Hüseyin Taşkıran

Hüseyin Taşkıran

Pazartesi sendromu

Pazartesi sendromu

Alışmışız biz Cumartesi/Pazar maçlarına.

Pazartesi olunca ayarlarımız bozuldu sanki...

Bursaspor 2-1 Konyaspor

“Rakiplere göre fikstür avantajımız var”

Söylemleri rahatlık mı verdi yoksa?

Ya da Sergen’in dümene geçmesiyle yenilmeyen ve dahi gol yemeyen bir grafiğe imza atmak fazla öz güven mi verdi çocuklara?

Bu tablo rahatlık verdi desek,

bulunduğumuz girdaplı ortamda “Rahat olacak” futbolcumuz yok.

Fazla özgüven desek,

her maç mütevazı açıklamalarla takıma yön veren hocamıza itiraz edecek futbolcumuz da yok.

“Çok iyi oynayan Bursa” desek,

O da değil.

Zira Bursa olağan biz kötüydük.

Adını/Sebebini ne koyarız bu maçın bilmiyorum ama olmaması gereken bir zamanda olmaması gereken bir skorla sonlandırdık bu hayati müsabakayı.

——

Eto’o bu maç (oynadığı süre ile kıyaslarsak) diğer maçlara göre hayli yorgun tablo sergiledi,

Fofana hala Amerika’yı yeniden keşfetmek derdinde. Bireysel tavırlı oyunu yine (yer yer) saç baş yoldurdu.

Volkan eski yuvasında eski günlerini düşünerek duygusal kaldı anlaşılan, hırs ile akıllı oyun dengesini bir türlü kuramadı.

Savunma hattı Ali ve Selim geçen 5-6 maç önceki hallerini tekrarladılar sanki. Serkan’ı zor durumda bırakan klasik geri dönüşleri skoru daha farklı da yapabilecekti.

Bursa maçı 8-9 hafta evvel olsa bu kadar “Eyvah” denilebilecek bir maç olmazdı ama bu tabloda bizim kaderimizi doğrudan etkileyen üçüncü maç olduğu kesin.

Üçüncü maç diyorum çünkü bizim bu durumumuza asıl sebep iç sahada oynadığımız Alanya ve Malatya maçlarıydı...

6 puanı hiç yere verdiğimiz o iki maç olmasaydı,

Gittik oynadık yenildik der geçerdik şimdi.

——

Kilometrelerce yol giderek “Asla yalnız değilsin” diye haykıran taraftarımıza karşı bu mahcubiyeti temizlemek için kaldı iki maç...

Dönüş yolunu zehir eden bu skor en çok onları üzdü.

Şimdi hala “Rakiplerin fikstürü daha zor” demektense taraftar için OYNAMAK GEREK.

Kendi göbeğimizi kesmek, Fenerbahçe maçından önce oynayacağımız iki maçtan 6 puan ile ayrılmamız gerek. 

Yoksa seneye play-off hayali kurar, çantalarını aylar önce hazırlamış mevcut yönetimin vedasıyla da ortada kalırız.

——

Son söz;

Maçın keşkesi şüphesiz “Keşke kazansaydık” olarak yer etti içimizde ama bir keşke de Orkan’ın füzesine gerek.

Keşke o gol olsaydı...

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Hüseyin Taşkıran Arşivi
SON YAZILAR