Meclis son günlerde yine  kavgalı ve gürültülü..

İç Güvenlik Yasa Paketi komisyondan geçerek genel kurulun önüne geldi ve gelir gelmez de kavgalar ve yumruklaşmalara o bildik görüntüleri yine yeniden ekranlarda izlemeye başladık.

Maalesef gelinen nokta itibari ile milletin temsilcisi konumunda ki vekiller ,halka şuan mecliste görüşülen bu paketin ne olduğu ve ne olmadığı noktasında vatandaşı aydınlatıcı ve halkı bilgilendirici açıklamalar yapmıyorlar.

Paket üzerinden bir kısım muhalefet partileri HAK,HUKUK,ÖZGÜRLÜK elden gidiyor aldatmacası ile yeniden halkı sokaklara  davet ediyor..

İktidarla sandıkta mücadele etmek yerine kaos ve kargaşa ortamının nimetlerinden faydalanmak istiyorlar.

Dostlarım sürekli yazılarımda ifade ediyorum ve yine bıkmadan ve usanmadan ifade etmek gerekirse ülkemizin en büyük sorunu mevcut muhalefet partileridir.

Muhalefet sandıktan yine umutlu değil.

Umutlu olmadığı için bu sefer de İç Güvenlik Paketi üzerinden akla ve mantığa aykırı ,halkı sokaklara davet edici açıklamalarda bulunuyorlar..

Bir hukukçu olarak evet pakette bazı maddelerin yeniden gözden geçirilmelidir diyorum ,fakat paketi otoriterleşme ,hak ve özgürlükleri yok eden bir paket gibi sunulmak istenmesini de karşı çıkıyorum..

Tasarıda olmayan hususları tasarıda varmış gibi topluma sunmak, faşizm yeniden hortladı aldatmacaları ile halkı sokaklara davet etmek ne kadar doğru bir yaklaşım..

Toplumsal olaylarda Molotof atana, yüzünü ve kimliğini gizleyene, yine toplumsal olaylarda sokakları yakıp yıkan kamu mallarına zarar verenlere hapis cezası verilmesine şiddetle karşı çıkan dünyada ki tek muhalefet partileri Türkiye dekiler olsa gerek.

Kıymetli okuyucularım pakette eleştirilmesi gereken yerler ve hususlar elbette ki olabilir .

Fakat yasama faaliyetinin unsuru olan siyasiler ve özellikle de muhalefet partilerinin vekilleri sorunları tesbit etmek ve o sorunlara çözüm üretmek maksadı ile İç Güvenlik Paketine yaklaşmıyorlar.

Onlar için tek ve temel sorun iktidar.

İddia ediyorum ki muhalefet partili vekillerin bir çoğu  yüz küsür maddelik bu metni inanın okumadılar belki de.

Sorun bu paket olsa idi uzlaşmacı bir tavır sergileyerek ve kavga ve gürültü ikliminden uzaklaşarak ORTAK AKLI devreye sokarak bu pakette ki aksak olan veya ileride sıkıntılara sebebiyet verecek olan maddeler üzerinde bir anlaşma ,uzlaşma sağlanabilirdi diye düşünüyorum..

Maalesef ülke ve milleti ilgilendiren her önemli hadisede kavgacı ve gürültücü  bir dil kullanmak yerine ortak aklı ve uzlaşmacı yaklaşımı sergileyemeyen muhalefet halkın gözünde her geçen gün irtifa kaybediyor..

Şimdi buradan siz değerli okuyucularıma soruyorum..

Mevcut yasalar bireyin can ve mal güvenliğini tam manası ile koruyor mu?

Şahsımıza veya malımıza ,canımıza  yöneltilen saldırılarda eyy devlet neredesin demiyor muyuz?

Toplumsal gösteri altında sokaklar yakılıp yıkılmıyor mu?

Toplumsal hadiselerde kamu malları ve vatandaşın malları zarar görmüyor mu?

Yine bu toplumsal gösterilerde can kayıpları yaşanmadı mı?

En son 6 /7 Ekim olaylarında 52 Can katledilmedi mi?

Gezi Hadiselerinde 60 / 70 milyon dolar kamu zarar etmedi mi?

Yine Gezi Hadiseleri ile başbakanlık ofisi kuşatılmak istenmedi mi?

Peki ya bu gösterilerin neresinde masum bir hak talebi, demokratik bir hak talebi var.. ?

 Gösterilerde polis maalesef kendisini bile korumaktan aciz  kalmadı mı?

Evet toplumsal gösteri ve yürüyüş en temel anayasal haklardandır. Fakat  hukuk hakkın kötüye kullanılmasına müsaade etmez. Hakkı kötüye kullanmak isteyenlerin yakasına hiç tereddütsüz yapışacak olan bir pakettir İç Güvenlik Paketi.

Son olarak şunu ifade temek gerekirse ÖZGÜRLÜK NE KADAR HAKSA ;GÜVENLİKTE O KADAR HAKTIR..

Eyy muhalefet partileri mecliste kavga ve gürültü  yapmak yerine vatandaşa bu pakette gördüğünüz yanlışları anlatsanız daha hayırlı iş yapmış olacaktınız..

Fakat sizin için PAKET BAHANE;KAOS ŞAHANE…