Ömer Kocabaş

Ömer Kocabaş

Konya'daki değişimi okumak

Konya'daki değişimi okumak

Şehrin halini, yaşanılan değişimi,  sosyal-ekonomik yapısını okuyup, yorumlamak için farklı yöntemler vardır. Ben Konya'daki değişimi, kapanan, yeni açılan işyerleri, yıkılan binalar üzerinden değerlendiriyorum. Zafer, Alaeddin ve Mevlana hattı görmek isteyene şehirle ilgili her zaman doğru bilgileri verir.

Son bir yıldır ülke genelinde yaşanılan ekonomik daralmadan Konya'da doğal olarak etkilendi. Birçok dükkân kapandı, zincir mağazalar şube sayılarını azaltıp, çok sayıda çalışanının işine son verdi. Şehrin merkezinde epey bir dükkân boşsa, kiralık-satılık ilanlarıyla donatılmışsa sıkıntı var demektir. Olayın bir diğer boyutu da Konya esnafının büyük bir kısmı krizle doğru mücadele edemedi. Daha doğrusu umursamadı, burnundan kıl aldırmaz tavırlarla her zaman ki gibi yüksek kazancın peşine düştü. Bu tarz durumlarda her zaman pazara giren alternatifler belirleyici rol üstlenirler. Vatandaşta doğal olarak fiyatı daha uygun olana yönelir.

Son bir yıllık süreçte Konya'nın köklü iki tane yerel market zinciri şube sayısını azaltarak ayakta kalmaya çalışıyor. Bu marketlere baktığımız zaman zaten yıllardır fiyatları ortalamanın üzerindeydi, isimlerinden, yılların alışkanlığından dolayı ayakta kalabiliyorlardı. Lakin artık devir değişti, vatandaşta oyunu kuralına göre oynamaya başladı. Geçim zor olduğundan alternatifler değerlendiriliyor. Konya esnafı çok sayıda farklı sektörde ekonomik daralmanın ilk aylarında ciddi kazanç elde etti. Depolarında bulunan mallara bile dövizdeki artışı bahane ederek zam yaptılar. Bu kulaklar salça fiyatı ile dolar ilişkisini bile duymuştu(!) Birkaç aylık daralmanın ardından işler azalmaya, durmaya başladı. Sonra klasik olarak kapanan, sektör değiştiren dükkânlar...

Kapanan her işyerine üzülürüz, çünkü oradan çok sayıda kişi geçimini sağlıyor. Diğer taraftan her şeyi ben bilirim anlayışı ile sürekli zam, eleman sayısı azaltma, çalışanların maaşlarını geciktirip, bankalar üzerinden kazanç peşine düşenlerin sonunun da böyle olacağı belliydi... Boş yere ağlamasınlar. Krizi fırsata çevirip, bırakın küçülmeyi daha da büyüyen esnafların sırrı da çok basit. Mümkün olduğunca az kâr oranıyla satış yapıp, sürümden kazancın bereketine inananlar ve bankalardan uzak duranlar bu sınavı başarıyla geçtiler. Bir hafta önce aldığımız ürüne gelen zammı sorguladığımızda yüzünü ekşiten, "Bunlar daha iyi zamanlar, önümüzdeki günlerde daha da zamlanacak"  diyen Nemrut suratlı, vatandaşın için düştüğü zor durumdan adeta zevk alan esnaf müsveddelerinin haline üzülecek değiliz...

Konya'da bankalar şube sayılarını azaltırken, telefon bayileri de kapanmaya başladı. Çiğ köftecilerin yerini lokmacılar alıyor. Vatandaş bir kuru simide 2-2 buçuk lira veremeyeceğinden de mantar gibi biten simit dükkânlarının da büyük bir bölümü kapandı. Özel hastaneler arasında bile arz-talep dengesinin ne kadar önemli olduğunu gördük... Şehrin ekonomik röntgenini  çekmek için çok fazla janjanlı ekonomi tabirine gerek yok. Her sektördeki pasta bellidir. Yıllar içinde bu pastanın büyüme potansiyeli de. Sektöre giren her yeni esnaf pasta dilimini daha da küçültür, bir süre sonra diğerlerinin dilimini ele geçirerek onları devre dışı bırakır. Konya'da çok sayıda sektörde yaşanılan işte bu arz-talep dengesinin sağlanamaması, günlük heveslerle pastayı tırtıklamaya çalışan meraklıların ortaya çıkmasıdır. Yerel basındaki daralma bile bu arz-talep dengesinin bozulmasındandır...

Buradan bir parantezde Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilen kafem'lere açalım. Ne kadar iyi bir uygulama olduğunu, özellikle ailecek, arkadaş gruplarıyla gürültü olmadan, uygun fiyatlı ve kaliteli ürünlerin bulunduğuyla ilgili daha önce birkaç yazı yazmıştık. Fakat son gördüğümüz manzara bizi üzdü. Kafemler self servis uygulamasına geçmiş. Belediyeler tarafından işletilen önceliği kârdan daha çok vatandaşa hizmet olan mekânlarda böyle bir uygulama doğru değil. Sohbetin en can alıcı noktasında kalkıp iki çay alıp gelmek, sohbeti bölmekte yakışmaz. Kafemlerde iki-üç masayı birleştirip, gün yapan teyzeleri bile görmüştüm. İnşallah Büyükşehir Belediyemiz en kısa sürede bu yanlış uygulamadan vazgeçip, yeniden servis uygulamasına geçer. Biz de kafemlerin müdavimi olmaya devam ederiz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ömer Kocabaş Arşivi
SON YAZILAR