Büşra Aksakbağı Ay

Büşra Aksakbağı Ay

FETÖ bitse, zihniyeti diri..

FETÖ bitse, zihniyeti diri..

FETÖ terör örgütü ile uğraşırken öğrendik ki bir insan bir şeye körü körüne bağlandığında onu o yoldan çevirmek çok zor. Kendi hayatının yanında ailesinin hatta yedi sülalesinin hayatını yakabilecek kadar gözleri kör olmuş insanlar gördük.. Hatta ve hatta ahiretini bile yakanları gördük.. İbret almalıydık ama alamadık..

 

Ne dedi sözde din alimi; "Cebrail parti kursa oy vermem".. Hizmet hizmet diyerek kendi kurduğu ağa en çok fayda sağlayanlara Ortaçağ papaları gibi cennetten yer sattı..

 

Sözde dindarlar da tüm bunlara rağmen peşinden gitmekten vazgeçmedi.. Çünkü körü körüne bağlanmışlardı.. Ve bu inanış sonları oldu..

 

Sadece kendi sonları olsa yine iyi.. Koskoca bir ülke kaos yaşadı. Ülkemde kimsenin kimseye güveni kalmadı. Müslüman Müslümana düşman oldu. Hatta Müslüman Müslümanı yenebilmek için küfürle birlik oldu.

 

Ve Müslümanlar arasında güven zedelemenin vebali nasıl ödenir bilemiyorum. Hesap çetin geçecek..

 

Her şeyin fazlası zarar; sevginin, nefretinin, bağlılığın.. Dinimizde bunu öğütlüyor bize; ölçülü sev, ölçülü kız..

 

Yoksa Rabbim korusun dinimiz için çalıştığımızı düşünürken en büyük zararı verenlerden olabiliriz.

 

Sadece din değil her konuda ölçülü olmalıyız.

 

Bu ülke en çok Atatürkçülerden, Atatürk düşmanlarından, dincilerden çekti..

 

Atatürkçü derken Atatürk'ü sevenlerden bahsetmiyorum tabii ki. Atatürk'ü ilahlaştıranlar ve bu maske altında halka tepeden bakanlardan bahsediyorum. Nefret edenler de aynı şekilde. Halbu ki bu ülkenin Atatürk ile bir derdi yok. Bir anlasalar.

 

Dinciler derken, dindarlardan bahsetmiyorum. Eskiden 'dönme' diye tabir edilirdi bunlar. Dışarıdan baktığında dini bütün bir mümin olarak görünürler beş vakit namazlarını da kaçırmazlarmış. Fakat işin aslı küfüre çalışırlarmış. Yani ajanlık yaparlarmış. Günümüzde de bilerek ya da bilmeyerek böyle dönmelerle çok karşılaşıyoruz. Dindar değil, din alıp satan dincilerle..

 

Yobazlık ülkemiz de dindar kesime ithaf edilen bir kavram olarak görülse de bunun dindarı, dinsizi, sağcısı, solcusu yok. Karşı görüşe tahammülün yok ise doğru bildiğini dayatıyorsan yobazsındır.

 

Ben istiyorum ki; en sevdiğimiz bile söylese yanlışa yanlış diyelim. Zira bunu yapmazsak o çok sevdiğimize de yarar değil zarar veririz. Bunun yanında tabii ki kendimize de Allah korusun ahiretimize de zarar veririz.

 

Temennim; güzel ülkemde bu yobazlıklar, körü körüne bağlanışlar son bulsun. FETÖ ile birlikte zihniyetiyle de mücadele edelim. Hep birlikte bu illallah ettiğimiz kokuşmuş zihniyetten kurtulalım..

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Büşra Aksakbağı Ay Arşivi
SON YAZILAR