hastalıkla mücadele eden, hiçbir fiziki ve akli fonksiyonunu kullanamayan ve iyileşme kaydedebilmesi için tek şansı fizik tedavi olan oğlu Muhammet Ali için fizik tedavi konusunda destek bekliyor.

Hamileliği boyunca herhangi bir sorun yaşamayan ve oğlunu dünyaya getirdikten bir ay sonra göz takibinin olmadığını fark eden Mammadova, Azerbaycan'da oğlunu götürdüğü göz doktorlarından, sorunun bir yaşına gelince tamamen ortadan kalkacağını öğrendi.

İki aylık oğlunun vücudunda kasılmalar olması üzerine onu ilk önce çocuk pediatrisine ardından nöroloğa götüren Mammadova, doktorların hiçbir teşhis koyamaması ve durumun daha da kötüleşmesi üzerine tedavi için 6 ay boyunca İran'a götürdü.

İran'daki tedaviden de hiçbir sonuç alınamayınca araştırmalar yaparak tedavi için en uygun yerin İstanbul olduğuna karar veren aile, kasılmaları 8 saate kadar çıkan Muhammet Ali'yi İstanbul'a getirdi. Özel bir muayenehanede gerekli testlerin yapılması sonucu Muhammet Ali'ye, 1,5 yaşındayken epilepsi, 2 yaşındayken de selebral palsi teşhisi kondu.

Tedavi için İstanbul'a gidip gelmenin çok masraflı olması üzerine buraya yerleşmeye karar veren Mammadova, ailesiyle birlikte oğlunun tedavisi için İstanbul'a taşındı.


- "Oğlumun nöbetleri 8,5 saate kadar çıkıyordu"

Oğlu Muhammet Ali'yle verdiği hayat mücadelesini AA muhabirine anlatan anne, İstanbul'a geldikleri zaman 7 saat boyunca nöbet geçiren oğlunu Ümraniye Araştırma Hastanesi'ne götürdüklerinde nabzının çok düşük olduğunu söyledi.

Oğlunun yoğun bakıma alındığını, 19 denemeden sonra damar yolu açıldığını, 17 saat serumdan sonra da gözlerini açtığını anlatan Mammadova, "Ondan sonra da türlü türlü nörologlar değiştirdik. İstanbul'da çok iyi doktorlar var gerçekten ama her iyi doktor her çocuğa iyi gelmiyor. Böyle özel çocukların tedavisi zordur. İstanbul'da olmayınca Ankara'da tedaviyi devam ettirmeyi kararlaştırdık. Ankara'ya ilk götürdüğümde oğlumun nöbetleri artık 8,5 saate çıkıyordu. Çocuk taş gibi oluyordu. Hızlı trenle ilk götürdüğümüzde çok ağır durumdaydı. Bir ilaçla Muhammet Ali'nin 8,5 saat süren nöbetleri 10 dakikaya indi. Şu anda Ankara'da tedaviye devam ediyoruz." diye konuştu.

Mammadova, 8 sene önce ilk çocuklarını kaybettiklerini belirterek, Muhammet Ali'nin rahatsızlığının neden kaynaklandığının öğrenilmesi için genetik taramanın devam ettiğinin altını çizdi.


- "Allah bana güzel bir melek verdi"

Oğlundan sonra hayatın anlamını bulduğunu dile getiren Mammadova, şöyle devam etti:

"Her anne için çocuğu özeldir. Muhammet Ali için tüm dünyayı karşıma alabilirim, o her şey benim için. Muhammet Ali'nin bazı sağlık sorunları var ama bu onu daha da özel yapıyor benim için. Ben Allah'tan bir tane çocuk istemiştim. O bana böyle güzel bir melek verdi. Kulağını, gözlerini, kollarını, ellerini hepsini günahlara kapattı. Bu dünyadayken ona cenneti verdi. Bir anne için çocuğunun bu dünyada cenneti kazanması en büyük mükafat. Biz de inşallah alnımızın akıyla çıkarız bu sınavdan."

Anne Mammadova, epilepsinin ağır bir hastalık olduğuna ve hastanın ne zaman nöbet geçireceğinin belli olmadığına işaret ederek, oğlunu yalnız başına bırakıp mutfağa bile gidemediğini vurguladı.

Sosyal medya üzerinden bir hayırseverin kendilerine ulaşarak Muhammet Ali'ye, oturabilmesini ve ayakta durabilmesini sağlayan koltuk hediye ettiğini anlatan Mamadova, "Bu koltuk son 2 ayda artık rüyalarıma bile girmeye başlamıştı. Polonya koltuğunun fiyatını öğrendikten sonra hiçbir zaman alamam diyordum kendi kendime. Bir gün Muhammet Ali'nin Instagram sayfasında özelden bana hiç tanımadığım birinden bir mesaj geldi. İletişim numaramı istediler. Sadece Muhammet Ali'nin takipçilerinden biri. Muhammet Ali'ye bu koltuğu hediye etti, sağ olsun. Türkiye'de 2 tane vardı bundan. İşte böyle gerçekleşti bizim hayalimiz. Böyle bir koltuk istememin sebebi onu kucağımdan bırakıp hiçbir yere gidemiyordum." ifadelerini kullandı.


