Konyaspor’un içine düştüğü girdaptan çıkması ancak mevcut yönetimin sezon sonunda görevi bırakmasıyla mümkün olacaktır. O zamana kadar dua edelimde takım ligden düşmesin. Rüya gibi geçen 2-3 sezonun ardından yine ligde kalmaya sevinecek hale düşürülmemiz bile yönetimin istifası için yeter de artar bile…

Yönetim kademesinde çok fazla değişiklik olmamasına rağmen bu kadar vasat oyuncular nasıl transfer edilir insan merak ediyor. Aykut Kocaman kendi döneminde menajerlere bağlı kalmadan ya kendi istediği oyuncuları transfer ediyordu ya da transfer izleme heyetinin önerdiği futbolcuları kendisi de araştırıp öyle transferi onaylıyordu. Bu sene takımın bu hale geleceği sezon başından belliydi. İlk önce Bülent Akın sportif direktör oldu, ardından takımda menajerler cirit atmaya başladı. Bülent Akın daha sonra gönderildi ama artık takımın kimyası bozulmuştu.

 Sezon başında Konyaspor’dan ayrılan Riad Bajic, Barry Douglas,Vukovic’in yanı sıra bazı oyuncuları da takım gönderdi. Mantıklı düşünüldüğünde takıma üç tane iş yapacak, kalite anlamında birinci sınıf santrafor, stoper ve sol bek alınmalıydı. Kadro derinliği içinde 3 tane direk ilk on birde oynayacak oyuncuların yanına maliyeti düşük genç veya tecrübeli oyuncu alınabilirdi. Fakat biz ne yaptık. Bir tane kaliteli oyuncu almak yerine 3-4 tane vasat hatta vasat altı oyuncu alarak fantezi denedik, toplamda 15 transfer yaptık. Takımdan genç oyuncularla birlikte 10’dan fazla futbolcu ayrılmış görünüyor ama 18 kişilik kadroya bakarsak ayrılan futbolcu sayısı altı. Bu futbolcularında sadece 3’ü ilk on birde oynuyordu.

3 kulvarda oynayacağız diye belki 15 transfer yapabilirsiniz ama bu oyuncularında belli bir kalitesi olması gerekiyor. Evouna, Eze, Ezekiel, Manyama, kaleci Carlgren’i kim transfer etti merak ediyoruz?  Sezon başında Reşit Akçay’ın isim isim bu futbolcuları istemediği ortada. Transferlerin bir kısmı hoca gelmeden yapılmıştı. Taraftarların Eze ve Ezekiel’in farklı futbolcular olduğunu anlaması bile haftalar sürmüştü(!) Bu isimlerin yanında Kaan Özdemir, Savaş Polat gibi Fenerbahçe’den bonservis ödenerek alınan ama takıma katkı sağlamayan genç oyuncuları saymıyorum bile… Ya Allah rızası için Halil İbrahim Sönmez bile Afrikalı transferlerden daha fazla katkı sağlayamaz mıydı bu takıma. Traore’nin sakatlanmasının ardından resmen koca ilk yarıyı santrforsuz tamamladık ki Traore’nin asıl mevkii forvet arkasıydı.

Devre arasında takıma takviye yapılır işler düzelir demiştik. Sağ olsun yönetimimiz müsrifliğini yine gösterip bir doğru yaptıysa üç de yanlış yaptı. Yatabare transferi doğruydu ama kısa süre sonra talihsiz bir sakatlık yaşadı. Jahovic transferi tam nokta atışı oldu. Tabi ki mesele bu transferi sezon başı yapmaktı ama neyse… Ardından Eto transferi geldi. Şimdi Eto ve Jahovic’in aynı anda oynayamayacağı en başta belliydi. Geçtiğimiz haftalarda da bu açık açık ortaya çıktı. Birinden birinin yedek kalması lazım. Eto’nun yaşı ortada. Bu sezon form durumu da kötü. Böyle bir transfere gerek yoktu. Tabi yönetimde yanlış yapmak bir alışkanlık olunca devam ettiler…

Volkan Şen gibi Bursaspor’dan başka hiçbir yerde tutunamamış futbolcunun bu takımda ne işi var. Orkan transferin ardından ise tam bir rezillik çıktı. Yönetimin vizyonsuzluğu, çapsızlığı belgelendi. Orkan’ı transfer ederken en az 10 maçta 45 dakikanın üzerinde oynayacak diye madde konulmuş, eğer uymazsak 500 bin EURO tazminat ödememiz gerekiyormuş. Yalvar yakar bu maddeyi kaldırtmışız, bunu da marifetmiş gibi anlatıyorlar. Sırf bu olay bile yönetimin sezon sonu istifa etmesi için yeterlidir. Bir sezonda iki kupa kazanan, önceki yıl lig üçüncüsü olan, hedefi yüzüncü yılda şampiyonluk olan takımı ne hale getirdiler. Sanki biz Beşiktaş’ın pilot takımıyız da onun takımda düşünmediği oyunculara form kazandıracağız.

Yönetimin büyük bir kısmı dururken Avrupa’da oynayan, ligde korkulan takım, Aykut hocanın ayrılmasının ardından bu hale geldiyse kimin vizyonsuz, çapsız olduğu ortadadır. Demek ki keramet yönetimde değil Aykut hocadaymış ki bugün bunları yaşıyoruz. İnşallah ligde kalırız ve mayıs ayında bu vizyonsuz yönetimden kurtuluruz.