Katarakta tam lazerli sistem!

Özellikle Türkiye’de 60 yaş ve üstü insanlarda görülen katarakt hastalığında, tam lazerli yöntem ameliyatıyla 5 milimetrelik kusursuz bir yuva oluşturuluyor.
Katarakta tam lazerli sistem!

Özellikle Türkiye’de 60 yaş ve üstü insanlarda görülen katarakt hastalığında, tam lazerli yöntem ameliyatıyla 5 milimetrelik kusursuz bir yuva oluşturuluyor. Ameliyat sonrası komplikasyon oluşmadığına dikkat çeken Op. Dr. Mehmet Gülmez, “Ameliyatın ardından hastalarımız günlük yaşamına sorunsuz devam eder” dedi.

Göz bebeğinin arkasında göz merceğinin bulunduğuna dikkat çeken Dünya Göz Hastanesi Katarak ve Refraktif Cerrahi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Gülmez, “Göz merceğinin sertleşmesi olayına katarakt deriz. Hastaların önünde bir tül perdesi oluşur. Görüntü, gözün arkasında görme merkezine daha az ulaşır. Daha çok 60-65 yaş üstü insanlarda görülür. Ancak yeni doğan bir bebekten tutun 30 yaşındaki insana kadar her insanda olabilir. Biz kataraktı iki yöntemle temizliyoruz. Biri tam lazer yöntemi diğeri ise yarı lazer yöntemi. Tam lazerli sistemde, işin büyük bir kısmını kusursuz bir biçimde cihaz yapıyor. Konya’da sadece burada olan sistemde, cihaz kusursuz bir yatak hazırlıyor. Hastanın kataraktını temizlediğimiz zaman 2 mercek yerleştiriyoruz. Bunlardan birisi düz-normal mercek, diğeri ise akıllı mercek. Akıllı merceğin avantajı ise, gözlükte kullanmamış oluyorsunuz. Hem katarakt ameliyatı olmuş oluyorsunuz, hem de yakın veya uzak gözlüğü gidiyor” diye konuştu.

8-1-3-054.jpg

“KOMPLİKASYON ÇOK DÜŞÜK”

Yarı lazer sisteminde işin büyük bir bölümünü hekimin yaptığına vurgu yapan Gülmez, “Biz bu merceği bir yuvanın içerisine koyarız. Tam lazerli sistemde kusursuz bir yuva hazırlanır. Ama yarı lazerli sistemde elimizin hazırladığı bir yuva, cihazın yaptığı kadar kusursuz olmuyor. 5 ya da 5 buçuk milimetre bir yuva tercih ederiz. Tam merkezi ve yuvarlak olması önemlidir. Elimize bir kalem alıp 5 milimetrelik bir yuvarlak çizmek istesek, bunu kusursuz yapmamız mümkün değildir. Tam lazerli sistemdeki cihaz, bunu tam ve kusursuz yapıyor. Bununla birlikte tam lazerli sistemde, komplikasyon çok düşüktür ve çabuk iyileşme görülür” şeklinde konuştu.

“AMELİYAT SONRASI İŞE GİDEBİLİRLER”

60-65 yaş ve üstü insanların büyük bir kısmında katarakt olduğunun altını çizen Gülmez, “Eğer görme azalması, renklerde soluklaşma ve kamaşma gibi şikâyetleri varsa katarakt için mutlaka muayene gelmeliler. Ameliyat gerekliyse, bizim isteğimiz olmuşken en iyisinin olması. Tam lazerle olması bizim işimizi de kolaylaştırır. Hastanın konforunu da etkiler. Hasta, tam lazerli ameliyatın ardından ertesi gün çok rahat işe gider. Komplikasyon riski çok düşük. Bununla beraber iki tip mercekten bahsettim. Biri normal düz mercek, diğeri akıllı mercek. Bir işlem yapıldığında her şeyin dört dörtlük olması çok önemli. Biz sizin kataraktınızı aldık da ertesi gün gözlük vermek çok olmuyor. Akıllı merceği de takıp, hem yakını hem de uzağı net görmenizi isteriz. Ameliyat sonrası çok rahat işe veya okula gidebilirsiniz” dedi.

“KATARAKT HERKESTE VAR”

Hastanenin teknolojisinin çok iyi olduğunu aktaran Gülmez, “En iyi cihazlar ve merceklerle bu işlemleri çok rahat yapabiliyoruz. Özellikle görme seviyesi yüzde 50’nin altına düştüğü zaman katarakt ameliyatı yapılabilir. Katarakt, herkeste az da olsa vardır. Ancak hasta gözlükten de kurtulmak istiyorsa, bu hastaya lazer değil de akıllı mercek takarak hem kataraktı alırız hem de gözlükten kurtarırız. 50 yaşın üzerindeki kataraktı olan hastalara ameliyat yapabiliriz” ifadelerini kullandı. •YİĞİT BERKAY ÇOPUR

8-1-4-039.jpg