- "Azıcık toparlansın, oturabilsin, başını tutabilsin, suyunu isteyebilsin"

Çevresinden "Sen çocuğu ne kadar öpüyorsun, kucağında saklıyorsun ya da uyuduğunda niye yanında uyutuyorsun?" diye sorduklarında, "Ben Muhammet Ali'den ayrı kalamam" diye cevap verdiğini aktaran Mammadova, şöyle konuştu:

"Bir çocuğun varsa, anneysen özellikle de bu çocuk özelse, suyunu bile istemeyecek haldeyse, uykusu varsa uykusunu bile bildiremezse kıyamıyorsun. Bazen arkadaşlar diyorlar 'Gittikçe Muhammet Ali'yi toplamak zor oluyor, gücün yetiyor mu?' diye. Allah bana Muhammet Ali'yi verdi, gücünü de veriyor çok şükür.

Benim bu hayattaki en büyük arzum Muhammet Ali'den bir kez bile olsa 'anne' sözünü duymak. Bu benim en büyük hayalim. Ama bir de bizden sonra babası, ben, ailemiz olmadıktan sonra... Eş, dost var çok şükür, Allah hepsinden binlerce kez razı olsun. Ama olur da hayattır anne, babaya bir şey olursa Muhammet Ali azıcık kendini toparlamış halde olsun, suyunu isteyebilir halde olsun. Hatta yürümesini bile hayal etmiyorum. Sadece oturabilsin, başını tutabilsin ya da destekle emeklesin, hayalim bu."


- "Fizik tedavi konusunda destek bekliyoruz"

Türkiye'de vatandaşlıkları olmadığı için yabancı kimlikle yaşadıklarını ve bazı imkanlardan faydalanamadıklarını vurgulayan Mammadova, eşinin sigortalı olarak çalıştığı için devlet hastanesindeki imkanlardan yararlandıklarını fakat oğlunu fizik tedaviye götürme konusunda maddi zorluklar yaşadıklarını anlattı.

Esmira Mammadova, Muhammet Ali'nin iyileşmek için tek şansının fizik tedavi olduğunu ve imkan oldukça oğlunu fizik tedaviye götürmeye çalıştığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Vatandaşlığımız olmadığı için fizik tedaviyi ücretli almak zorundayız. 2 senedir fizik tedavi görüyor oğlum. Evde yapıyoruz. Sehpalarımız, pilateslerimiz var, becerebildiğim kadar ama uzmanlar tarafından yapılması şarttır. Eş, dost yardımcı oluyor ama bazen ücretini ödeyemediğimiz zaman Muhammet Ali'nin fizik tedavisini durdurmak zorunda kalıyoruz. Bu da çocukta sıkıntılara sebep oluyor, nöbetleri artıyor, kasılmalar çoğalıyor. Şu anda görüyorsunuz hareketli, fizik tedavi durunca hiç hareket etmez halde oluyor. Ben özellikle fizik tedavi konusunda bize yardımcı olabilecek insanlar varsa destek bekliyoruz. Çok isterdim Muhammet Ali'nin fizik tedavisi hiç durmadan devam etsin."


- "İyi ki Muhammet Ali'm var"

Annelerin özel rahatsızlıkları olan çocuklarını güzel giydirmediklerini ve bundan çok rahatsızlık duyduğunu dile getiren Mammadova, "Annelerine soruyorum, 'zaten yürümüyor' diyorlar. Bu benim çok zoruma gidiyor. Eğer çocuk yürümüyorsa, görmüyorsa, konuşmuyorsa hatta hayatının sonuna kadar böyle olacaksa bile biz anne olarak en iyisini giydireceğiz. Kendimiz giymeyeceğiz, yemeyeceğiz ne iyisini onlara yapacağız. Allah bize onları melek olarak gönderdi. Ne şanslıyız ki bu meleklere bakıyoruz." dedi.

Tüm özel çocuklara Allah'tan şifa dileyen Mammadova, "Rabbim kapıların en hayırlısını açsın benim Muhammet Ali'me de de onun gibi kardeşlerine de. Anne babalarına çok çok sabır versin. Sabredince her şey yoluna giriyor Allah'ın izniyle. İyi ki Muhammet Ali'm var, onsuz benim hayatımın bir anlamı kalmaz." diyerek sözlerini tamamladı.


Kaynak: