Menopozda kalp hastalığı riski

Dyt. Ünlüdağ, menopozun kadında aylık periyotların sonlandığı yaşam döngüsünün doğal bir dönemi olduğunu kaydetti.
Menopozda kalp hastalığı riski

Menopozun başlıca belirtilerinin sıcak basması, uykusuzluk, ruhsal sarsıntı olduğunu anımsatan Ünlüdağ, "Menopozda vücudun ihtiyaç duyduğu besinleri yeterli ve dengeli miktarlarda almak önemlidir. Sağlıklı beslenme sağlıklı olmayı, sağlıklı olmak da menopozdaki rahatsızlıkları en aza indirmeyi sağlar" dedi.

Menopoza girmeden önce kilo sorunu yaşamayan bireylerin bile menopoz sonrası ağırlık kazanabileceklerini dile getiren Ünlüdağ, "Hormon düzeylerindeki değişme ile metabolik hız genellikle azalır. Menopoz dönemine girmiş kadında görülen kilo artışının bir diğer nedeni ise yetersiz fiziksel aktivitedir. Yaşın ilerlemesiyle birlikte insanlar daha çok sedanter bir yaşam sürmekte ve daha az enerji harcamaktadır. Yaşamın bu döneminde fiziksel aktivite önceliklidir. Aktif yaşam tarzı menopozdaki rahatsızlıkları azaltabilir. Menopoza girmiş kadının demir gereksinmesi azalır. Böylece demir yetersizliği riski de azalır. Hekiminiz farklı bir öneri yapmadığı sürece demir suplemanı almayı bırakmanızın tam zamanıdır. Supleman şeklinde fazla miktarda demir alınması özellikle hemokromotozis olarak isimlendirilen genetik bir hastalığınız varsa zararlı olabilir. Kemik kaybı yaşlanmanın bir parçasıdır. Menopozda östrojen düzeyindeki azalma ile kadınların kemik kaybı hızlanır. Böylece kalsiyum gereksinmesi artar. Kalsiyumun en iyi kaynakları süt ve türevleridir. Yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagiller ve pekmez de kalsiyumdan zengindir" ifadelerini kaydetti.

Kalp hastalığına dikkat
Menopozda östrojen düzeyinin azalması ile kalp hastalığı riskinin yüzde 60 oranında arttığına ve yüksek kan basıncının görüldüğüne değinen Dyt. Ünlüdağ, hızlı kilo artışından dolayı kan bulgularında özellikle şeker seviyesinde düzensizlikler görülebileceğini belirtti.

Menopoz döneminde dikkat edilmesi gerekenler
Kadınlara menopoz döneminde dikkat etmesi gereken hususlar hakkında da bilgi veren Dyt. Ünlüdağ, "Günde 2 litre su içilmelidir. Kafeinin kalsiyumu bağlamasından dolayı kafeinli içeceklerden uzak durulmalıdır. Tuz tüketimi azaltılmalı, yemekleri tatlandırmak için baharat veya sodyumu azaltılmış tuz kullanılmalıdır. Kahve, alkol ve aşırı baharatlı yiyeceklerin sıcak basmasını artırmasından dolayı sakınılmalıdır. Onların yerine açık çay veya bitki çaylarından destek alınmalıdır. Sebze ve meyveler lifli yiyecekler olduğu için tüketimi artırılmalıdır. Yağlı balıklar, fındık, badem, ceviz omega-3 yağ asidinden zengin olduğundan beyin ve genel vücut sağlığı için faydalıdır. Günde 500 ml yağsız süt veya iki kase yağsız yoğurt tüketilmelidir" dedi.