Günlük yaşantımızı etkileyen çok çeşitli sorunlarla karşı karşıyayız. Bu sorunların çözüme kavuşturulması için, toplum içinde yaşayanların kendi meslek ve ilgi alanına göre fikirleri, önerileri mutlaka vardır.

Önemli olan bu düşünce ve önerilerin gereği gibi ortaya konması veya çıkarılması, sorunların çözümü için kullanılabilir hale getirilmesidir.

Günümüz teknoloji çağı. Bu çağın teknolojk ürünleri hayatımızın her alanını kuşatarak etkisi altına aldı.

Evlerimizde, iş yerlerimizde, yaşadığımız çevrede, hatta kendi bedenimizde, teknolojik ürünlerinin kuşatması ve etkisi altındayız.

İnsanoğlunun zekası ve bilgisinin ürünleri olan bu teknolojik eşyalar, hatta rahat ve konforu sağlayan her türlü diğer eşya ve ürünler, bizleri esir aldılar.

İnsanlar, eşyayı ve maddeyi yönetirken, günümüzde eşyanın ve maddenin kölesi durumuna geldik.

Kendimize hizmet ettirmek amacı ile üretilen her türlü araç ve gerece, yaşantımız boyunca, paramızla, bedenimizle hizmet etmekle karşıkarşıya kalmış durumdayız.

Doğal yaşantı formatı bozuldu. İnsanlık anlayışı değişikliğe uğradı. İnsanlık duygu ve hasletleri donuklaştı. Duygusal etkileşimin doğallığı bozuldu.

Generasyon –Yaş farkı kuşağı- birbirini anlamakta zorlanıyor. Toplumun her katmanında çözülmelere ve ayrışmalara sebebiyet veriyor.

Bütün bu saydığım soyut anlatımı örnekliyerek, somut hale getirip anlatmak istiyorum.

Evlerimizde bir telefonun olması çok büyük bir imkan olarak görülüyordu. Haberleşmemimizi oldukça kolaylaştırıyordu. Bütün aile fertleri, hatta konu-komşu bu imkandan yararlanabiliyordu.

Günümüzde ise; aile içinde kaç kişi varsa, o kadar cep telefonu var. Ev telefonuna ihtiyaç kalmadı.

Akıllı Telefonlar !!!  sayesinde, haberleşme daha pratik hale geldi!!!? Aile fertleri ev içinde, odadan odaya selenmeye ve konuşmaya gerek duymadan, teknolojinin harika ürünü telefon sayesinde konuşarak meramlarını biribirlerine kolayca anlatabiliyorlar!

Hatta, karşılıklı koltuklara uzanmış vaziyette, sessiz ve sakin bir ortamda yazışma ve foto gönderileri ile haberelşme sağlanmakta!

Karşılıklı konuşma ortadan kalktı. Ses aşinalığı yok olmaya başladı. Bazı telefon kullanıcılarında davranış bozukluğu alanen görülür hale geldi.

Caddelerde; sizlerde görmüş olmalısınız, kendikendine konuşup gülen insanlar çoğaldı. Çok abes ve olağan dışı olan bu davranış, şimdilerde teknoloji sayesinde olağan bir hale geldi.

Bu şekilde dolaşanların davranış bozukluğu ile alakalı olmadığını, telefon imkanı sayesinde- özel bir durum- olduğunu anlıyorsunuz! Ne kadar güzel!!!?

Telefonlar sayesinde, mektup yazma zahmetinden, dostları, akrabaları ziyaret etmekten kurtulduk!

Kullanılan teknolojik araçların sağladığı imkanlara akarşı, bizden alıp götürdüğü değerleri göz önüne aldığımızda, bütün bunlara değer miydi diye düşünmemek mümkün mü?

Önemli bir miktarda para ödeyerek  satın aldığımız, hayatımızı kolaylaştırıcı araçları kullanabilmek için, yaşamımız boyu çalışarak elde ettiğimiz kazancı onlara harcayarak kullanmak zorunda olmamız ne kadar düşündürücü.

Allah; yarattığı kuluna bütün imkanlardan yararlanma imkanını sağlamış, bunun için de özel melekelerle donatmış.

Bu imkanları sunarken, yaratana kulluk yolunda kullanmanın yollarını da beraberinde bildirmiş.

Kulluk görevini ortadan kaldıran, insanlık anlayışını yok eden her türlü çalışma, meşkuliyet alanı islah edilmeli. Doğal hale getirebilmenin yolu mutlaka bulunmalı.

Daha kararlı bir şekilde sorumluluk üstlenmeliyiz. Çarpıklıkları düzeltmenin, makina ve eşyaların esaretinden kurtulmanın yollarını bulmalıyız.

Yine en büyük görev eğitime düşüyor.