İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İZMİR Büyükşehir Belediyesi, yerelde kalkınma hedefiyle yürüttüğü projeler kapsamında İzmir Tarım Festivali'nin ikincisini düzenledi.
İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İZMİR Büyükşehir Belediyesi, yerelde kalkınma hedefiyle yürüttüğü projeler kapsamında İzmir Tarım Festivali'nin ikincisini düzenledi. Köylü-kentli buluşmasına sahne olan festival kapsamında 7 ayrı tarım kooperatifiyle zeytinyağı, bal, süt, çay, zeytin ve çiçek alım sözleşmesi imzalandı. Üreticilerin yoğun ilgi gösterdiği festivalde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, meydandaki kalabalığın "Bizi bırakma" sözlerine karşılık "Bu bir nöbet değişimidir. Bu gereklidir ve zorunludur. Önemli olan bayrağı alan arkadaşımızın o bayrağı daha yükseklere taşımasıdır" dedi.

İzmir 2'nci Tarım Festivali Konak Pier'den başlayan kortej yürüyüşünün ardından, Gündoğdu Meydanı'nda çok renkli bir etkinliğe sahne oldu. CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na yoğun ilgi ve desteğin gösterildiği kortej yürüyüşünün tamamlandığı Gündoğdu Meydanı, bir miting alanını andırdı. Festivale CHP İzmir milletvekilleri Atilla Sertel ve Kani Beko ile ilçe belediye başkanları, tarım gıda kooperatiflerinin temsilcileri katıldı.

2007 yılından bu yana sürdürdüğü kırsal kesim destekleri ile tarımdaki büyümeye katkıda bulunan Büyükşehir Belediyesi, bunu üreticilerle birlikte kutladı. Festival kapsamında köylü ile kentli biraraya gelirken İzmir kırsalında yetişen sağlıklı ürünlerin tanıtımına da katkı sağlandı.

'BİZİ ANLAYAMAYANLAR SOFRALARINA BAKSIN'

İzmir Tarım Grubu Başkanı Mahmut Eskiyörük, konuşmasına köylü ve çiftçi olmaktan gurur duyduğunu söyleyerek başladı. İzmir'den Türkiye'ye sevgi, barış, insanlık, demokrasi ve adalet mesajları vereceklerini belirten Eskiyörük, "Bizler çalışıyor, üretiyoruz. Çiftçiler olmasa insanlar aç kalır. Bizi anlayamayanlar varsa sofralarına baksın. 15 yıl önce bir yola çıkıldı. Çıkış noktası "Yoksulluk bir kader değildir" ilkesine dayandırıldı.Yoksulluk İzmir'e yakışmıyordu. Aziz Kocaoğlu'nun öncülüğünde İzmir Modeli için bir adım atıldı. İzmir'in zenginleşmesi, köylünün yerinde üretmeye ve yaşamaya devam etmesini sağlamak için yola çıkıldı. İzmir Modeli ihmal edilen üreticinin değer görmesidir. Horlanan, dışlanan, oy deposu olarak bakılan köylünün değer görmesidir. Bu model kentin sahibinin köylü olduğunun bilinmesi, kırsalın sorunlarının çözülmeden kentin sorunlarının çözülmeyeceğinin bilinmesidir. İzmir modeli üreticiye sahip çıkarak kişilerle değil projelerle uğraşmaktır" dedi. Daha önce üreticilerin traktörlerle tarlaya zor gittiğini belirten Eskiyörük, mahsullerin ezildiğini ve alıcı bulamadığını dile getirdi. Yolların asfaltlanmasıyla ürünlerin yeniden değer kazandığını anlatan Eskiyörük, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 2008'de başlattığı süt projesiyle de üreticilerin önünün açıldığını ve sonrasında "Süt Kuzusu" projesi sayesinde İzmir'deki çocukların süt içerek büyüdüğünü dile getirdi. Başkan Mahmut Eskiyörük, konuşmasının ardından ilçelerin kooperatif başkanlarıyla birlikte 30 ilçeden aldıkları toprak örnekleri ile birlikte anı plaketini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na takdim etti.

'TARIM VE HAYVANCILIK YAPMADAN AYAKTA KALAMAYIZ'

Başkan Aziz Kocaoğlu da Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e, devlete, millete, kente hizmet etmek için siyaset yaptığını söyleyerek, başka bir hesabı olmadığını dile getirdi. Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "14,5 yıl önce bize bir görev düştü. Layıkıyla yapmaya çalıştık. Ben 27 yaşına kadar çiftçilik yaptım. Devlet memurluğunun ardından özel sektörde yöneticilik yaptım ve ticaretle uğraştım. Ülkemiz uzun süredir egemen güçlerin uluslararası şirketlerin ve büyük devletlerin hegemonyası altında üretimden vazgeçerek bağımlı hale getirilmek isteniyor. Bir baba yiğit çıkıp da "Bu gidiş doğru değil" demiyor. Biz tarım ve hayvancılık yapmadan ayakta kalamayız, diyemiyor. Bugün Türkiye kendisi için yetiştirdiği beyinleri maalesef kapitalist ülkelere beyin göçüyle veriyor. Her şeyimiz var. Biz kim ne derse desin bu krizi de aşacağız. Ama her kriz yüzümüzde kalın çizgiye neden olacak. Ülkemiz işi bozulmuş küskün insanların ülkesi haline geliyor. Bu kadar kötü yönetime rağmen bu ülke hala ayakta duruyorsa kimseye muhtaç olmaz."

