Konya'da FETÖ'nün askeri yapılanması davası

FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında, 3. Ana Jet Üs Komutanlığı ile MAK timinde görevli eski askerlerin yargılanmasına devam ediliyor.
Konya'da FETÖ'nün askeri yapılanması davası

Konya'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, daha önce 3. Ana Jet Üs Komutanlığı ile Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timinde görevli olan 29'u tutuklu 31 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Konya 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden duruşmada yargılanan tutuklu sanıklardan eski Kurmay Yarbay Ersin Kayhan, 15 Temmuz gecesi 3. Ana Jet Üssü'nün giriş çıkışlara kapatıldığını belirterek, saat 23.35'e kadar olaylardan haberdar olmadığını, sabaha kadar gelişmeleri askeri personelle beraber televizyondan takip ettiklerini savundu.

Tutuklu sanıklardan eski Astsubay Ertuğrul Önal da FETÖ/PDY ile alakası olduğuna ilişkin suçlamaları reddederek, "Benim Amerika'ya vizem var. Darbenin yapıldığı tarihten yaklaşık 1 ay sonra tutuklandım. FETÖ/PDY üyesi olsam neden bu zaman aralığında kaçmayayım." dedi.

Tutuklu sanık eski Binbaşı Göksel Dağadası ise üste bulunan uçakların hazır bekletilmesi emrini filo komutanlarının verdiğini iddia etti.

Üste hazırlanan 2 helikopterin faaliyetlerinin filo tarafından belirlendiğini anlatan Dağadası, "Helikopterlere malzeme aktarılması emir-komuta doğrultusunda gerçekleştirilmiştir. Benim bunun dışında herhangi bir yetkim olamaz. Helikopterlere malzeme aktarılması, rutin bir iş olarak talep edildi. Bu araçların malzemelerinin her zaman tam olması istenirdi. Dolayısıyla sıklıkla malzeme aktarımı yapılırdı." diye konuştu.

Dağadası, eski 3. Ana Jet Üssü Harekat Komutanı Mustafa Ertürk'ün emriyle, alarm seviyesinin kırmızıya çıkarıldığı bilgisini aldığını belirtti.

Üsse dönmeleri istenen askeri personele, neden döndükleri ile ilgili detaylı bilgi verilmediğini anlatan Dağadası, şunları kaydetti:

"Üsse geldiğimizde bizimle bir görüşme yapılmadı. Uçuş pisti uçuşa elverişsiz hale getirildikten sonra, gelişmeleri televizyondan takip etmeye başladık. Valilik ve Emniyet Müdürlüğü ile yaptığımız görüşmelerin ardından, araç ve uçakların çalışmasını sağlayan ekipmanları söküp muhafaza altına aldık, başına da bir nöbetçi koyduk. Daha sonra bize, Hava Komutanlığı Harekat Merkezi'nden gelen emirlere uymamamız gerektiği bilgisi Eskişehir'den iletildi. Çünkü darbe girişiminin yaşandığı sırada Ankara'nın devre dışı olduğunu öğrenmiştik."

Tutuklu sanık eski Üsteğmen Kenan Şahin ise darbe girişimin olduğu 15 Temmuz'da kardeşini kaybettiğini, istese o gün çok kolay şekilde izin alıp kardeşinin cenazesine gidebileceğini, fakat gitmediğini öne sürdü.

Duruşma, sanıkların savunmalarının alınması ile devam ediyor.

 

Kaynak: