Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı  Alp Gürkan konuştu bugün onlarca basın mensubunun karşısında. “Hedefim güvenlik standartlarını en üst seviyede tutmak,4 gündür uyumadım” dedi.Gerçekten çok şey yapmıştı, uyumamıştı.Hayatları maden ocağında sönen işçileri şahsen işçileri tanıyordu.”Büyük bir acı içindeyim” sözleri ile başladı..Tespit edilmesi mümkün olmayan bir sızma olduğunu söyledi .Yangın trafoyla ilgili değilmiş…

    Kendi yüreğine su serpti, Soma’ya bir ateş daha 

     Yaşam odası da yokmuş, kömür damarlarının bulunduğu yere yaşam odası da yapılamazmış zaten.Millet olarak sığınacak bir liman buluruz böyle durumlarda hep 3 tarafımız deniz nasıl olsa.

      18 yaşında bir kadını eşini bekliyor gelecek diyor.Bu acıyı sahiplenmek gerekiyor.Bu sahiplenmede profil hesaplarımızdan yaslar tutarak değil,Soma’da cesetlerin çıktığı insanlarının umutlarının bitiş noktası olan o yerden tıpkı Hürriyet Gazetesi Yazarı Ayşe Arman gibi poz verip fotoğraf çektirerek de değil, vicdanımızla eylemlerimiz bir hareket ettiği zaman,   ihmallere yer vermeyerek, bundan sonra bu tür olaylara yasalarla, işletme kanunlarıyla, işçi haklarını düzenleyecek alınacak önlemlerle olacaktır.

      Soma'ya gidip yardım edeceksen et, tamam, ama , ne o gidip maden önü, demir arkası poz verip "Sorumlu insan" havaları, bu çağda çokta hoş durmuyor be insan..

    Diyanet işleri başkanı Mehmet Görmez’ in de dediği gibi “Ateş sadece Soma’ya, onların evlerine değil ülkemizde yaşayan insanlarında evlerine düştü” .

Camilerimizde, Cuma hutbesinde de helal lokma uğruna verilen  mücadelenin hüznü vardı.Tıpkı yemek masalarında, okullarda, stadyumlarda, gazetelerde olduğu gibi .

“Hayat nasıl da geçiyor zaman hiç geçmezken”  A. Haşim