Boşa heveslenmeyin… 

Eğer ‘Hayır’ çıkarsa sandıktan,

Yine Konya’dan bir bağımsız milletvekili çıkarır,

Kapı kapı dolaşıp hakkı anlatır,

Sonra onun yetiştirdiği öğrencilerden birini Beyoğlu’ndan aday yapar,

80 Milyon insanın elini tek tek sıkar; kendimizi, inancımızı, geçmişimizi ve bu ülke için hayalimizi anlatır,

Gece gündüz çalışır sonra iktidar olur,

Battı denilen ve umudunu yitirmiş bir ülkeyi 15 yılda yeniden ayağa kaldırır sonra başkanlık için yeniden sandığı koyarız milletin önüne… 

Sizinle bizim aramızdaki fark bu…

Kin kusmayız…

“Hayır” çıksa da Kemal Kılıçdaroğlu’nu ve gaflarını sevmeye devam ederiz mesela…

…

Referandum için son virajdayız…

Hala sloganlarla yürütülüyor Hayır kampanyası… Evet derseniz şu olacak, bu olacak. Nerede yazıyor diye soruyorsunuz; Aha orada diyorlar… Okusanız da anlamazsınız diyorlar birde… Çok gizemli sanki…

Ne’ce ki maddeler?

“Yeni Anayasa Maddelerinin Tefsiri için her eve bir CHP’li şart…” demek istiyorlar sanırım…   

…

Şimdi siz sanıyorsunuz ki Sayın Cumhurbaşkanının aklına gece yatarken bir fikir geldi.

Doğruldu bir kalem aldı eline… Kağıt bulamayınca duvara kazıdı bu fikri; ‘Partili Cumhurbaşkanlığı’… 

Sabahı zor etti heyecandan. Uyandı, fırladı yataktan ve açıkladı fikrini;

Hepimiz yani yaklaşık 30-40 milyon civarında insan şu an bu rüyanın peşinden gidiyoruz… Gerekçe ise; Sadece kendini kurtarmak… Neyden ve kimden kurtarıyorsa?

Yoksa bizim gibi Büyük ve Güçlü Türkiye hayaliyle yaşayanların ‘Muhakkak böyle bir sisteme ihtiyacı var bu ülkenin” diye hiç düşünmemiştik…    

Ha! bir de nasıl sizi anlamadığımızı merak ediyorsunuz ya! Etmeyin… Biz zaten hep böyleydik.

Tüm kurgumuz sizi anlamama üzerine kurulu…  

…

Bu sistem eksikleriyle doğrularıyla 70’leri, 80’leri,, 90’ları yaşamış her Türk vatandaşının hayali ve umuduydu. Bunu da anlayamadınız…

Bir batılı için “bu sistem” tek adam rejimi olabilir, ama Türkiye’de yaşayan biri için bu sistem ‘İstikrar’ demek… Nasıl ki bir aracın iki şoförü olamayacağı, bir şirketin başında iki kişi olamayacağı gibi… Daha yüz milyonlarca örnek verilebilir…

Bunlar bir belediye otobüsüne bindiklerinde ben tek adama karşıyım diye şoföre çıkışıyorlar mıdır acaba? Yoksa hiç Belediye Otobüsüne mi binmiyorlar?

…

Batıda faşist bir parti ile sosyalist bir parti koalisyon kurar ve ülkelerini 5 yıl boyunca yönetebilir… Sistem ya da demokrasi oturduğu için aralarındaki sorunu rahatlıkla aşarlar…

Ama bizde DSP ile CHP, MHP ile BBP, Saadet’le Ak Parti bile koalisyon kuramaz… Kurarsa da kavga eder… Daha bu gerçeği bile idrak edememiş adama ‘İstikrar’dan bahsetmenin bir anlamı yok…

… 

İstikrar demişken;

Bir de siz yine sanıyorsunuz ki şu an; Türkiye’nin son 15 yılda yakaladığı müthiş gelişme Ak Partili yöneticilerin müthiş zekasıyla ilgili…

Başarıda ki en önemli etken ve sihirli kelime ‘İstikrar’ ve süreklilik… 

Çalışkanlık, fedakarlık, milli düşünme, dertlenme ondan sonra geliyor…

Başkanlık zaten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti için değil… Onlardan sonrası için lazım bu memlekete…

…

Adam her bir zerresine kadar Sosyalist… Radikal… Nasıl oluyorsa?

Başkanlık gelince ‘Yatırım mı gelecek? İşsizlik mi çözülecek? Paramız mı olacak?” niye sistem değiştiriyoruz diye soruyor… ‘Sosyalizm gelince o söylediklerin mi gelecek’ diye soruyorum; “Efendim şöyle” diyor…

Evetçilerde öyle diyor işte…

Başkanlık gelince istikrar, istikrar gelince “Huzur, gelişme, para, yatırım, refah, mutluluk” gelecek…

Formül basit yani.  “Bunun neresini anlamadınız” Millet asıl onu merak ediyor…     

Yoksa siz Başkan gelirken yanında parayla geleceğini sandığımızdan mı ‘Evet’ dediğimizi sanıyorsunuz…

 …

Kılıçdaroğlu’dan son inciler;

“Ben 18 yaşındaki çocuğun milletvekili olmasına karşı değilim, ben o çocuğun iki yıl milletvekili olduktan sonra emeklilik haklarını kazanmasına karşıyım”

Sonrada diyorlar ki Kılıçdaroğlu’nu niye sürekli yerin dibine batırıyorsunuz… Adam hala milletvekili emekliliğini anlamadı, Başkanlıkta Başbakanlığın kaldırılma meselesini mi anlayacak…  

Hani bu seçimde ‘Hayır’ yüzde 40 gibi yüksek bir oy alacak deniyor ya!

Bunun tek nedeni var; Kılıçdaroğlu bu seçimde olabildiğince az konuştu ondan…

Biraz daha konuşsaydı Evet’in yüzde 80 çıkması içten bile değildi…

CHP’liler bizi ekranlara çıkarmıyorlar diye şikayet ediyor ya!

Etmesinler bence!