Hayrettin Atak

Hayrettin Atak

Hazır sulandırılmış dava var. Yerseniz…

Hazır sulandırılmış dava var. Yerseniz…

Bence amaçlarına ulaştılar. Konuyu kapatalım o sebeple…

Amaç Ahmet Şan’ın tutuklanması ya da tutuklanmaması değildir zannımca.

Süreçte, adalete güven sarsılıyor. Herkes birbirini FETÖ’cü olmakla suçluyor… Daha ne olsun… Bundan daha büyük kazanç mı olur?

‘Konya’ya saldıranlar FETÖ’cü!’

“Yok Hayır! İzmir marşını söylemeyenler FETÖ’cü”

“Olur mu canım? 28 Şubat’ı yapanlar FETÖ’cüydü”

“Oooo piti, piti. Pensilvanya sepeti…”  

Aferin bize el birliğiyle sulandırdık. Hem son olayı, hem diğer davaları…

Ahmet Davutoğlu’nun” Kimse karnından konuşmasın. Ahmet Bey gerekli açıklamaları yaparak kendi tutumunu ortaya koyacaktır.” Sözlerinden sonra Ahmet Şan’ın bugün yapacağı açıklama daha fazla bir önem kazanmıştı!

Biri bana sorsa Ahmet Şan FETÖ’cü müdür? Diye… “Yok” derim de kimse bana sormaz…

“Peki Bylock kullanmış mıdır?” Tabi ki evet… Çevresindeki eski ekibe bakmanız yeterli…

Yani sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim; Bylock kullanmak suçsa suçlu, değilse suçsuzdur…  

Ama Şan’ın basın toplantısı için hazırlanan metin felaketti… Keşke sorsalardı olmuş mu diye? Olmamış!

 Bu nedenle toplantı pek amacına ulaşmadı. Yani en azından kamuoyunun kafasındaki sorulara karşı çok fazla aydınlatıcı bilgi yoktu toplantıda…  

Suçlamalar Ahmet Şan’ın anlattığı kadar basitse, ifadenin alındığından neden Emniyet birimlerinin bir bilgisi yoktu. Gizlilikle yürütüldü. İddialar güçlü…  

En çarpıcı açıklama; “Dosya verileri ve detaylı savunma için süre istemem üzerine talebim kabul edilerek tutuklanmadan salıverilmem gerçekleştirilmiştir.” Cümlesi…  

FETÖ davalarının bazılarında dosyaların gizliliğinden dolayı sanık avukatlarının dahi iddiaları göremezlerken detaylı savunma için Ahmet Şan’ın süre isteyebilecek bir şansa sahip olması ne kadar manidar değil mi? Bilemedim…

Ahmet Şan’ın yerinde olsam hakkımda atılan bir twett için şikayette bulunmak için Adliyeye kadar zahmet etmez avukatımı gönderirdim mesela… Adliyeye gidince ‘Durun! Şikayette bulunamazsınız, çünkü siz, çünkü siz, çünkü sizin hakkınızda soruşturma var Ahmet Bey mi?” dendi acaba…

Sadece 2014 yılının Eylül ayında üç haftalık kısacık bir sürede Bylock girişinin yapılmış olması sevindirici aslında. Çünkü Ahmet Şan’ın FETÖ’cü çıkmasından mutlu olacak tek kişi yoktur bu şehirde… Ama sendikaya attığı bir imza, ya da alt komşusunun şikayeti üzerine güçlü soruşturmalar, kovuşturmalar yaşanıyorken bu görüşmelerde öyle yabana atılmaz sanıyorum…    

Darbe girişimine katılıp vatan evlatlarını şehit eden bir FETÖ’cüye sorsanız oda bu hunharca cinayetleri vatana ihanet olsun diye değil. Vatan millet sevgisinden yaptığını söyleyecektir sanıyorum…

Başarı hikayeleri? Zaten klasik…

Son olarak şunu öğrendim ki;

Bundan sonra kimse FETÖ süreçleriyle ilgili bir yazı yazmayacağım. Çünkü biliyorum ki FETÖ ile ilgili bütün davalar devam ediyor.

Soruları yanıtlasa olurdu… 

Konya’nın vekilleri;

Şehir bu denli dağılırken neler yapıyorlar çok merak ediyoruz…! 

Hatta genel itibariyle FETÖ konusunda nasıl bir mücadele veriyorlar artık onu daha çok merak ediyoruz…

Ha! Pardon davaları takip ediyorlar.

Onu da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söylemişti! ‘Davaları takip edin’ diye. Yoksa o güne kadarda pek kimsenin onlarla da ilgilendiği yoktu…

Şimdi şehir yanıyor, yine kimse yok ortada…

Birde şunu çok merak ediyorum.

Biz, Konya hatta Türkiye Ahmet Şan, Konya ve Konyaspor ile işleriyle uğraşırken, arkada bir şeyler oldu mu ki bizim bile görmediğimiz…?

Bazen bazı önemli konulara dalıp arkada göremediğimiz daha önemli şeyler çok oluyor çünkü?

Bilen var mı?

Serbest kalan falan?  

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hayrettin Atak Arşivi
SON YAZILAR