'FETÖ'nün Konya'da 2 bin 700 kişilik bağış listesi çıktı'

FETÖ/PDY üyelerince asılsız delillerle şirketine operasyon düzenlendiği iddia edilen iş adamı Argun, "Örgütün Konya'da 2 bin 700 kişilik bağış listesi çıktı. Benden önce 100 lira topluyorlarsa benden sonra 100 bin lira toplamışlar." dedi.
'FETÖ'nün Konya'da 2 bin 700 kişilik bağış listesi çıktı'

Konya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince asılsız delillerle şirketine operasyon düzenlendiği iddia edilen iş adamı Nusret Argun, "Örgütün Konya'da 2 bin 700 kişilik bağış listesi çıktı. Benden önce 100 lira topluyorlarsa benden sonra 100 bin lira toplamışlar." dedi.

Argun, bir otelde düzenlediği basın toplantısında, kendisine ve 233 kişiye yönelik, FETÖ/PDY üyelerince asılsız delillerle 2008'de gerçekleştirilen operasyon sonrası Adana'daki özel yetkili 8. Ağır Ceza Mahkemesince hakkında 177 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildiğini, başvuruları üzerine Yargıtay 5. Ceza Dairesinin tüm sanıklar hakkındaki hükmü kaldırdığını hatırlattı.

Yargıtayın o günkü yargılamadaki eksiklikleri, yanlışlıkları ve kurulan kumpasları tüm açıklığıyla ortaya koyduğunu ifade eden Argun, FETÖ'nun isteklerini yerine getirmemesiyle başlayan sürecin buralara kadar geldiğini dile getirdi.

"Kumpasın sebebi enerji piyasasındaki hisselerimdi"

Argun, şahsında Konyalıların "terbiye edilmeye" çalışıldığını, insanların bu şekilde gözlerinin korkutulduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bunların bana kumpas kurmalarının sebebi enerji piyasasındaki hisselerimdi. Örgütün Konya'da 2 bin 700 kişilik bağış listesi çıktı. Benden önce 100 lira topluyorlarsa benden sonra 100 bin lira toplamışlar."

“Hukuk ihalallerini tüm Türkiye biliyor”

“O dönem etkin olan FETÖ kolluğu ve FETÖ yargısı tarafından şahsıma ve şirketime bizimle beraber aynı dosyada çoğu kamu görevlisi 250 kişiye yaşatılan hukuk ihlallerini tüm Türkiye biliyor.” Diyerek konuşmasına devam eden Argun, “Hepinizin bildiği gibi Özel Yetkili Mahkemelerce tamamlanan ve 177 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verilen yargılamayı Yargıtay'a taşımıştık. Bu karar, dönemin FETÖ mensubu mahkeme heyetince hukukun ve evrensel yargılama ilkelerinin hiçe sayılarak verilmiş bir kararıydı. O dönem mahkeme sürecini takip edenler bu kararın ne kadar adalet ilkelerinden uzak ve komedi bir karar olduğuna zaten tanıklık etmişlerdi.  2008 yılı Eylül ayı itibariyle bize ve 250 kamu görevlisine yaşatılan hukuk dışı süreç 16.03.2017 tarihinde Yargıtay 5. Ceza dairesi tarafından oy birliğiyle alınan kararla kaldırılmıştır. Bu, Özel Yetkili Mahkemeler tarafından o günün FETÖ'cü kolluğunun talimatıyla işletilen hukuk dışı sürecin verdiği kararı iptal etmek demektir. Yani 2008 yılından bugüne kadar yaşadığımız acı dolu günler, çektiğimiz cezaevi çilesi ile ilgili verilen Özel yetkili Mahkeme kararı, Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük yargı denetleme mekanizması tarafından reddedilmiştir. Verdikleri hüküm kaldırılmıştır. Yargıtay 5. Ceza dairesi verdiği kararda yerel mahkeme kararının gerekçe içermediğini belirterek bizim 2008 yılından bu yana mahkeme salonlarında yüzlerce kez söylediğimiz durumu tescillemiştir. “ ifadelerini kullandı.

