Türk halkının rekor düzeyde katılım göstererek dünya demokrasisine ders verdiği 16 Nisan referandumundan çıkan istikrar kararı piyasalara can suyu oldu.

Koalisyon hükümetlerini imkansız kılan, süreklilik ve istikrar sağlayacak olan yeni sisteme duyulan güven ilk günden etkisini göstererek ekonomiye milyar dolarlık pozitifi katkı sağladı.

Ancak bu durumu kabullenemeyen, referandumdan çıkan sonuca gölge düşürmeye kalkan derin Avrupa ve ana muhalefet güzel ülkemi yangın yerine çeviren gezi parkı olaylarının bir benzeri için harekete geçti.

Her yolu denediniz tek umut ikinci gezi oldu sizin için!

Referandum için kesinleşmiş karar açıklanmadan harekete geçen provokatörler ülke genelimde lokal yürüyüşler düzenlemeye çalıştılar ama gereken katılımı sağlayamadılar. Tabi emniyetten de  yeterli desteği alamıyorlar artık.

Bunun üzerine sosyal medyadan asılsız, belgesiz, delilsiz boş belgeleri dolaşıma sokmaya kalktılar. Amaç toplumun farklı farklı kesimlerini provake etmek. Türkiye'yi kaos sürecine sokmaya çalışanlar tarafından başlatılan provokasyon girişimleri devam ederken ana muhalefet parti vekilleri de düğmeye bastı.

"Zorunlu alışverişin dışında ekonomik faaliyetlerimi en aza indiriyorum. Sözcü'den başka gazete almayacağım." diyen vekile de tepkiler sürüyor. Sokak eylemlerine katılım çağrısı da cabası. Referandum sonucu gayri meşru sokak eylemleri meşru diyerek vatandaşı protestoya davet ediyor resmen.

İkinci gezi kalkışması için harekete geçenlerin asıl hedefi ekonomik darbeye zemin oluşturmak. Ana muhalefet vekilinin ekonomiyi durduralım ülkeyi batıralım çağrısı !!yeni bir gezi kalkışmasının alt yapısına yapılan hizmeti açık ve net şekilde gösteriyor zaten.

Amaç ortada! CHP ülke menfaatini değil, kendi menfaatini düşünüyor. Ekonomiyi çökerterek hükümetin yıpranmasını sağlamak en temel hedefiniz. Sorsak hepiniz demokrasi bekçisi! Vatanını herkesten çok düşünüyorsunuz. Böyle vatanseverlik anlayışı olamaz.

Yazıklar olsun. Bu vatan topraklarına katkınız yok en azından köstek olmayın. Siz 67 yıldır neden seçim kazanamadığınıza kafa yorun yeterli! Tepkileriniz anti-demokratik ve gayrimeşru! Meclis zeminini terk etmek, halkın arasına katılıp halk hareketi başlatmak ve siyasi iktidarı ya da egemenlere başkaldırı için sine-i millete döneceğiz de nedir? Siz işinizi yapın kolaya kaçmayın! Millet iradesine tarihinde hiç bir zaman saygı duymamış, güvenmemiş olan; asla Sine-i Millet yapamaz! Kuru bir tehditten öte değil bu. Milletin kararına saygı gösterin yeter.

                28 mayıs 2013'te üç beş ağaç bahane ederek İstanbul Gezi Parkında başlattığınız eylemler ile yaklaşık 15 gün boyunca geniş çaplı bir kaos ortamı oluşturarak tüm Türkiye'yi milyar dolarlık zarara soktuğunuz yetmiyormuş gibi aynı hainliğin peşinde koşuyorsunuz.

Merkez bankası gezi olayları sonrası 1 aylık dönemde yabancı yatırımcıların 8 milyar dolar çıkış yaptığını açıklamıştı. Bu kriz üç ay devam ederken şirketler değer kaybetti, dolar ve faiz fırladı. Eylemler makroekonomik göstergeler açısından telafisi yılları alacak hasarlara neden oldu. Bunu da derdi vatan olanlar ancak anlar.

Türkiye'ye karşı tahammülü olmayan Avrupa ülkelerinin terör örgütleriyle birlikte hayır kampanyasına destek vermesi, teröristler ile kolkola girip Türkiye düşmanlığı yapması ve gurbetçilere faşist saldırılar düzenleyen ülkeler ile sizin aranızdaki fark nedir?

Herşeye rağmen daha güzel bir ülke inşa etmek yolunda güçlü bir adım attık. Ülkemizde istikrar olduğu müddetçe demokratik anlamda, insanlar fikirlerini ifade edip, demokrasinin gereği olan referandumda fikirler böyle açıkça beyan edildikten ve sonuca saygı gösterildikten sonra aşamayacağımız engel yoktur.

Halkoylaması sonucunda uluslararası yatırımcılardan alınan dönüşümler de olumlu. Bundan sonraki süreçte, mevzuat ve diğer reformlar konusunda neler yapılacağı, sistemde kimin görev olacağı ile ilgili konuların netlik kazanmasıyla birlikte adımların hızla atılmasını bekliyoruz. Yabancı yatırımcılar için yeni sistemimiz fırsat niteliğinde olacak inşallah.

Uluslararası yatırımcıların; bürokrasinin daha etkin çalışması, kararların daha hızlı alınması, kamu reformu noktasında iyileştirilmelerin yapılması ve siyasi istikrarla gelen öngörülebilir piyasa gibi niteliklere baktığını ve gelecek dönemde bu konularda iyileştirme olacağına inandıklarını biliyoruz.

Piyasalar referandumdan çıkan sonuçla beraber yükseliş trendine geçerken bu durumu tersine çevirmeye çalışanlar var.

Referandum öncesinde sandıktan hayır çıkmasınlar ilgili yazılar yayınlayan Avrupa medyası, referandum sonucunun Türkiye ekonomisine katkısını yazmaya başladı bile. İstanbul piyasalarında %760 kazanç ve hızlı ekonomik büyüme getirdiğine dikkatler çekiliyor. Küresel piyasalarda artan risk iştahına paralel olarak dolar diğer para birimleri karşısında değer kaybederken Türk Lirası karşısındaki düşüşü dikkat çeker derecede.

Milletin tercihi evet olunca gerçekleri yazmaya başlayan İngilizler de seçim başarımızı hatırlatarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan dönemindeki ekonomideki büyümeye vurgu yapıyor.

Yani anlayacağımız dünya ülkeleri de kararımız doğrultusunda makas değiştiriyor.

Aydınlık ve güçlü yarınlara istikrar ile ilerlerken; Allah yâr ve yardımcımız olsun. Şer odaklarına fırsat vermesin.