Hayrettin Atak

Hayrettin Atak

Müzedeki Evliyaların Kemikleri!

Müzedeki Evliyaların Kemikleri!

Türkiye nüfusunun yüzde 99’u Müslümansa şayet…

Mezarlara, mezarlıklara ve ölülere saygı duyan insanların oranı yüzde 99.999999…’dur bu ülkede.

Sadece yetiştirilmemizle, kültürümüzle alakalı değil bu, aynı zamanda bizim genlerimizde var… En ateistinin bile…

Bu sebeple Anadolu’nun havasını solumuş herhangi birini ölülere saygısızlık etmekle suçlamak kadar anlamsız bir şey yok…

Vahhabi ilan etmezseniz bir iki şey diyeceğim;

En başta şunu söyleyeyim; Mevlana Müzesinin bahçesinde yapılan kazıda mezarların çıkması neden bu kadar büyük memleket meselesi olduğunu bir türlü anlayamadım…

Çok şaşıracak bir şeyde yok, oralar eskiden hep mezarlıktı zaten!  

Anlayamadığım için yazıyorum;

İki konu birbirine karıştırıldı sanki… Tarihe saygı ile ölülere saygıyı…

Konya’nın diğer yerlerinde tarihe karşı yapılmış tarihi hatalarla bugün Mevlana etrafındaki kazılarda yaşadığımız şey aynı değil bir kere…   

Bir bina yaparken kazdığınız temelden mezarların çıkması ne Evliyalara, ne Mevlana’ya, ne de tarihe saygısızlıktır… Aynı şekilde “Gidin şöyle az ötede oynayın!” demekle de ne evliyalara ne de tarihe saygı göstermiş oluruz… 

Mevlana Meydanı yapılırken yani alanın tarihi ve yeşil dokusu yerle bir olurken sesini çıkaramamış insanlar bugün orada mezarlar çıktı diye ortalığı velveleye veriyor…

Bu noktada asıl sorulması ve konuşulması gereken konular şunlar olmalıydı;

Oraya yapılacak eser gerekli miydi…?

Olmazsa olmaz mıydı…?

Gelecek adına artı bir değer oluşturacak mı…?

İlla oraya yapılması mı gerekiyordu? En fazla yararı bu şekilde mi alacağız?

Eğer bu soruların yanıtı evet ise; O yapı orada yükseltilmeli…

Çünkü buna en çok o mezarlarda yatanlar sevinir…

O hizmet gereksizse, sadece ‘Gereksiz’ deyin yeter… Bir sürü geçiş cümlesi kurmamak gerek…

Birkaç yüzyıl önce çürümüş cesetlerle, birkaç yüzyıl sonrasına aktaracağımız ağaçları kıyaslamıyorum… Bunun bir tarih yağmacılığı gibi gösterilmesine tepki koyuyorum… Bir de saygısızlıkmış gibi gösterilmesine…Orada metfun kişilerin her biri bizim için değerlidir elbet… Sadece onlar da değil, biz ölülere saygı duyan bir milletiz… Kim olursa olsun…

Ancak yapılması gerekiyorsa bir yatırım, yapılır… Bu kadar basit… Tartışmamız gereken çıkan kemikler değil, binanın gerekli olup olmadığı?

Diriler ölülerden daha fazla faydalanacaksa yani…

İslam adına, Mevlevilik adına, kültürümüzün yükselmesi adına yapılması gereken bir bina ise en çok orada yatanlar sevinir buna… Bu tez hoşuma gittiği için iki kere kullandım cümleyi…

2 yüz, 3 yüz metre ileriye taşıyın cahiller! Demiş biri… O zaman Ereğli’ye kadar yolu var bu işin… İki yüz metre ileride yeni bir mezarlık çıkmayacağını kimse garanti edemez çünkü…

Özetle; Eğer temel kazılırken kemikler çıkıyorsa o kemikler özen ve saygı ile bir başka yere taşınır. Hizmet taşınmaz. Birilerine saldırmak için bahane yapılmaz “Mevlana’nın ve Evliyaların kemikleri sızladı…” diyerek… O bölgedeki yada müzedeki gayri İslami durum daha çok sızlatıyordur onların kemiklerini…

Ne bu kadar kızdılar anlamadım. Yada ne bekliyorlar Belediyenin bölgeyi terk eden ruhları yeniden oraya toplamasını mı? Bu kadar öfke bundan olamaz…

Son olarak;

Ölülere gösterdiğimiz hassasiyet ve saygının yüzde birini yaşayanlara göstersek bugün dünyanın süper gücü olurduk diye düşüyorum…

Süper güç olamasak ta dünyanın en yaşanılası şehri olurduk…

Evliyaların kemikleri eğer hizmet yapmazsanız sızlar…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hayrettin Atak Arşivi
SON YAZILAR