Bu eğitim/öğretim yılında 8. Sınıfta okuyan öğrenciler, ortaöğretime geçiş için, yeni uygulamaya konan sınav sistemine tabi olacaklar.

  Ortaöğretime geçiş sistemine göre, 8. Sınıf öğrencileri, Kasım ayının son haftasında ve Nisan ayının son haftasında olmak üzere iki sınava girecekler.

Sınavsız geçiş beklenirken, yine de sınav gerçeği karşımıza çıktı. Aksi düşünülemezdi. Pratikte, öğrencilerin ilgi duyduğu bir ortaöğretim okuluna yerleştirilmesi imkânsız hale gelirdi.

              Sağlıklı yerleştirmenin mutlaka bir kuralı olmalıdır. MEB bu gerçeği göz önüne alarak, daha yumuşak ve kaygısız seçim yapma adına, bu yeni sistemi uygulamaya soktu.

Yeni sistemin şüphesiz olumlu/olumsuz tarafları vardır. Uygulandıktan sonra daha iyi anlaşılacaktır. Sınav sisteminde yapılan her değişiklik, her tecrübe ve kazanım, yeni çalışmalara yol gösterici nitelikte olmamıştır. Veya yeterince dikkate alınmamıştır. En azından ben böyle düşünüyorum.

Öğrencilerin kendi okullarında sınava girecek olmaları, alışılmış ortamın avantajı ile sınava gireceklerinden, kazanımlarını daha iyi ortaya koyabilme şansını yakalamış olacaklar.

Ayrıca, mazeretleri nedeni ile sınava katılamayan öğrencilere yeniden fırsat verilmesi olumlu bir karar. Öğrencileri ve velileri, zaman noktasında , sınav öncesinden kaygılarını ortadan kaldırmış oldu.

Sınav şansının olması öğrenci için de moral açısından destekleyici bir durum. Ancak; madalyonun birde arka yüzünden bakıldığında, yeni sınav hakkı, çeşitli hesaplarla istismar edilebilir mi?

Bunun için bazı şeyler söylemek, varsayımlarda bulunmak mümkün. Ama, uygulamaları ve neticelerini görmeden söylemek pek yerinde olmaz. Bekleyelim ve görelim.

Okulun ve öğretmenin önemi öne çıkarılmak isteniyor. Her durumda, usulüne uygun çalışmalar, okulun ve öğretmenin önemli bir paydaş olduğu hiçbir zaman göz ardı edilemez.

Ülke çapında birlikteliği sağlama adına, sınavda sorulacak soru ve kazanımlarla ilgili planlamanın yapılarak okullarda ilgili öğretmenlere/öğrencilere iletilmesi, sınavın heyecanını arttıran gizemi ortadan kaldırmış oldu.

Ayrıca, müfredat belirgin hale gelerek, bilinmezlerin çıkabileceği kaygısını da ortadan kaldırdı. Öğrenci/öğretmen ne yapacağını net olarak bilir hale geldi.

Öğrenci velileri, yeni sınav sisteminde ki bilinmezin verdiği bir tedirginlik yaşıyorlar. Okullarla, öğretmenlerle sağlıklı iletişime geçerlerse bu kaygılarından kurtulabilirler.

Öğrencilerimiz, okullarına devam ederek derslerini iyi takip ederlerse, kendilerine çalışma programı yaparak/yaptırarak çalışırlarsa, bilgi ve kazanımlarını kolayca elde edebilirler.

Anne/babalar, çocuklarının çalışmalarına bilinçli bir şekilde katkıda bulunurlarsa, başarı mutlaka gelecektir.

Başarı denildiği zaman, özellikle yanlış anlamalara sebebiyet vermeyelim. Başarı, öğrencinin bulunduğu bilgi/kazanım seviyesinde olumlu yönde ilerlemesi olarak algılanmalıdır.

Her öğrencinin insani özelliği devrede olduğundan, bilgi ve kazanım seviyeleri de değişkenlik gösterecektir. Bu gerçek bizim doğru yerde olmamızı sağlayacaktır.

Sınav sisteminin hayırlı neticelere vesile olması dua ve dileğimiz olsun.