'BU BİR NÖBET DEĞİŞİMİDİR'

Türkiye'nin hayvan ve et ithal eder duruma gelmesini eleştiren Başkan Kocaoğlu, zengin olmak için siyaset yapmadığını belirtti. Meydanda kendisine "Bizi bırakma" şeklinde seslenen vatandaşlara yanıt veren Kocaoğlu, "Ben 71 yaşındayım ve buna canı gönülden inanıyorum. Bu bir nöbet değişimidir. Bu gereklidir ve zorunludur. Önemli olan bayrağı alan arkadaşımızın o bayrağı daha yükseklere taşımasıdır" dedi. Tarımda ve hayvancılıkta önemli işler yaptıklarını ifade eden Aziz Kocaoğlu, "Biz bu politikanın başlangıcındayız. Sahip çıkıldığında Türk insanının neler yapabileceğini gösterdik. Kenetlendik birbirimize güvendik. Daha yapılacak çok iş var" diye konuştu.

Konuşmasını sürdüren, Hollanda'nın 2017 yılı tarım ürünleri ve teknolojileri ihracatının 120 milyar dolar olduğunu belirten Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hollanda'nın tarım ürünleri ihracatı, bizim toplam ihracatımızdan çok az aşağıda. Konya kadar ülke ne hale gelmiş. Biz ise tarımda ithalat yapar duruma geldik. Onlar tarım kooperatifleri eliyle bu ihracatı yapıyor. Biz ise kooperatifçiliğe komünist diyoruz. İyi örnekleri devlet eliyle batırıyoruz. Millet tefecinin elinde kalsın istiyoruz. Elimiz tuttuğu sürece İzmir'de Türkiye tarımının gelişmesi için o değerlere yenilerini katacağız. Birlik içinde olmamız lazım. Birbirimize sahip çıkmamız lazım. Sanayinin, turizmin hizmet sektörünün de kalkınması için pek çok yatırım yaptık. Türkiye'de otellerin doluluk oranı yüzde 50 iken, İzmir'de yüzde 85 civarındadır. Bunun yarısını "fuarizmir'de yapılan etkinlikler sağlamaktadır. Sağlık kompleksleri, inanç turizmiyle beraber kentimiz Agora, Kadifekale aksıyla birlikte turizmde çağ atlayacak ve İzmirlilerin geliri artacak."

'HEMŞEHRİLERİM BİZE SAHİP ÇIKTI'

İzmir'de kim belediye başkanı olursa olsun elinde yol haritasının hazır olduğunu anlatan Başkan Aziz Kocaoğlu, "Hemşehrilerim bize sahip çıktılar. Hem adliyelerde, hem seçimlerde destek verdiler. Biz de sizlere layık olmaya çalıştık. Üzerine ölü toprağı serilmiş bir kentin 15 senede nasıl kalkınacağını gösterdik. Eli yüzü sümüklü denilen İzmir'i bu gün ülkenin gözbebeği yaptık. O günü de unutmadık, onun hesabını hemşehrilerim ile beraber sormaya devam edeceğiz. İzmir'i yaşam biçimiyle Ulu Önder'in eserlerine sahip çıkmaktan hiç kimse döndüremeyecek" dedi.

Kocaoğlu konuşmasının sonunda Türkiye'nin kurtuluşunun, bağımsızlığının sürmesinin İzmir'de üretilen model ile mümkün olduğunu söyleyerek bu gelişimin İzmir öncülüğünde gerçekleşeceğini anlattı ve "Çünkü İzmir Türkiye'nin en aydınlık en demokratik kenti. Biz de bu inanç olduğu müddetçe İzmir ilelebet çalışacak" diye konuştu.

Daha sonra "Süt kuzuları" olarak sahneye davet edilen çocuklar Başkan Kocaoğlu'na çiçek verdi.

Festivalde ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Gödence Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ile zeytinyağı, İzmir İli Arı Yetiştiricileri Birliği ile bal, Tire Süt Kalkınma Kooperatifi ile süt, Hopa Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ve Özçay Kooperatifi ile çay, Bergama İlçe Merkezi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ile zeytin, Bayındır Çiçek Üreticileri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ile de çiçek alım sözleşmeleri imzalandı.

FOTOĞRAFLI

İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

İzmir Tarım Festivali köylü ile kentliyi buluşturdu

Kaynak: