Kaderleri de ikiz

İki kardeşle evlendikten sonra bile aynı evde kalmaya devam eden ve 42 yıl boyunca hiç ayrılmayan Murat ve Bülent Özkan kardeşleri, diğer ikizlerden ayıran özellikleri bugüne kadar aynı hayatı hep 5’er dakika arayla yaşamaları.
Kaderleri de ikiz

42 yaşında olan ikiz kardeşler hayatlarını 5’er dakika arayla hep bir arada geçirdiler. Aynı anda doğdular, aynı anda evlendiler, aynı anda boşandılar. Birbirlerinden ayrı ne gülen ne de ağlayan ikizlerin ilginç hayat hikayesi haberimizde..

Bülent ve Murat Özkan 5’er dakika arayla doğan ikiz kardeşler. Kaderleri doğumdan itibaren birlikte olan kardeşler birbirlerinden hiç ayrılmadan 42 yaşına geldiler. Benzerlikleri yüzünden çevrelerinden çok ilgi gören ikizlerin kimi zaman keyifli kimi zamanda zor anlar yaşadıkları oldu. İkizlerden Murat Özkan; “Çok ilgi görüyorduk. Artık bunalmıştık. Sürekli sorular soruyorlardı. Tabi o zamanlar ayırt edilemeyecek kadar benziyorduk. Şimdi dış görünüş olarak eskisi kadar benzemiyoruz. Ama hisler duygular hala aynı. Öleceksek bile aynı anda ölelim. 1 dakika arayla bile olmasın, aynı anda ölelim. Birimiz ölse diğerimiz onun ne istediğini neler yapmak istediğini, hayallerini bilir ve onu yaşatmaya çalışır.” ifadelerini kullandı.

BİRBİRLERİNİN YERİNE GEÇİYORLARDI

İkizler büyüyüp okul çağına geldiğinde ise benzerliklerinden dolayı hem keyifli hem de zor durumlar yaşadıkları olmuş. Hayatları 5’er dakika arayla olan ikizlerin aynı yıl içerisinde sınıfta kaldıkları dahi olmuş. Benzerlikten dolayı okulda yaşadıklarını anlatan Bülent Özkan; “Okul döneminde biz artık ilgi görmekten bıkmıştık. Bu nedenle sınıfları ayırmaya karar verdik. Ayrılınca daha çok sorunlarla karşılaştık. Öğretmen benim dersten çıkıp Murat’ın sınıfına gidiyor sen az önce diğer sınıfta değil miydin bizi mi işletiyorsun diye dövüyordu. Bunun gibi çok problemle karşılaştık. Bunu avantaj olarak kullandığımız zamanlarda oldu. Bankadan ihtiyaç kredisi almaya gittim bana kredi vermediler. Murat kimliği alıp gitti ona kredi vermişler. Aynı kimlik, aynı bilgiler ama Murat konuşması ile etkileyip krediyi alabildi.” ifadelerini kullandı. Birbirlerinin yerine sınava bile giren ikizlerden Murat Özkan; “Benim İngilizcem iyiydi Bülent’in daha zayıftı. Lise döneminde sınav günü okula gittik. Boy kilo her şeyimiz aynı. Kimliğini alıp sınava girdim. Sınava Bülent girmiş olsaydı kalırdı, ben girim 9.90 aldık, geçtik. Annemizin rahmetli olduğu yıl da lisede aynı sınıfta aynı derslerden sınıfta kalmıştık.” şeklinde konuştu.

1-274.jpg

BENZERLİK YÜZÜNDEN KIZ ARKADAŞLARI DA KARIŞTIRDI DAYAK TA YEDİLER

İkizler birbirlerine o kadar çok benziyordu ki kız arkadaşları bile onları karıştırıyordu. Başlarına gelenleri anlatan Murat Özkan; “Kız arkadaşlarımız bile bizi karıştırıyordu. Bir gün bir kız gelip bana sarıldı. Kusura bakmayın sizi tanıyamadım dedim. Sen Bülent değil misin dedi. Bende yok ben ikiziyim deyince utandı kaçtı. Aynı şeyi benim kız arkadaşım ile Bülent’te yaşamış” dedi. Bunun yanında karıştırılıp birbirleri yüzünden dayak yedikleri anlar olduğunu da belirten Bülent Özkan; “ Benzerlikten dolayı dayak yediğimiz de oldu. Murat bir gün birisiyle kavga etmiş. Ben olaydan habersizim. Adamın biri geldi sen benim kızımı niye ağlatıyorsun diye bir tane vurdu. Sonra bende ağlayarak babama gittim. Babamla evlerine gittik. Orada anlaşıldı durum.” şeklinde konuştu.

BİR TEK ASKERLİKTE AYRI KALDILAR

İkiz kardeşler bir tek askerde ayrı kaldılar. Bu dönemde bile aynı şeyleri yaşadıklarını söyleyen Murat Özkan; “Bir tek askerde ayrıldık. Onda bile komutan ayırmak istemedi. Allah ayırmamış biz neden ayıracağız dedi. Ama işlerin başında birimizin kalması gerekiyordu. Bu yüzden ayrı ayrı gittik askere.Askerlikte bile ayrı olmamıza rağmen aynı şeyleri yaşadık. Bülent askerlikteyken inşaat işi yapıyorlarmış, Bülent’te tenekeye kumları az doldurmuş ağır gibi de taşıyormuş, yakalanmış. Aynı şeyi bende yapmıştım. Beni de aynı şekilde komutanım anladı dayak yedim. Birebir aynı şeyi yaşadık.” ifadelerini kullandı.  

