Osmanlıca, ecdada uzanan bir köprüdür

Osmanlıca, ecdada uzanan bir köprüdür

Harf inkılabı ile birlikte bir neslin Kur’an’dan uzaklaştırıldığını ve tarihini yanlış öğrendiğini söyleyen Mücteba Yıldız, yabancı tarihçilerden çevirilerle oluşturulan tarihin gerçeği yansıtmadığını kendi tarihimizin Osmanlıca eserlerden yararlanılarak yeniden yazılması gerektiğini söyledi.

4 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı ile Osmanlıca öğretme konusunda bir protokol yaptıklarını ve 4.400 sertifika verdiklerini ifade eden Hayrat Vakfı Konya Temsilcisi Mücteba Yıldız, “Bu 4 senede Türkiye genelinde 300 bin kişiye Osmanlıca öğretildi ve sertifikaları verildi. Biz de Konya’da öğretmenlerimiz ve halkımız olmak üzere 10 bin kişiye Osmanlıca öğrettik.  Osmanlıcayı memleketin gündemine en üst perdeden gerek Cumhurbaşkanımız, gerek başbakanımız vasıtası ile girmiş oldu. Bu kurslara katılanların herhangi bir ücret ödemedikleri gibi kuru veren hocaların da bir ücret talep etmiyorlar. Çok şükür büyük bir teveccüh var.”dedi.

osmanlica-(2).jpg

BİR NESİL KUR’AN’DAN UZAKLAŞTI

Harf inkılabı ile birlikte bir neslin Kur’an’dan uzaklaştığının altını çizen Yıldız, “Dedelerimizin çocukken bir avantajları vardı. Osmanlıca yazmaya ve okumaya başladıkları zaman aynı harfler olması hasebiyle doğal olarak Kur’an-ı Kerim’i de okumaya başlıyorlardı. Harf İnkılabı ile birlikte neslimiz Kur’an’dan da uzaklaştı.  Bu harfler kargacık burgacık, anlaşılmaz, şöyle yapılmaz, böyle yapılmaz diyerek bu propagandaya da uygun bir zemin hazırlanmış oldu. Bediüzzaman Hazretlerinin Osmanlıcayı okumak, okutmak, yazmak ve yazdırmak bizim önümüze koyduğu bir hedeftir. Hayrat Vakfına gönül veren gönüllü hocalarımızın zaten bu hizmetleri verirlerken en büyük saikleri Hz. Üstadın önlerine koyduğu hedeftir” diye konuştu.

osmanlica-(3).jpg

4 KURDA OSMANLICA ÖĞRETİYORUZ

Her lisanın bir alfabesi olduğu gibi Osmanlıcanın da alfabesi Kur’an olduğunu sözlerine ekleyen Yıldız, “Osmanlıcada Kur’an harflerinin üzerine ilave Farsçadan geçmiş 3-4 tane harfimiz var.  Kur’an harflerini bilen ve Kur’an okuyabilen birisine bunu 15 dakikada öğretebiliyoruz. Çok iddialı ancak bunu tecrübe ettiğimiz için gönül rahatlığıyla söyleyebiliyoruz.  Osmanlıca Kurslarımız 4 kur şeklindedir. 1,2 ve 4. Kurlar 64 saat, 3. kur 96 saattir. Günümüzde İngilizceye dünya dili deniliyor. İngilizcenin dünya dili olmasında sömürgelerinin çok büyük etkisi olmakla birlikte İngiltere her dilden kelimeleri topluyor. Bir dil için kelime sayısının zenginliği fikir ve düşünce dünyasının zenginliği demektir. Güzel bir şey ortaya koyacaksanız kullandığınız malzemenin de güzel olması gerekiyor. Bozuk bir kalemle güzel yazı yazamazsınız. Bozuk malzeme ile güzel bir yemek yapamazsınız.” şeklinde konuştu.

TARİHİMİZİ DOĞRU ANLAMALIYIZ

Ecdadımızı öğrendikçe daha çok sevdiklerinin altını çizen Yıldız,  “Ecdadımız geçmişte bizim başımızı öne eğdirecek, bizi mahcup edecek hiçbir şey yapmamış aksine dünyaya insanlık öğretmiştir. Medeniyetin temellerini atmıştır.  Biz de de körü körüne bir Batı âşıklığı, taklitçiliği ve kendi değerlerimizi küçümseme var. Osmanlı tarihi hep yabancılar yazıyor. Biz de yabancı dil bilenler okuyor ve hasbel kader tercüme edilebiliyor.  Zamanında ecdadımızın düşmanı olan dini dinimiz olmayan bu insanlar bizim ecdadımızı ne kadar objektif bir şekilde ele alabilirler. Onların yazdıklarından kendi tarihimizi ecdadımızı öğrenmek zül değil midir?” diyerek sözlerini tamamladı.
İSMAİL KOÇ

Kaynak:YENİ HABER