İstanbul'da 4 Çeçen'in silahlı saldırıda öldürülmesi davası

İstanbul'da 4 Çeçen'in silahlı saldırıda öldürülmesi davası
Zeytinburnu'nda 2009 ve 2011 yıllarında Çeçen asıllı 4 kişinin silahlı saldırılarda öldürülmesiyle ilgili 2'si firari 3 kişinin yargılanmasına devam edildi

 

Zeytinburnu'nda 2009 ve 2011 yıllarında Çeçen asıllı 4 kişinin silahlı saldırılarda öldürülmesiyle ilgili 2'si firari 3 kişinin yargılanmasına devam edildi.

Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Temur Makhauri ile tarafların avukatı ve tercüman İlhami Habib katıldı. Sanık Makhauri'nin duruşmaya, kurşun geçirmez yelekle geldiği görüldü.

Mahkeme Heyeti Başkanı İlhami Yıldız, Türk Hava Yolları'ndan gelen yazıda, geçmişe yönelik uçuş ve yolcu bilgilerinin sistemde 5 yılı kapsayacak şekilde olduğundan 26-28 Şubat 2009 tarihlerindeki uçuş detaylarıyla ilgili bilgilere ulaşılamadığını belirtti.

Duruşmada tercüman aracılığıyla tanık olarak dinlenilen Amkhad Umarov, Ali Osaev'in akrabası olduğunu, ölen diğer kişileri ve sanığı tanıdığını, olayı görmediğini anlatarak, ''Ali Osaev'in sanık tarafından öldürüldüğünü duydum. Videosunu izledim. Ben sanığı 10 yıldır tanırım. Sanık Temur Makhauri toplumdan borç para almıştı. Şamil Basaev isimli kişi bizlere para göndermişti. Onun tarafından yollanan sanığın eline geçti ve o paralar kayboldu. Öldürülen Ali Osaev de sanıktan parayı talep etmişti. Para hakkında konuşmuşlar. Ondan sonra bu olay gerçekleşti'' diye konuştu.

Tanık Umarov, Osaev'in ölümünden sonra Tiflis'teki bir arkadaşlarını Makhauri'nin yanına gönderdiklerini, daha sonra sanığın arkadaşlarına ''öldürülecek birisi varsa bana iş olarak verin bu parayı benim üzerimden silin'' dediğini, 128 bin dolardan bahsedildiğini ve bu konuşmalardan sonra sanığın katil olduğundan emin olduğunu söyledi. 

Makhauri'nin Gürcü istihbaratı adına çalıştığını savunan Umarov, sanığın Gürcistan'dan Türkiye'ye gelen Çeçenlere yardım ettiğini, Ruslara esir düştüğünü dile getirerek, "Aldığım duyumlara göre 5 kişi esir düştü ve diğerleri kayboldu, sadece sanık Gürcistan'a geri döndü" dedi.

Tanık İmran Abdulazimov tercüman vasıtasıyla verdiği ifadesinde, Ali Osaev ile dernek açmak için çalıştığını, Osaev'in bu dönemde öldürüldüğünü anlatarak, güvenlik kameralarınca kaydedilen görüntülerdeki kişinin sanık olduğunu düşündüğünü kaydetti. 

Abdulazimov, ölen Ali Osaev'in Türkiye'deki Kafkasların temsilcisi olduğunu ancak nedense Türkiye'de sevilmediğini belirterek, Osaev'in dernek çalışmaları nedeniyle öldürüldüğünü iddia etti.

Tanık olarak dinlenilen Şahin Ertuğrul da olayı gördüğünü, şahsın kafasında peruk olduğunu, yüzünü göremediğini ve bir araçtan indiğini belirterek, maktule yabancı dilde bir şeyler söyledikten sonra vurduğunu ve koşarak olay yerinden kaçtığını söyledi.

Sanık Temur Makhauri'nin avukatı Ufuk Kalkan, müvekkilinin olay tarihinde Gürcistan'da olduğunu ifade ederek, tahliyesini istedi.

Mahkeme heyeti, gelmeyen tanıklar ve müştekiler hakkında zorla getirilme kararı çıkarılmasına, sanık Temur Makhauri'nin yandan ve boydan çekilecek fotoğrafının dosyadaki fotoğraflarla karşılaştırılması için bilirkişiye gönderilmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

Duruşma sonrasında açıklama yapan İnsani Müdafa ve Kardeşlik Derneği (İMKANDER) Genel Başkanı Murat Özer, davayla ilk kez Türk yargısının Rus istihbaratını doğrudan suçlayan bir noktaya geldiğini belirterek, ''Hükümetin üzerine düşen görev, mahkemenin rahat ve özgür bir şekilde çalışabilmesinin önünü açmaktır'' dedi.

 

- İddianameden

 

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 26 Şubat 2009'da Zeytinburnu'nda Musa Ali Osaev'in öldürüldüğü, bu suikasti de "Zona" kod adlı Gürcistan uyruklu Temur Makhauri'nin işlediği belirtiliyor. 

İddianamede, yine Zeytinburnu'nda 6 Eylül 2011'de Berg-Khazh Musaev, Rüstem Altemirov ve Zaurbek Amirev'in öldürülmelerinin, Rus istihbarat örgütü FSB adına çalışan ve Türkiye'ye "Alexander Zharkov" ve "Nadim Ayupov" ismi yazılı sahte pasaportla yurda giren iki kişi tarafından işlendiği kaydediliyor. 

''Zona'' kod adlı Temur Makhauri'nin 19 Ekim 2012'de İstanbul Atatürk Havalimanı'nda Mısır'a giderken tutuklandığı anlatılan iddianamede, "Alexander Zharkov" ve "Nadim Ayupov" ismi yazılı sahte pasaportla yurda giren iki kişinin ise halen firari olduğu bildiriliyor. 

İddianamede, Temur Makhauri, Alexander Zharkov ve Nadim Ayupov hakkında ''tasarlayarak adam öldürmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile ''ruhsatsız ateşli silah satın alma, taşıma veya bulundurma'' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar cezalandırılmaları isteniyor.