BİR ELİN NESİ VAR İKİ ELİN SESİ VAR

Aynı anda hiçbir zaman iş sahibi olamadıklarını aktaran Bülent Özkan; “İkimiz aynı anda çalışamıyorduk. Örneğin ben işe girdim. Murat’ın işi varsa çıkarılıyordu. Mesela ben güvenlikte çalışıyordum. Sonra Murat dükkân açtı. Arkadaşıma ben işsiz kalacağım herhâlde dedim. Neden dedi. İkizim işe başladı dedim. Yok ya öyle şey olmaz dedi. 1 hafta 10 gün sonra eleman azaltacağız dediler beni işten çıkardılar.” ifadelerini kullandı. Kardeşinden çok büyük güç aldığını aktaran Murat Özkan; “Onun parası benim, benim param onundur. Onun borcu benim borcum yok. Onun sıkıntısı benim sıkıntım değişen hiçbir şey yok. Üzüntüyü de iki yaşıyoruz, mutluluğu da iki yaşıyoruz. Çünkü biz böyle büyüdük. Biz hayatta birbirimizden destek alarak bugünlere geldik. Namerde muhtaç olmadan kimseye kendimizi ezdirmeden geldik. Bir elin nesi var iki elin sesi var demeleri gerçekten doğru. Ben Allah razı olsun her zaman arkamdaydı derim. Beni çocukken dövmeye kimse cesaret edemezdi. Çünkü Bülent vardı. Birbirimize olan tutkunluğumuzu, birbirimiz için canımızı vereceğimizi bilirlerdi. Allah’ıma bin şükür iyi ki de ikiz olmuşum.” şeklinde konuştu.

2-145.jpg

AYNI GÜN EVLENDİLER AYNI GÜN BOŞANDILAR

Hayatları boyunca birbirlerinden ayrılmayan ikizleri evlilikleri de ayırmadı. İki kız kardeşle evlenen ikizlerden Murat Özkan; “Biz aynı gün aynı saatte evlendik. Ve iki kız kardeş ile evlendik. Annemiz biz küçükken köylere giderdi ikiz kız arardı ayrılmayalım diye. İkiz olmasa da iki kız kardeş ile evlendik. Kayınvalidem sonradan söyledi, biz aslında birini verecektik, ağzımız kapandı, her şey bitti gözümüz bir açıldı ikisini de vermişiz dedi. Evlendikten sonra da 10 yıl aynı evde yaşadık ve hiçbir sorun yaşamadık. Bizim gönlümüz genişti. Eşlerimiz içinde öyleydi. Eşlerimizin de ev ayıralım gibi istekleri yoktu. Evliyken çocuklar büyüyüp aile genişleyince evi ayırmaya karar verdik. Ama o zamana kadar hiç ayrı kalmadığımız için bize psikolojik olarak sıkıntı bastı ayrılacağız diye. Fakat bir türlü olmuyordu. Kaç kere gittim anlaşıyoruz her şey tamam bir sebep oluyor, nasip olmuyordu. En son kiralık bir eve bakarken ev sahibi evi satmak istedi. Ev sahibi ben seni sevdim diye evi değerinden daha düşük fiyata vereceğim dedi. Eşimde evi çok sevdi. Bende, evi ayıracağız, kardeşim işsiz bir şartla evi alırım evi ayırmazsak dedim. Eşimde tamam evi ayırmayalım dedi. İkizimle ayrılmadık diye çok mutlu olduk.” ifadelerini kullandı. Yine aynı anda boşandıklarını anlatan Bülent Özkan; “Biz tatildeyken Murat ve eşi ayrılmaya karar vermişler. Tatilden geldik, Murat’la eşi evden ayrılmış. 1 hafta sonra da benim eşimde ayrılmak istediğini söyledi. Hiçbir sorun yoktu. Aslında Murat ve eşinde de sorun yoktu. Nasıl oldu anlamadık ama o şekilde gelişti. Sonra mahkemeye gittik. Boşanmamız da 5’er dakika arayla oldu.” şeklinde konuştu. Boşanmaya gittiklerinde hâkiminde çok şaşırdığını söyleyen Murat Özkan; “Mahkeme salonuna önce Bülent girdi. 5 dakika sonra biz girdik. Hâkim çok şaşırdı bari siz boşanmayın dedi. Bende hakım bey onlar bizim yüzümüzden boşanmak zorunda kaldı benim üzüntüm de bu zaten dedim.” dedi.

İKİZ KARDEŞ FARKLI BİR DUYGU

Başka kardeşleri de olan ikiz kardeşler; “Başka kardeşlerimiz de var. Onlar içinde canlarımızı veririz ama hisler çok farklı oluyor. Mesela abimiz ablamız ne yapıyor ne ediyor diye düşünmüyoruz. Ama ikizimden ayrılsak düşünmeye başlıyoruz. Koskoca adamlarız yarım saat sonra neredesin diye ararız. Birbirimizi takip ederiz, kontrol ederiz. 42 yaşındayız aynı anda güldük aynı anda ağladık. Ayrı ayrı ne ağladık ne de güldük. Allah bizi beraber ağlattı, beraber güldürdü. Her zaman aynı hayatı yaşadık. İnşallah ölümümüzde aynı olur.” diye konuştular.

İkiz kardeşlerin babası Hasan Özkan; “İkizlerim bu zamana kadar hiçbir zaman ayrı kalmadılar. Okuldan gelirken bile birisi geciktiğinde diğeri dönüp arkasında göremeyince koşa koşa giderdi ve kol kola dönerlerdi. Evlatlarımın bu bağlılığı beni mutlu ediyor. Şükür bugüne kadar böyle geldiler.” dedi.

BÜŞRA AKSAKBAĞI / YENİHABER GAZETESİ