“Kendi askerimiz bize ateş etmez sandım”

FETÖ yanlısı askerler tarafından gerçekleştirilen darbe kalkışması sırasında Boğaz Köprüsünde bulunan ve bacağından vurularak yaralanan bir önceki dönem AK Parti Meram İlçe Başkanı İbrahim Özen o anları Yeni Haber’e anlattı.

Ruanda İş Konseyi ve Koordinasyon toplantısı için İstanbul’da bulunan bir önceki dönem AK Parti Meram İlçe Başkanı İbrahim Özen televizyonda FETÖ tarafından gerçekleştirilen darbe kalkışması haberlerini aldıktan sonra büyük bir kalabalıkla boğaz köprüsüne yürüyüşünü ve boğaz köprüsünde bacağından vuruluşunu ve hastaneye gidişini gazetemize anlattı.

İstanbul’da Ruanda İş Konseyi toplantısı için bulunduğunu söyleyen İbrahim Özen, “Cuma namazından önce Ruanda İş Konseyi toplantısını yaptık. Cuma namazından sonra Koordinasyon toplantısını gerçekleştirdik. Cumartesi günü de bayi ziyaretlerini gerçekleştirip Cumartesi akşamı trenle Konya’ya dönmeyi planlıyordum. Akşam yemeğini yedikten sonra otelde televizyon izlerken Boğaz köprüsünün askerler tarafından ulaşıma kapatıldığını öğrendim. Daha sonra uyuyup kalmışım. Saat 12 gibi İstanbul’daki satış temsilcisi arkadaşım arayıp “Abi darbe oldu. Haberin var mı?” dedi.  Televizyonu bir açtım ortalık karışmış. Haberleri o kanal senin bu kanal benim izledim. Dışardan bir ses geldi camı açtım ezan okunuyordu. Aşağıdan bir grubun otele doğru yürüdüğünü gördüm. Üzerimi giyip onlar otelin önüne gelene kadar bende aşağıya indim.Gruba nereye gittiklerini sordum. Köprüye gidiyoruz dediler.  Grupla beraber köprüye kadar yürüdük. Birden yanımızdan geçen arabalar geri dönmeye başladılar. “Gitmeyin ateş açıyorlar” dediler. Biz tabi en önde olunca arkadan haberimiz yok. Ateş açılıyor dedikçe arkadan kopmalar başlamış. Köprünün birinci ayağını geçip ikinci ayağına kadar geldim. Orada AK Parti İstanbul il yönetiminden bir abimizle birlikte insanları sakinleştirmeye çalıştık.” diye konuştu.

BİR ANDA BACAĞIMDA BİR SICAKLIK HİSSETTİM

Boğaz köprüsü üzerinde silah sesleri gelirken bizim askerimiz nasıl olsa bize ateş etmez dedikten hemen sonra bacağında bir sıcaklık hissettiğini söyleyen İbrahim Özen, “Tepeden uçaklar, helikopterler geçiyor ancak ışıkları yok sadece sesleri geliyordu. Daha sonra silah sesleri de gelmeye başladı. Ben o ara periscope yayını yapıyordum. Silah sesleri geliyor biz de en öndeyiz ama nasıl olsa asker bizi görüyor bizi vurmaz diyoruz. Asker bizim askerimiz sonuçta bize niye ateş etsin diyoruz. Birkaç yaralı görünce yere yatanlar oldu. Bende arkamı dönüp iki adım atmadan bir sıcaklık hissettim. Orda bulunan birinin boynundan bayrağı alıp bacağıma sardım. Taksiciye yaralı var dediler ama taksici kaçmış. Beni hemen başka bir araca bindirdiler hastaneye doğru yol almaya başladık. Kan kaybından bayılırsam diye Turgay’ a haber verdim. Çünkü oralarda beni başka tanıyan yok. Tam araçla hareket ederken göz yaşartıcı bir bomba geldi. Gözlerimiz de yanmaya başladı. Polisler yolu kapatmışlar bizim hızlı bir şekilde geldiğimizi görünce bu sefer de bize silah çektiler. Bizi durdurdular. Yaralı var deyince hastaneyi gösterdiler. İlk müdahaleyi yapıp hayati tehlikeniz yok dediler. Arabada beni getiren Mehmet diye bir çocuk vardı Allah razı olsun beni hiç bırakmadı. Gittiğimiz poliklinikte cerrahi müdahale yapılamıyormuş. Ambulans istedik ama bir türlü ambulans gelmedi. Özel araçla hastaneye ulaşmaya çalıştık. Yollar kapalı. Arka sokaklardan ilerlemeye çalıştık. Yolun bir tarafını çöp kamyonu kapatmış, bir tarafını belediye otobüsü kapatmış. Polis karşımıza çıkıyor siz kimsiniz deyip kimlik soruyor. Bu şekilde yaklaşık 2 saatte hastaneye ulaşabildik. Hastaneye ulaştık ama bu kez de doktor bulamadık. Saat 6’dan 10’a kadar da doktor bekledik. Gece 3’ten sabah saat 10’a kadar bir tampon ile idare ettim. Öğlen saat 1’de de ameliyata girdik. 2 saat de ameliyat sürdü. Şimdi çok şükür iyiyim. Herhangi bir problem yok.” şeklinde konuştu. Bu milletin darbelerden çok çektiğini söyleyen Özen; “Türkiye tüm ümmetin umudu, Türkiye’nin her türlü darbeye karşı koyması gerekir, bu ülkeyi seven herkesin Başkomutan’ın etrafında olması, söylediklerini dinlemesi, meydanları sürekli dolu tutması gerekir. Allah bu millete böyle acılar ve belalar göstermesin” dedi.

İSMAİL KOÇ / YENİ HABER GAZETESİ