“Konya onların komuta merkeziydi”

“Ben buradan 15 Temmuz sonrası bu çete ile mücadelede gecesini gündüzüne katan ve gerçeklerin en sarih biçimde açığa çıkmasını sağlayan özellikle kolluk ve yargı mensuplarına bu milletin bir ferdi olarak teşekkürlerimi sunuyorum.” Diyen Nusret Argun açıklamalarını şu şekilde noktaladı: “Özellikle Konya'da bu mücadeleyi götüren makamlar süreç içerisinde bir konum ve yer değişikliği yaşamadığı için bilgileri üst üste koyma konusunda diğer illerimize göre çok daha başarılı operasyonlar yaptılar. Konya hepimizin bildiği gibi onların hem eğitim hem de yönetim ana komuta merkeziydi.  Değerli basın mensubu arkadaşlar, Yargıtay'ın bozma ve kaldırma  kararı sonrası paylaşmam gerekiyor ki, bizim için dua eden, destek veren tüm dost ve kardeşlerimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bizi dinleyen, derdimizi Ankara'ya taşıyan ve siyasi sorumluluk örneği sergileyen tüm siyasilerimize ve yerel yöneticilerimize teşekkür ediyorum. Yine gece gündüz çalışarak bu yapının kılcal damarlarına kadar ortaya çıkmasını sağlayan Konya valimiz başta olmak üzere Emniyet ve Adliye teşkilatına bu vatanın bir ferdi olarak teşekkür ediyorum.Her şeyden önce Türkiye'nin FETÖ meselesini anlaması için  canı pahasına  mücadele eden Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum.”

Davanın geçmişi 

İş adamı Nusret Argun, 2014'te Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığına verdiği dilekçede, 2008'de sahte deliller üretilerek şirketlerine ve Konya bürokrasisinde çalışan birçok kişiye "Final" adı verilen operasyon yapıldığını ileri sürmüştü. 

Operasyonu yapan KOM Şube personelinin paralel yapıya mensup kişilerden olduğunu savunan Argun, bu yapıya mensup kişilerin, başta öğrenci yurdu olmak üzere taleplerini yerine getirmemesi üzerine FETÖ/PDY'nin emniyet ve yargı ayağıyla koordineli şekilde kendisine kumpas kurduğunu iddia etmişti.

İddialar doğrultusunda Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca, KOM Şube Müdürlüğü tarafından planlı çalışma dosyası açılarak çalışmalara başlanmıştı. Soruşturma çerçevesinde iddialara yönelik birtakım deliller elde edilince rütbeli polislerin de bulunduğu bazı kişiler gözaltına alınarak tutuklanmıştı.

Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye başlanan davada, 2'si tutuklu 74 sanık yargılanıyor. Sanıklara, "FETÖ/PDY'ye üye olmak" ve "soruşturmanın, özel hayatın ve haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek, gizlemek veya değiştirmek" gibi suçlamalar yöneltiliyor.

Soruşturma kapsamında 19 ilde düzenlenen operasyonların gözaltı gerekçesinde sanıkların, Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesinin 2008'deki operasyonunda, Konya merkezli Okyanus Şirketler Grubu Başkanı Nusret Argun ve 233 kişiye asılsız delillerle işlem uyguladıkları iddiası yer alıyor.

O dönemde Okyanus İnşaat'ın yaklaşık 200 dairesine satılmaması için tedbir konulduğu ancak sanıklardan birinin bu dairelerden 2'sini usulsüz şekilde piyasadan daha ucuza satın aldığının ortaya çıktığı kaydediliyor. 

Yine sanıklardan emniyet mensubu olduğu belirtilen kişinin, Konya'daki emlak şirketinin reklamında oynadığı ve karşılığında 2 daire aldığı öne sürülüyor.

Ayrıca iş adamı Argun'un borsada halka arz edilen 75 milyon liralık doğalgaz şirketinin değerinin usulsüz soruşturmalarla düşürüldüğü ve değerinin çok altında, 11 milyon liraya başka iş adamına satıldığı iddia ediliyor.

Asılsız delillerle şirketine operasyon düzenlendiği iddia edilen iş adamı Nusret Argun hakkında yerel mahkemenin verdiği 177 yıl 4 ay 15 günlük hapis cezası kararı, Yargıtay tarafından bozulmuştu.