Türkiye yerel seçimini yaptı ve önümüzde eğer bir aksilik olmaz ise dört buçuk yıl gibi uzun bir zaman seçim olmayacak gibi duruyor. Herkesin malumu Türkiye tam bir ateş çemberinin yanında durduğunun bilincin de ve buna yönelik adımlar atmaya devam ediyor. Bu adımların en başında Rusya ile anlaştığı S-400 füze savunma sistemlerini alması ve Amerika’dan F-35 savaş uçağı alması (TSK’da envanterimize daha girmedi) veya silah veya mühimmatının da üretimini kendisi yaparak askeri açıdan bağımsız bir politika izlemeye gayret göstermektedir. Türk ordusu en son Fırat kalkanı ve Afrin operasyonlarında neler yapabildiğini tüm dünyaya göstermiştir. Askerimizin hünerleri sadece karada değil havada ve denizde de üstün manevra kabiliyeti olduğunu bu tatbikat göstermiştir. Geçtiğimiz şubat ayında bir tatbikat gerçekleştirerek aynı anda üç deniz de Karadeniz, Ege ve Akdeniz’de tatbikat yapmış ve bu tatbikata gemilerimiz, uçaklarımız, İHA ve SİHA’larımız katılmış ve tüm dünyanın bu tatbikatı konuşmasına sebep olmuştur. Özellikle batılı devletler bu tatbikat ile Türkiye’nin topyekûn bir savaşa hazır olduğundan özellikle deniz kuvvetlerinde de güçlendiğinden bahsetmelerinin yanın da tatbikatın ismi daha fazla ilgi çekerek Türkiye’nin askeri gücünü hesap etmeye çalışmışlardır. Evet, bu tatbikatın adı “Mavi Vatan” ve Türk ordusunun denizlerde de var olduğunun bir göstergesi olması açısından önemlidir. Mavi Vatan tatbikatının özellikle doğu Akdeniz de bulunan doğal gaz kaynaklarına iştah kabartan devletler için önemli bir mesaj ve psikolojik harp göstergesidir. Amerika’dan Çin’e veya İtalya’dan Rusya’ya kadar tüm ülkeler bu tatbikatın psikolojik anlamı üzerine kafa yormaktadır. Mavi Vatan tatbikatı temelde özellikle denizde harp yeteneğini sınamak olsa da petrol arama platformuna müdahale tatbikatı özellikle iyice ısınan doğu Akdeniz de Doğal gaz kaynaklarında iştahı olan devletlere yönelik net bir mesaj içermektedir. Türk ordusu denizlerde de var ve caydırıcı bir güçtür. Bu tatbikat hem askeri açıdan hem politika açısından ve de ekonomik yönden Türkiye’nin bölgesinde menfaatlerini gözeteceğini göstermesi açsından önemlidir.

Türk ordusunun gerçekleştirdiği Mavi Vatan tatbikatından yaklaşık iki ay sonra Amerika deniz kuvvetlerine ait iki uçak gemisi ve diğer savaş gemileri ile yine doğu Akdeniz de tatbikat yapması asla tesadüf değildir. Amerika doğu Akdeniz’e deniz güçlerini konuşlandırmasına İran’a yapılan yaptırımları bahane gösterse de gerçek hiç de öyle değil Amerika savaş gemilerini doğu Akdeniz’e doğal gaz rezervlerinin güvenliği için göndermiştir işin özü bize gözdağı vermektir. Evet, ülkemizin bulunduğu bu bölge patlamaya hazır bir bomba görüntüsü verse de ordumuzun karada, havada, deniz de ve psikolojik elektronik savaşa hazır olduğunu göstermesi ve tüm engellemelere rağmen savaş yeteneğinin üstün olduğunu göstermiştir. Amerika f 35 savaş uçaklarını vermemek için türlü bahaneler ileri sürse de Türkiye savaş makinalarında bağımlılıktan yavaş ve emin adımlarla kurtulmaya devam etmektedir bu da Amerika’nın çıkarlarına ters düşmektedir.

Eski dost, stratejik ortak, NATO’da müttefik Amerika özellikle 15 Temmuz darbesinden sonra Türkiye’yi kontrol edemeyeceğini anlayarak saldırgan bir tavır sergilemekten geri durmamış ve durmayacaktır. Ordumuzun üç deniz de birden gerçekleştirdiği Mavi Vatan tatbikatından sonra geçtiğimiz hafta Amerikan deniz kuvvetlerinin tatbikatı buna bir cevaptır. Türkiye’nin önümüzdeki yılları enerjisini başka alanlara harcamadan özellikle silah sanayisine ağırlık vermesi en gerekli adım olarak karşımız da durmaktadır.

Saygılarımla