İki ileri, bir terör

41 kişinin hayatını kaybettiği 239 kişinin de yaralandığı Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısının zamanının manidar olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Yiğit Anıl Güzelipek, Türkiye’nin Rusya ile İsrail ilişkilerinin normalleşme sürecine girmesinin terör örgütlerini rahatsız ettiğini söyledi. 

Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr Yiğit Anıl Güzelipek, Atatürk Havalimanı'ndaki terör saldırısı ve Türkiye-Rusya, Türkiye- İsrail ilişkilerinin normalleşe süreciyle ilgili Yeni Haber’e özel açıklamalarda bulundu.  Güzelipek Atatürk Havalimanı'nda Dış Hatlar Terminali'nde dış hatla gidiş, dış hatlar geliş ve havalimanının otoparkı olmak üzere 3 ayrı noktada patlamada ölü sayısının 41'e yükseldiği, 239 kişinin de yaralandığı açıklandığını ifade etti.  Türkiye’nin Rusya ile İsrail ilişkilerinin normalleşme sürecinin terör örgütlerini rahatsız ettiğini ifade eden Güzelipek, “İstanbul’daki terör saldırısı Türkiye’nin ilişkilerinin kötü olduğu komşularıyla normalleşme sürecinin başlamasıyla gerçekleşti. Terör örgütleri bu rahatsızlıklarını bu yolla gösterdiler” dedi.

TÜRKİYE’NİN JEOPOLİTİK KONUMU ÖNEMLİ ETKEN

Uçak düşürme hadisesiyle bölgedeki çok önemli iki ülke olan Rusya ile Türkiye’nin arasını açıldığını ifade eden Güzelipek, “Krizin uzun süreceğini tahmin etmiyordum. Çünkü önemli iki önemli iki ülke arasındaki yüksek gerilim uzun sürmez. Taraflar makul olan kararları alırlar. Bunda en önemli etken iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler. Çift taraflı bir ekonomik zarar meydana geldi. Özellikle gıda, yaş meyve ve turizm alanında ciddi düşüşler her iki tarafı da ciddi anlamda etkiledi. Doğalgaz konusunda İsrail’in doğalgazı Türkiye üzerinden geçiyor. Rusya’nın da benzer eylemleri var. Bu ilişkilerin düzelmesindeki en büyük etkenlerden biri de Türkiye’nin jeopolitik konumu. Hem Rusya hem de İsrail’in doğalgazı Türkiye üzerinden dış pazarlara transfer ediyor.  Bu da Türkiye’nin elini güçlendiren bir konu. İkili ilişkilerde enerji ve doğalgaz kozunu iyi okumak gerekiyor” diye konuştu.

RUSYA KRİZİ TIRMANDIRMAK İSTEDİ

Rusya krizi tırmandırma politikası izlediğinden dolayı bu krizin uzun sürdüğünü vurgulayan Güzelipek,  “Ama son döneme girildiğinde ilişkiler yumuşa eğilimine girdi. Bu da son derece rasyonel bir karardı.  Rusya, Suriye üzerinde etki alanının artırmayı seçmişti. Suriye’deki karışıklıklar devam ediyor. Rusya yavaş yavaş kademeli olarak Suriye’den çekiliyor. Suriye krizini de kontrol çıkmasıyla beraber Avrupa’da mülteci krizine dönüşmek eğilimindeydi. Bu bağlamda Rusya ve Türkiye’nin de Suriye konusunda ortak bir tutum sergilemeleri elzem oldu. Rusya krizi tek başına yönetmektense daha fazla aktörü de işin içine sokarak biraz daha çeşitli çözümler bulma yoluna gitti. Suriye noktasında Türkiye ve Rusya’nın iş birliği içinde olması elzem oldu” şeklinde konuştu.

SURİYE’DEKİ KRİZ TEK BAŞINA ÇÖZÜLEMEZ

Türkiye bu aralar sorun yaşamış olduğu önemli ülkelerle ilişkilerini normalleştirme yoluna gittiğinin altını çizen Güzelipek, “Suriye’deki kriz çok daha fazla ülkeyi içine çekti. Suriye’deki krizin tek başına çözülemeyeceği anlaşıldı. Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin normalleşmesi de Suriye krizinin çözülmesine de katkı sağlayacağını düşünüyorum.  İsrail ile ilişkilerin iyileşmesi Rusya ile paralellik arz eden bir durum. İsrail Ortadoğu’daki önemli ülkelerden bir tanesi. Suriye ve İran üzerinde önemli güvenlik politikaları var. İran’ın batı ile ilişkilerinde yeni bir dönem açıldı. İran artık kapılarını Avrupa’ya doğru yavaş yavaş açmaya başladı. İran’ın bu açılımıyla beraber bölgedeki yumuşama havasının krizleri gerilimleri düşürme eğilimi ortaya çıkardı. Suriye olayının yanında İran’ın batıyla ilişkilerini düzeltmesi Ortadoğu’da bir domine etkisi gösteriyor. Bu ikili ilişkilerin düzelmesi İran’ın bu süreciyle birlikte Ortadoğu’daki diğer ülkelerde ilişkilerini gözden geçirme fırsatı buldular. Önemli ülkeler Suriye kriziyle beraber bölgedeki önemli ülkelerin birbirleriyle düşmanlık ilişkisi bulunma lüksleri yok” dedi.
İSMAİL POÇAN