“Konya yeni rekorlara imza atacak”

Konya’nın İhracatta, sanayi üretiminde ülke ekonomisine pozitif katkı sağladığını ifade eden KTO Başkanı Selçuk Öztürk, Konya'nın son 10 yılda ihracatta bir ivme yakalayıp Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını söyledi.
“Konya yeni rekorlara imza atacak”

Konya Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Öztürk, düzenlediği basın toplantısında Türkiye ve Konya ekonomisinin 2017 değerlendirmesi, 2018 beklentileri, KTO Projelerinde son durumunu değerlendirdi.   Küresel ekonomide 2018 yılında 2017'ye göre daha güçlü ve sağlıklı bir büyüme beklendiğini belirten Başkan Öztürk bununla beraber küresel ticaret hacminin de daha güçlü hale geleceği tahmin edildiğini söyledi.

“KÜRESEL EKONOMİ EN YÜKSEK HIZA ULAŞTI”

Küresel ticaret özellikle gelişmiş ülkelerde artan büyüme ile yukarı yönlü ivme kazansa da bu yeterli düzeyde olmadığını ifade eden Başkan Öztürk, “Güçlü ve sürdürülebilir orta vadeli büyüme için özellikle gelişmekte olan ekonomilerde daha fazla reforma ihtiyaç vardır. IMF’nin Küresel Ekonomik Görünüm Raporuna göre Türkiye’nin 2018 yılında yüzde 3,7 oranında büyüyeceği tahmin edilmektedir. Bu yıl ve önümüzdeki yıl büyümenin yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerde küresel finansal ortamın iyileşmesiyle ve gelişmiş ekonomilerdeki toparlanmayla artması beklenmektedir. 2017 yılında küresel ekonominin özeti olarak son 10 yılın en yüksek hızına ulaştı. Borsalar art arda rekorlar kırdı, piyasalardaki oynaklık azaldı. Finansal risklere karşı alınan tedbirler en düşük seviyelere geldi diyebiliriz” diye konuştu.

“TÜRKİYE EN HIZLI BÜYÜYEN ÜLKE OLDU”

“Küresel ekonomide 2018 yılında daha güçlü ve sağlıklı bir büyüme öngörülüyor” diyen Başkan Öztürk, “Tüm bunlara rağmen 2018 zor bir yıl olacak. Trump’ın öngörülemezliği nedeniyle yüksek siyasi riskler, Brexit süreci, küresel coğrafyada beklenen referandum ve seçimler, Ortadoğu’daki devam eden belirsizlik ve iş savaş durumu küresel ekonomiyle ilgili endişeleri artırmaktadır.2017 yılı Türkiye açısından ekonomide çarkların hızlandığı iş dünyasının umudunun güçlendiği bir yıl olmuştur. 2017 yılında vergiden istihdama, üretimden AR-GE’ye, ihracattan yatırıma kadar birçok alanda devlet destek ve teşviklerini uygulanmıştır. Türkiye yakaladığı büyüme oranlarıyla AB, G20 ve OECD ülkelerine fark atmış ve en hızlı büyüyen ekonomi olmuştur. Bu güçlü büyüme performansının yılsonuna kadar süreceği ve yılı yüzde 7’nin üzerinde bir büyüme ile kapatacağımızı düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

“İŞ YAPTIĞINIZ PARA İLE BORÇLANIN”

Öztürk, “ 2018 yılında da yatırımlar sürmeli, geçici kur etkisi en kısa zamanda bertaraf edilmeli ve enflasyonu tek hanede tutmak için gerekli tedbirler alınmalıdır. Bizim dikkate almamız gereken noktalar, ekonomik büyümenin niteliği ve sürdürülebilirliği, yükselen enflasyon, artan cari açık ve bütçe dengesi olmalıdır. 2018 yılını üretim odaklı, nitelikli büyüme açısından iyi değerlendirmeliyiz. Dövizin anlık hareketlerine karşı sakin olmalıyız. Özellikle iş yaptığımız para birimi hangisi ise o para birimi ile borçlanmaya devam etmeliyiz” dedi.

“KONYA ÜLKE EKONOMİSİNE POZİTİF KATKI SAĞLIYOR”

Konya’nın İhracat, sanayi üretimi, işsizlik gibi birçok parametrede Türkiye rakamlarından daha fazla artış göstererek her zaman ülke ekonomisine pozitif katkı sağladığını ifade eden Başkan Öztürk, “Konya son 10 yılda ihracatta bir ivme yakalasa da ekonomik potansiyeli düşünüldüğü zaman bu ivme Konya için yeterli değildir. 2017’de Konya, ihracatta cumhuriyet tarihinin rekorunu kırmıştır. Konya’nın ihracatı geçen yıla göre yüzde 17,4 artışla 1 milyar 564 milyon dolar olmuştur.  Konya’nın ihracatta 2018 yılı hedefi 1,8 milyar dolardır.  Konya ihracatını en çok artıran 4. İl olmuştur. Konya yeni rekorlara imza atacağına inanıyoruz. Bu noktada imalata verdiğimiz önem kadar pazarlamaya marka geliştirmeye inovasyona da önem vermeliyiz. Birlikte Konya’yız anlayışıyla çıktığımız yolsa Birlikte Güçlüyüz inancıyla ilerliyoruz ve bu inançla hedeflerimizi gerçekleştiriyoruz” şeklinde konuştu.

“YERLİ VE MİLLİ BİR MARKAMIZ YOK”

Türkiye’nin, araba üretiminde dünyanın ilk 10 ülkesinden biri olduğunu ifade eden Başkan Öztürk, “Ancak hiçbiri bizim kendi markamız değil. Yıllık 1 milyon 800 bin araç üreten bir ülkeyiz ve ürettiğimiz araçların yaklaşık 1 milyonunu ihraç ediyoruz. Ancak kendi yerli ve milli bir markamız yok. Bu nedenle yerli otomobil girişimini Türkiye için önemli bir gelişme olarak yorumluyoruz. Türkiye'nin, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında olma hedefi var. Şu anda dünyadaki en büyük ekonomiye sahip ilk 10 ülkenin kendi markalı araçları var. Çünkü bu teknolojiye mutlaka sahip olmanız gerekiyor” dedi.

İSMAİL POÇAN / YENİ HABER