Ramazan Yaşar

Ramazan Yaşar

Kürt gençlerden Erdoğan’a mektup…

Kürt gençlerden Erdoğan’a mektup…

Silahların sesi daha gür çıkıyor biliyorum…

Savaşın yıkıcılığı daha çok gündemde onu da biliyorum…

Aslında tam da böyle zamanlarda silahın değil, sözlerin sesi daha gür olmalı. Silahların acı veren sesini ancak sükunet ve suhulet çağrısı yapan seslerle bastırabilir, susturabiliriz…

Savaşın ve şiddetin yıkıcılığına karşı, barışın gerekliliğini, aciliyetini ve en önemlisi hayatiyetini ancak böyle gündeme hakim kılabiliriz…

İşte böyle bir ses, onları duymamızı, onların sesine destek vermemiz bekliyor. Kürt kökenli gençler, bir internet sitesi üzerinden “Edi Bese (Artık Yeter)” adıyla başlattıkları imza kampanyasının ardından, bu kez Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bir mektup yazmışlar…
 

Ben de seslerini duyurmak için bugün köşemi onlara ayırdım. Söyledikleri güzel şeyler sahipsiz, ilgisiz kalmasın istiyorum. Mektup, “Sayın Cumhurbaşkanımız, bizler, barıştan, kardeşlikten, huzur ve birliktelikten yana tavır almış Kürt gençleriyiz” sözleriyle başlıyor.

“Bizler, bu vatanı öz yurdu, ay yıldızlı şanlı bayrağı şerefi ve namusu olarak kabullenmiş, ülkenin bütünlüğüne kastetmiş teröristlerin ihanetine tanıklık eden, ‘halkımız adına’ halkımıza zulmeden terör örgütünün zulmüne maruz kalmış gençleriz. Kürt gençleri olarak, çocukluğu barut kokusu sinmemiş, rengarenk çiçekler ile bezenmiş dağ eteklerinde, yeşil bahçelerde, parklarda oyun oynayarak geçen, gençliğini, geleceğini, kariyerini, eğitimini bilgi ile dolduran mutlu insanlar yeni nesiller olsun istiyoruz. Sizin ve bu milletin hayali olan Yeni Türkiye'nin bir parçası olarak bu ülkede huzurla yaşamak isteyen Kürt gençleri olarak, Kürt gençliğine terör ve ölümden başka bir şey vadetmeyenlere ‘edi beşe - artık yeter’ diyoruz.”

Kendimden bir şey ilave etmeden, tüm mesajlarının altına imzamı atarak, mektuptan alıntı yapmaya devam edelim…

“Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu günden beridir, hainlerle süren savaşımızda, bu vatan uğruna canlarını feda eden şehitlerimiz gibi vatan ve millet sevdalısı asil bir Kürt gençliğinin de bu uğurda canlarını feda etmeye hazır olduğunu bilmenizi isteriz. Bir hilal uğruna gözünü kırpmadan canını feda eden yiğitler gibi binlerce hatta yüz binlerce Kürt genci kardeşlik, birlik ve beraberlik için, şanlı bayrağımızın korkusuzca dalgalanması için üzerine düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye hazırdır.”

“Bu ülkede kardeşlik hukukunu siz başlattınız. İnsan haklarına saygı, demokrasi, özgürlükler için her türlü engellemelere rağmen siz mücadele verdiniz. Anadilde 24 saat yayın yapan devlet televizyonu, Kürtçe seçmeli ders olmasını, yerleşim yerlerine Kürtçe adların geri iadesini, en büyük teşviklerin bölgeye verilmesini siz sağladınız. Biz bu coğrafyanın gençleri olarak, sizin Kürt kardeşleriniz için yapmış olduğunuz fedakarlıkların şahidiyiz ve üzerimize gelen tüm baskılara, tehditlere rağmen yüksek sesle haykırıyoruz: Kürtler ve Türkler kardeştir. Hiçbir oyunun bizim kardeşliğimize halel getirmesine izin vermeyeceğiz. Bizler Kürt gençleri olarak, yüzyıl önce oynanan oyunların tekrar sahneye koyulduğunun farkındayız ve açık yüreklilikle söylüyoruz: Sizi Abdülhamit Han'ın yalnızlığına bırakmayacağız.


“İnanıyoruz ki ateşin İbrahim'i yakmadığı gibi, bıçağın İsmail'i kesmediği, balığın Yunus'u yutmadığı gibi tüm hain emeller ve planlar boşa çıkacak ve terörün fitne ateşi bu milleti yakmaya muvaffak olamayacaktır. Biz Kürt gençlerinin hayatlarını hiçe sayarak, çocuk yaştakilerin eline silah ve molotofkokteyli verip, Batı'nın finansal ve fitnesel gücünü arkasına alarak ülkemizde ve yaşadığımız bölgelerde fitne duvarları örmeye kalkışan; dinimiz, mezhebimiz ve meşrebimiz ile uyuşmayan bu ihanet sarmalına vatan sevdalısı Müslüman Kürtler olarak müsaade etmeyeceğiz.”


“Baldıran zehri içerek hiçbir tehdide boyun eğmeden çıktığınız bu yolda bizler de ülkenin huzur ve birlikteliği için sadece elimizi değil bedenlerimizi de taşın altına koyarak, ‘edi beşe - artık yeter’ diyoruz. Türk, Kürt, Laz, Çerkez kim olursa olsun, birlikte yaşadığımız tüm kardeş halkların teröre karşı ‘edi beşe - artık yeter’ demesini istiyoruz. Hayatının baharında yitip giden tüm canlar için, yetim kalan çocuklar, gözü yaşlı aileler için ‘edi beşe - artık yeter’ diyoruz…”

Ey halkım, bu Kürt gençliğine sahip çık!...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ramazan Yaşar Arşivi
SON YAZILAR