‘Konya bir kaşık suda boğuldu”

Her yaz ailelerin kabusuna dönen boğulma vakalarında Konya, Türkiye birincisi oldu.
‘Konya bir kaşık suda boğuldu”

Ülkenin en kurak bölgesinin böyle bir birinciliğe imza atmasını tam manasıyla bir ironi olarak nitelendirilirken, aileler bu hassas konuda MEB başta olmak üzere bütün kurumların çocukların eğitimi için ortak bir proje yürütmeye çağırdı.

Sıcak havalardan bunalan vatandaşlar kendilerini denize, göletlere atıyor. Ülke genelinde hemen hemen her gün boğulma vakası yaşanıyor. Denizi olmayan Konya’da boğulma oranının en fazla il konumunda. Uzmanlar ise boğulmaların en büyük sebebinin eğitimsizlik olduğunu söylüyor. Konya kamuoyu en çok çocukların yaşadığı boğulma vakalarının önünün alınması için gerekli önlemlerin alınmasını istiyor.

Yurt genelinde etkili olan sıcaklardan bunalanların serinlemek için girdikleri deniz, göl ve kanal gibi yerlerde 80 günde 85'i çocuk 186 kişi yaşamını yitirdi.  Üç tarafı denizle çevrili Türkiye'de havaların ısınmasıyla serinlemek isteyenler denize, buna ulaşamayanlar da kanal ve göletlere giriyor.  Alınan tüm tedbirlere ve yapılan uyarılara rağmen ülke genelinde hemen hemen her gün boğulma vakası yaşanıyor. Denizler ve havuzlarda cankurtaranlı, kanal ve göletlerde ise tel örgü, çit ve tabelalı önlemlere rağmen 1 Haziran'dan itibaren 80 günde 58 ilde 85'i çocuk 186 kişi boğuldu. Derelerde 1'i Suriyeli, 1'i İranlı, 19'u çocuk 37 kişi, barajlarda 6'sı çocuk 16 kişi, göletlerde 16'sı çocuk 26 kişi, sulama kanallarında 5'i Suriyeli 21'i çocuk ve 1'i Suriyeli yetişkin 31 kişi, havuzlarda 7'si çocuk 10 kişi, şelalede ise 1 kişi yaşamını yitirdi. Denizlerde ise 2'si Alman turist, 16'sı çocuk 65 kişi boğuldu.  En çok boğulma vakasının yaşandığı iller Konya, Adana ve Antalya oldu. Denizi olmayan Konya’da boğulma oranının en fazla il olması ise şaşkınlık verici bir durum.

bogulma--(2).jpg

Bu süre içerisinde Konya’da yaşanan bazı boğulma olayları ise su şekilde;

30 Haziran

Ereğli’de sulama kanalına düşen zihinsel engelli genç, kendisini kurtarmak için suya atlayan ağabeyi ile birlikte hayatını kaybetti.

10 Temmuz

Beyşehir’de, serinlemek amacıyla Karaburun plajına 3 yaşındaki kızıyla birlikte girerek yüzen baba, tutunduğu simit üzerinden suya düşerek çırpınan çocuğunu kurtarma mücadelesi verirken kendisi boğuldu.

8 Ağustos

Konya’da arkadaşlarıyla gittiği derede yüzerken boğulma şakası yapan 15 yaşındaki Yasin Yıldırım, bir süre sonra suda boğularak hayatını kaybetti.

16 Ağustos

Hüyük’te aileleri tarafından kayıp ihbarı yapılan ve bir sulama göletinde cesetleri bulunan iki kız kardeş ile kuzenlerinin boğulduğu belirlendi.

28 Haziran

Ereğli’de sulama kanalında boğulmak üzere olan anne ve iki oğlu, vatandaşlar tarafından kurtarıldı.

bogulma--(3).jpg

HER BİREY YÜZME EĞİTİMİ ALMALI

Boğulmaların artmasının en önemli sebebi eğitimsizlik olduğunu ifade eden Yüzme havuzu işletmecisi Halit Tozar, her bireyin yüzme eğitimi alması gerektiğini söyledi.  “Çocukların ve velilerin kendilerine aşırı derecede güvenmesi sonucunda çocuklar kendi başlarına su veya su birikintisine girebiliyorlar” diyen Tozar, “Eskilerin tabiriyle bir kaşık su da boğulma tabiri gerçekten var. Derin ya da sığ hiç fark etmez mutlaka az olan sularda hatta süs havuzunda bile boğulmalar oluşabiliyor. O yüzden çocukların ve kişilerin eğitim almaları ve gözetmen eşliğinde olması gerekiyor. Ne kadar iyi bilirseniz bilin yanınızda mutlaka iyi bilen birinin olması gerekiyor. İyi yüzme bilenler bile kramp girmesi ya da başka bir rahatsızlık ortaya çıkması olasılığına karşı tek başlarına denize girmemelidir. Çünkü ani krizler gelebilir, kasılmalar oluşabilir, panik atak geçirebilir” ifadelerini kullandı.

halit-tozar.jpg

KONYA’DA YÜZME ŞARTLARI GELİŞTİ

Yazın yapılacak en faydalı sporlardan birinin yüzme olduğunu belirten Tozar, “Konya’da yüzme noktasında diğer illere göre harika bir il. Konya’nın şartları o kadar gelişti ki çok fazla havuz var. O yüzden özellikle yaz aylarında çocuklara eğitim aldırılmalıdır. Aynı zamanda velilerin de eğitim almaları gerekiyor. Nerde nasıl yüzmesi ne yapması gerekiyor ya da hangi suya girip girmemesi gerektiğini eğitimlerde öğrenirler.  Zaten denizimiz olmadığı için bu boğulmalar oluyor. Olsaydı denize girmek isteyenlerin eğitim almaları gerekecekti.  Çocuklar okullar kapanınca ne yapacaklarını bilemiyorlar ve ellerinde tablet telefon bir spor aktivitesi içerisinde değil. Ailelerin mutlaka bir spor aktivitesi için çocuklarının eğitim almalarını sağlamaları lazım. Yüzmeye yolladıklarında çocukların beslenmelerine de dikkat edilmiş oluyor. Bu doğrultuda sadece yüzme anlamında değil genel anlamda eğitmiş oluyor” diye konuştu.