İtalya’da anti-faşizm kanununun kaldırılması çağrısı tartışma başlattı

ROMA (AA) - İtalya’da aşırı sağcı Lig partisinden Aile Bakanı Lorenzo Fontana’nın faşizm karşıtı Mancino Kanunu’nun kaldırılması yönündeki çağrısı ülkede tartışmaya yol açtı.

İtalyan ANSA ajansının haberine göre Aile Bakanı Fontana, 1993 yılında kabul edilen faşizm karşıtı Mancino Kanunu’nun kaldırılması çağrısında bulundu.

Fontana, Facebook hesabından yaptığı paylaşımda, “Son birkaç yıldır küreselciler tarafından anti-İtalyan ırkçılıklarını, anti-faşizm gibi göstermek için kullanılan Mancino Kanunu’nu kaldıralım.” ifadelerini kullandı.

- "Neo-faşizme göz kırpmaktansa ayrımcılıkla mücadele etmeliyiz"

Fontana’nın bu açıklaması ülke genelinde tepkilere neden oldu.

Muhalefetteki sol görüşlü Demokrat Parti (PD) konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Irkçı kanunlardan 80 yıl sonra, sürekli olarak neo-faşizme göz kırpmaktansa ayrımcılıkla mücadele etmek iyi olurdu.” ifadelerini kullandı.

PD, teklifin aşırı sağcı Lig ve sistem karşıtı 5 Yıldız Hareketi (M5S) hükümetinin aşırı sağcı eğilimini ortaya koyduğunu belirtti.

PD Başkanı Matteo Orfini ise kanunun kaldırılması teklifiyle ilgili, “Çünkü faşistler ve ırkçılar bundan hoşlanır.” değerlendirmesinde bulunurken, PD’nin Senatörlerinden Edoardo Patriarca da partisinin Mancino kanununu sonuna kadar savunacaklarını belirtti.

- Fontana’ya istifa çağrısı

Sol görüşlü Özgür ve Eşit (LeU) partisi ve İtalya Ulusal Partizan Birliği (ANPI), Bakan Fontana’ya istifaya davet etti.

ANPI Başkanı Carla Nespolo, Fontana’nın açıklamaları ile anayasayı ihlal ettiğini savundu.

- Hükümet ikiye bölündü

Lig ve M5s’nin oluşturduğu koalisyon hükümetinden ise konuyla ilgili farklı açıklamalar geldi.

Aşırı sağcı Lig’in lideri, Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini, Fontana’yla aynı fikirde olduğunu söylerken M5S’nin lideri, Başbakan Yardımcısı ve Ekonomik Kalkınma, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Luigi Di Maio ise kanunun yerinde kalması gerektiğini dile getirdi.

Salvini, “Bana Mancino kanununun kaldırılması için bir yasa hazırlayacak mıyız veya imza toplayacak mıyız diye sorarsanız hayır derim. Bu bir fikir, ama kesinlikle hükümetin veya Lig’in önceliği değil. Ama Fontana’nın teklifine katılıyorum. Fikirlere karşı fikirler ortaya koyarsınız, kelepçe takmazsınız.” ifadesini kullandı.

Di Maio ise Fontana’nın teklifine karşı olduğunu ve Mancino Kanunu’nun yerinde kalması gerektiğini bildirdi.

- “Bu tür kanunlar dokunulmazdır” vurgusu

Başbakan Giuseppe Conte ise Facebook hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Mancino Kanunu’nun kaldırılması gibi bir şeyin hükümet programında yer almadığının ve hükümet üyeleri arasında hiç konuşulmadığının altını çizdi.

Conte, “Kişisel olarak fikirlere saygı duymanın herhangi bir demokratik sistemin temel bir değeri olduğunu düşünüyorum. Ama aynı zamanda şiddeti teşvik edici ve her türlü ırk, etnik veya dini ayrımcılık propagandasına karşı olan yasama araçlarının da dokunulmaz olduğunu düşünüyorum.” açıklamasını yaptı.

Dönemin İçişleri Bakanı Nicola Mancino’nun adını alan kanun, şiddeti teşvik suçu ve nefret sembollerinin kullanılması da dahil olmak üzere geniş bir çerçevede nefret suçlarından bireylerin cezalandırılmasına imkan tanıyor.