Gaziler için Genelkurmay Karargahında ilk tören

Genelkurmay Başkanlığınca bu yıl ilk defa gaziler için Genelkurmay Karargahında tören düzenlendi.
Gaziler için Genelkurmay Karargahında ilk tören

Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, "Gücünü Türk milletinin engin sevgi ve güveninden alan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, dün olduğu gibi bugün de aynı inanç ve azimle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'ilelebet payidar kalacaktır' dediği Türkiye Cumhuriyeti'nin, kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğünün, Yüce Türk milletinin birlik ve beraberliğinin koruyucusu olmaya devam edecektir" dedi.

Genelkurmay Başkanlığınca bu yıl ilk defa gaziler için Genelkurmay Karargahında tören düzenlendi.  

Atatürk Kültür Sitesinde, Mustafa Kemal Atatürk'e "gazi" unvanının verilmesi ve 19 Eylül Gaziler Günüdolayısıyla düzenlenen törene yurdun çeşitli yerlerinden gelen 22 gazi ve aileleri katıldı. Askerlerin yanı sıra polis, köy korucusu ve hemşire gazilerin de yer aldığı etkinlikte tüm gazileri temsilen gelenlerden en yaşlısı 83, en genci 28 yaşında oldu.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Prof. Dr. Adnan Sofuoğlu tarafından gazilik unvanının ve gaziliğin Türk tarihindeki yeri ve önemi konulu konferans verildi.  

"Gazilerimiz" kısa filminin izlenmesinin ardından kürsüye malul gazi Jandarma Binbaşı Mehmet Bedri Aluçlu çıktı.

Siirt'te 2007'de terör örgütünce tuzaklanan mayının patlaması sonucu görme yetisini ve ellerini kaybeden Aluçlu, bu toprakların şehide ve şehadete yabancı olmadığını söyledi. 

"Bizler bu toprakların çocuklarıyız, bu toprak üzerindeki her fert gibi bu vatan için canımızı vermeye and içmişiz" diyen Aluçlu, vatana sevdalı olduklarını söyledi. Aluçlu, şunları kaydetti:

"Ne yazık ki bu toprak için canımızı verme şerefine eremedik. Fakat bu toprak için canını verme şerefine eren şehitlerimiz ile yan yana savaşma onurunu yaşadık. Bir elimize şehadet kapısının tokmağı dokunurken diğer elimizle geçip giden zamanın kapısının kolunu tutmaktayız. Belki de bu şehadet kapısının tokmağına dokunduğumuz için, ölümün nefesini soluduğumuz için, düşmanın hain suratını defalarca gördüğümüz için bu mücadeleyi, bu kana kan, göze göz, dişe diş mücadeleyi duymayanları, duyamayanlara, hissetmeyenlere, hissedemeyenlere duyurmak, anlatmak bize düşer. Biz Diyadin'de kurşun yiyen kardeşimizi de Saray'da şehit olan teğmenimizi de Abalı'da havalanan karakolumuzu da iliklerimize kadar hissettik. Günlerce açılmayan yollara, yakılan okullara ses çıkarmayan yöneticileri de gördük, duyduk ve ıstırabını çektik. Fakat biliyoruz ki görmeden ümit ettiğimiz bu vatan için ölürsek yazılsın kabrimize vatan mahsun, biz mahsun."

Türk Silahlı Kuvvetlerine sundukları imkanlar için teşekkür eden Aluçlu, sağlıklı bir insanın engellilerin çektiği sıkıntıları bilemeyeceğini söyledi.

Kendisinin de engelli olmadan önce onların neler yaşadığını fark edemediğini dile getiren Aluçlu, "Engelli gazilerimizin sıkıntılarını aşmakta silahlı kuvvetlerimizden ziyade asıl büyük görev kamu kurum ve kuruluşlarındadır. Valilikler, kaymakamlıklar, belediyeler bizim günlük hayatta yaşadığımız sıkıntıları aşmak için bize yardım etmek, bizi görmek, duymak ve bilmek zorundadır. Fakat böyle bir ihtiyaçları, istekleri, talepleri olduğunu hiç mi hiç zannetmiyoruz" diye konuştu.

Konuşması salondakiler tarafından uzunca alkışlanan Aluçlu'nun ardından teröristlerce 2007'de Şırnak'ta döşenen mayına basması sonucu gazi olan Piyade Er Osman Çakmak ile son Kurtuluş Savaşı gazisi Albay Mustafa Şekip Birgöl'ün kızı İpek Tülay Artunç da duygularını ifade ettiler.

Orgeneral Güler

Daha sonra kürsüye gelen Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, kahraman gazilerle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in garnizon komutanları aracılığıyla ilettiği davete katılımlarından dolayı gazilere şükranlarını sunan Orgeneral Güler, yurt dışındaki programı dolayısıyla etkinliğe katılamayan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel'in sevgi ve selamlarını iletti.

Gazileri ağırlamaktan gurur duyduklarını vurgulayan Güler, şunları söyledi:

“Sizler tarih boyunca yüce Türk milletinin bekası için gösterdiğiniz kahramanlıklarınızla bugün aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığına yönelen her türlü tehdide karşı vermekte olduğumuz mücadelede, sarsılmaz inancımıza ilham kaynağı oldunuz, tükenmez gücümüze güç kattınız. Sizler yüce Türk milletinin en değerli gurur kaynağı oldunuz. Türk milleti sizlerin fedakarlığını hiçbir zaman unutmayacaktır. Birlik ve bütünlüğümüzün, yurt sevgimizin, bağımsızlık ve özgürlüğümüzün ölümsüzleşen abideleri olan siz kahraman gazilerimiz, her zaman vefa dolu gönlümüzde yaşayacaksınız."

Gazilerden huzurlu olmalarını ve kendilerine güvenmelerini isteyen Orgeneral Güler, "Çünkü gücünü Türk milletinin engin sevgi ve güveninden alan kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri, dün olduğu gibi bugün de aynı inanç ve azimle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'ilelebet payidar kalacaktır' dediği Türkiye Cumhuriyeti'nin, kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğünün, Yüce Türk milletinin birlik ve beraberliğinin koruyucusu olmaya devam edecektir" dedi.

Genelkurmay Başkanlığı olarak gazilere olan vefa borcunun her zaman bilincinde olduklarını ifade eden Güler, onların hayatlarını kolaylaştırmak ve daha iyi standartlarda yaşamlarını sürdürmelerini sağlamak için başta Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile ilgili tüm kurumlarla yoğun gayret içinde olduklarını bildirdi.

Karavanadan yemek

Etkinlikte Türk Silahlı Kuvvetleri Foto Film Merkezi Komutanlığınca hazırlanan şiir dinletisi, sinevizyonda sunulan görüntüler eşliğinde izlendi. "Kahraman Gaziler Destanı" oratoryosunun da sahnelendiği törende, zaman zaman duygusal anlar da yaşandı. Şiir dinletisi sırasında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Nesrin Afşar Çelik ile Orgeneral Güler'in eşi Demet Güler ve çok sayıda davetli gözyaşlarını tutamadı.

Atatürk Kültür Sitesindeki törenin sonunda Güler ve eşi, günün anısına gazilere çeşitli hediyeler verdi. Etkinliğe katılan gaziler, hatırlanmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdiler.

Daha sonra gaziler ve aileleri için yemekhanede öğle yemeği verildi. Yapılan yemek duasının ardından davetliler, komutanlar ve askerlerle yemek yedi.