Hedef: Milli ilaç

Geçmiş yıllarda yaşanan ekonomik krizleri fırsat bilen yabancı ilaç firmaları birçok yerli ilaç firmasını ele geçirerek pazar paylarını artırmıştı. Fakat son yıllarda devletin yoğun çabaları sonucunda yerli ilaç firmaları paylarını önemli oranda arttı
Hedef: Milli ilaç

Dünyada ilaç sektörü, en stratejik sektörlerin başında geliyor. Eski yıllarda, yabancı ilaç firmaları Türkiye’yi büyük bir pazar olarak görüyor ve bu uğurda da ilaç satışını artırmak için ellerinden geleni yapıyorlardı. Hatta ekonomik kriz dönemlerinde, yerli ilaç firmalarının ekonomik buhranını fırsat bilerek kimisini satın alıyor veya destek vererek hem pazar payı artırımlarını sağlıyorlar hem de pazar ortakları yaratıyorlardı. Bu nedenle, dünyada ilaç sektörünün “baronu” diye tanımlanan birçok şirket, Türkiye’nin yerli ilaçta atılım yapmasını istemiyordu. Fakat son yıllarda Türkiye, bu konuda önemli atılımlar yaptı ve devlet desteği ile yerli ve milli ilaç konusunda önemli adımlar attı.

KONYA’DA KANSER İLACI ARAŞTIRMASI

Günümüzde yerli ilaçların kullanımı giderek artarken, yerli ilacın pazar payının ise Yüzde 50’nin üzerinde olduğu ifade ediliyor. Özellikle poliklinik reçetelerinde genelde yerli ilaçların yazılması hususunda hassasiyet gösterilirken, onkoloji, göz, astım ve bazı tansiyon ilaçları yurt dışından getirtiliyor. İlaç alanında yeni bir molekül bulamanın ve keşfetmenin oldukça zor olduğu bilinirken, bu alanda ihtisas sahibi bilim adamlarına da büyük görevler düşüyor. Ar-Ge çalışmaları ve yatırım planları değerlendirildiğinde, bu alana yatırım maliyeti 200-300 milyon dolarları buluyor. Türkiye’de alt yapısı olan yerli firmaların, bu alanda yoğun şekilde çalıştığı biliniyor. Örneğin Konya’da büyük bir ilaç firması, kanser ilaçları üretimi ile ilgili önemli çalışmalar yürütüyor.

ONKOLOJİ İLAÇLARI YURTDIŞINDAN

Konu hakkında Yeni Haber’e görüş aktaran Konya Eczacı Odası Başkanı Adem Açıkgöz, yerli ilaç sanayinde büyük atılımların olduğunu belirtti. Açıkgöz, “Ekonomik kriz döneminde yerli ilaç firmalarında bir takım sıkıntılar ortaya çıkmıştı. Bazı firmalar, yabancı şirketlerin eline geçmişti. Fakat son zamanlarda, yerli ilaç sanayinde çok büyük atılımlar var. Yerli ilaç firmaları, son yıllarda büyük yatırımlar yaptı. Mesela, onkoloji ilaçları üretiminde çalışmalar yapan firmalar var. Hatta yurt dışından getirilen aşıların burada üretimi için ar-ge çalışması yapan şirketler de var. Bildiğim kadarıyla bu konuda son etaba gelindi. Zira yurt dışından getirilen önemli ilaçlar tabi ki var. Bu ilaçların hepsinde de Türkiye’ye sıkıntı yaşamıyor, bazı ilaçlarda sorun yaşanıyor.” dedi.

konya-ecz.png

BÜYÜK İMKÂNLAR GEREKİYOR

Yurt dışından getirilen ilaçlara açıklık getiren Adem Açıkgöz, “Göz ilaçlarında, ithalatçı firmanın sıkıntısından dolayı az giriş yapılıyor ve vatandaşın bu ilaçlara ulaşımı bu çerçevede zor oluyor. Konya’mızda da Türkiye’nin en modern ve hijyenik ilaç fabrikalarından biri bulunuyor. Şöyle bir durum var; dünya ölçeğinde yeni moleküller oluşturmak ve keşfetmek oldukça zor. Dünyadaki bilim adamları da bu konudaki eksikliklerini kabul ediyorlar. Özellikle antibiyotiklerde yeni molekül çıkmıyor. Dünyada antibiyotikler bilinçsiz kullanıldığı için insanlarda bir direnç meydana geldi ve tedaviye yetmez boyutlara ulaştı. O nedenle, Ar-Ge çalışmaları ve ilaca yatırım çok büyük imkânlar istiyor. Yerli ilaç hususunda atılımlar yapılıyor ama bu işler biraz süre alabilir. Bu işler, 200-300 milyon dolarlar istiyor. Bunları yapmak kolay değil. Elinde imkân olan firmalar zaten bunun alt yapısını oluşturmaya başladılar.” diye konuştu.

 

PAZAR PAYI YÜZDE 50’Yİ GEÇTİ

Türkiye’de yerli ilaç pazarının yüzde 50’lik oranı geçtiğini de kaydeden Açıkgöz, “Bir firma, “Ben molekül buldum” dese bile, bunun Sağlık Bakanlığı tarafından detaylı analizleri yapılıp, denetlenip kullanılması lazım ki piyasaya çıkabilsin. Bu da zaman isteyen bir süreçtir. Eczanelerde, günlük poliklinik reçetelerine bakıldığında çoğunlukla yerli ilaçların kullanıldığı görülüyor. Astım, göz, onkoloji ve bazı tansiyon ilaçları yurt dışı menşeili ilaçlardır. Zaten yerli ilaç kullanımında, hekim arkadaşlar da titiz davranıyor. Genel reçetelere yerli ilaçlar yazılıyor. Türkiye’de, yerli ilaçtaki tahmini pazar payımızın yüzde 50’lerin üzerinde olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de üretimi olmayan yani hammaddesi olmayan bir takım ilaçlar mecburen yurt dışından gelecek. Bunların bir kısmı da pahalı ilaçlardır. Örneğin, onkoloji ilaçları pahalı ilaçlar sınıfına giriyor. Ayrıca onkoloji ilaçları eczanelerden verilmiyor; hastane eczanelerinden vatandaşa sunuluyor. Hastane bu ilaçları, ihale yolu ile alıyor.” şeklinde konuştu.

MİLLİ İLAÇ HEDEFİNE ULAŞMAK İÇİN…

Konya’da bir ilaç firması, sinir sistemi, sindirim sistemi, solunum sistemi, metabolizma, kardiyovasküler sistem, kas ve iskelet sistemi, dermatoloji, immünoloji, endokrinoloji ve enfeksiyon hastalıkları alanlarında ilaç üretimi gerçekleştiriyor. Ayrıca, kanser ve kansere bağlı hastalıklara yönelik olarak biyoteknolojik ürünler geliştirmek amacıyla çalışmalar yapıyor. Gelecekte “milli ilaç” hedefine ulaşmak kapsamında yerli ilaç firmalarının desteklenerek, bu alanda kolaylık sağlanması da ilaç firmaları tarafından bekleniliyor. Çünkü küresel bir takım firmalar, yasaları ihlal etme pahasına örtülü ve açık operasyonlara girişebiliyor. Türkiye’nin bu alanda topyekûn hareket etmesi gerekiyor.  

SALİH KÖPRÜLÜ / YENİ HABER GAZETESİ